Burdur Ticaret Borsası (BTB) üyeleri iftar yemeğinde buluştu
BTB Başkanı Ömer Faruk Gündüzalp, Çavdır ve Yeşilova’da düzenlenen iftar yemeklerinde üyelerle bir araya geldi. Tarım, ticaret ve sanayiye dair önemli açıklamalarda bulundu.
BTB üyeleriyle İftar Yemeğinde buluşuyor
Üyeleriyle Çavdır ve Yeşilova'da düzenlenen iftar yemeğinde bir araya gelen BTB Başkanı Gündüzalp, "Suyumuz, tarımımız, nüfusumuz azalıyor. Tarımsal ve yaşamsal geleceğimiz tehlike altında. Üretimle birlikte yaşamı da devam ettirmek istiyorsak, yeni yöntemler ve ürünlerle yolumuza devam etmek mutlak mecburiyetimizdir." dedi.
Burdur Ticaret Borsası, ilçelerde düzenlediği iftar yemeklerinde üyeleriyle bir araya gelerek tarım ve hayvancılık sektörünün sorunlarını gündeme taşıyor, çözümleri üyeleriyle birlikte arıyor. Çavdır ve Yeşilova'da düzenlenen geleneksel üye buluşması ve iftar yemeği organizasyonlarında, Anason'dan Lavanta'ya, Üzüm'den Nohut'a birçok tarımsal ürünün geleceğiyle birlikte Tarımsal Turizm, Yol Ekonomisi ve Batı OSB Projesi değerlendirildi.
Burdur Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Veteriner Hekim Ömer Faruk Gündüzalp, buluşmada yaptığı konuşmalarda, kurum faaliyetleri ve projeleriyle ilgili üyelere bilgi verip, Burdur ve ilçelerinde tarımsal üretimle ilgili yaşanan sorunları gündeme getiriyor, çözüm önerilerini anlatarak üyelerin görüş ve önerilerini alıyor. Çavdır'ın Ege ve Akdeniz'i birbirine bağlayan önemli bir karayolu üzerinde olmasının avantajları olduğu kadar dezavantajlarının da olduğunu belirtip, en çok nüfusu azalan ilçelerin başında geldiğini söyleyen Gündüzalp, Batı OSB Projesinin hayata geçmesiyle hem yol ekonomisinin hem tarımsal ticaretin ve göç sorununun ortadan kalkacağını vurguladı. Yeşilova'nın ise Salda Gölü'nden aldığı rüzgarı kalıcı bir turizm potansiyeline dönüştürmesi için Ekolojik Turizm ve Tarımsal Turizm hamlelerine önem vermesi gerektiğinin altını çizip, ilçede yabancılara arazi satışlarının arttığını, bu durumun kontrol altına alınması gerektiğini paylaştı.
Hedefimiz; Tarımsal üretimle birlikte ticareti de güçlendirmek
Burdur Ticaret Borsası'nın sorunlarda çözüm odaklı, tarımsal ticarette güç verici yaklaşımlarla üyelerin ve üreticilerin yanında olduğunu vurgulayan Burdur Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Veteriner Hekim Ömer Faruk Gündüzalp, "Tarım ve hayvancılık sektörümüzün sorunlarını daha çok gündeme getiriyor, Burdur'da sektörümüzün gücünü sürdürmesi için hem sesimizi hem desteğimizi yükseltiyoruz. Tarımsal üretimle birlikte, ticaretimizi güçlendirmek ve pazarımızı daha geniş alanlara taşımak için ulusal ve uluslararası alanda çalışmalar sürdürürken, siz değerli üyelerimizden aldığımız yetki ve sorumlulukla, sorunların çözümü için de çaba sarf ediyoruz. Üyelerimizin ticaretini güçlendirmek ve yaşadıkları sorunların çözümü için bugüne kadar gelen talepler karşısında yaptığımız görüşmelerin ve çalışmaların tamamına yakınını olumlu sonuçlarla çözdük. Şehrimizin eşsiz tatlılarından "Burdur Haşhaş Helvası"tın Coğrafi Tescil Belgesini de geçtiğimiz yıl aldık. 14'üncü tescilli ürünümüz olan Haşhaş Helvasının pazarını ve hammadde üretimini artıracak çalışmalara hız kesmeden başladık. Söğüt Domatesi ve Kızılkaya Çörek Otu ile ilgili çalışmalarımız da devam ediyor. İnşallah Anason'la ilgili de yakın zamanda önemli çalışmalara başlayacağız." dedi.
Lisanslı depo için fizibilite çalışmalarımız sürüyor
Çalışmaları devam eden Tohum Tescili ve Sertifikasyonu ile birlikte Ocak ayından itibaren açıklamaya başladıkları Yerel Tüketici Gıda Fiyat Endeksi ile ilgili de bilgi veren Gündüzalp, "Tarım Fuarımıza ev sahipliği yaparak binlerce misafir ağırlıyor, üyelerimizle buluşuyor, tarım ve hayvancılık sektöründeki yenilikleri hep birlikte takip ediyoruz. Bölgesel ve ulusal fuarlarda yer alarak Anason'dan Haşhaş'a, Söğüt Domatesi'nden Salep'e kadar memleketimizde alın terimizle var ettiğimiz ürünlerimizin reklamını ve tanıtımını her alanda yapıyoruz. Bu yıl varlığıyla şehrimize değer katan, markalaşmış veya markalaşmayı bekleyen ürünlerimize katma değer sağlamak ve üretiminin sürdürülebilirliği adına Tarım ve Orman İl Müdürlüğümüz ile birlikte Tohum Tescili ve Sertifikasyonu çalışmalarına başlayacağız. Ocak ayından itibaren Yerel Gıda Enflasyonu hesaplama çalışmalarına başladık. TÜİK ve diğer kurumların açıkladığı genel enflasyona ek olarak Burdur'un yerel gıda enflasyonunu açıklıyoruz. Üreticilerimizin ve tüccarlarımızın gerek buğday, arpa ve mısırda, gerekse anason ve Rezene'de yaşanan fiyat dalgalanmalarından etkilenmemesi, ütünlerin gerçek değeriyle satışa sunulması için Elektronik Satış Salonumuzla ilgili çalışmalarımıza devam ediyoruz. Elektronik Satış Salonumuzu açtıktan sonra ilk hedefimiz Lisanslı Depo kurmak ve bunun için de fizibilite çalışmalarımızı sürdürüyoruz." dedi.
Kuraklığa çözüm bulmak zorundayız
Tarım sektörünün son yıllarda kuraklıkla mücadele etmeye çalışırken, ekonomik ve toplumsal sorunların da üzerine eklenmesinin problemleri büyüttüğünü belirten Gündüzalp, "Son bir kaç yıldır tarım ve hayvancılık sektörümüz yaşanan ekonomik, iklimsel ve toplumsal sorunlar karşısında ayakta kalma mücadelesi veriyor. 2023 ve 2024 yılları, dünyanın en sıcak yılları olarak ilan edildi. Ekonomik sorunlarla baş etmeye çalışırken bir de iklimsel krizden nasibimizi aldık. Geçtiğimiz yaz aylarında en az 15 köyümüz içme suyuna erişimde bile büyük problemler yaşarken, tarımsal sulama yapamadı. Köylerimizde azalan nüfusla birlikte tarımsal üretimdeki kayıplarımıza çözüm bulmaya çalışırken, kuraklığın verdiği rekolte kaybı ve son yıllarda artan tarımsal girdi maliyetleri hepimizi zora soktu. Diğer bir problem ise, cazibesine kapılarak hayvancılıkta ihtiyaç gördüğümüz mısır üretimimizdir. Son 10 yılda yem bitkileri için kullandığımız arazi ve su 10 kattan fazla arttı. Diğer ürünlerimiz de aynı oranda azaldı. Ne yazık ki üretim kültürümüzü oluşturan ve az su isteyen Anason'u, Buğday'ı, Nohut'u yada benzer ürünlerimizi bırakıp yerine mısır ekmeye başladık. Bu da hem suyumuzu hızla tüketmemize hem de barajlarımızı hızla boşaltmamıza sebep oldu." deyip, kuraklıktan ve susuzluktan Burdur'un bütün köylerinin ve ilçelerinin nasibini aldığını aktardı.
Alternatif yem bitkileri için çalışıyoruz
Burdur Ticaret Borsası'nın tarımsal ürün çeşitliliğinin artması ve üretimle birlikte yaşamında sürmesi için çalışmalar yaptığını ifade edip, Yem Şalgamı'nın ardından Sorgum ve Tuz Çalışı ile ilgili de Araştırma Tarlası kurulacağını dile getiren Başkan Gündüzalp, "Gerek şehrimizde hızla azalan bakliyat üretimimizin yeniden artması için, gerek Anason üretimimizin sürdürülebilirliği için, gerekse yakın zamanda popüler hale gelen Ceviz üretiminin planlı ve istikrarlı büyümesi için çalışmalar yapıyoruz. Bunların başında az su isteyen yem bitkileriyle ilgili çalışmalarımız geliyor. Kemer İlçemizde pilot bir bölgede kurduğumuz araştırma tarlasında mısıra alternatif, az su isteyen yem bitkileri ile ilgili çalışmalar yapıyoruz. Geçtiğimiz yıl elde ettiğimiz Yem Şalgamı tohumlarını bu yıl yine Kemer'de üreticilerimize dağıttık ve takibini yapıyoruz. Sorgum ve özellikle mera alanlarında kullanılan Tuz Çalısı için de benzer çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Pilot bölgelerde aldığımız sonuçların ardından bu yem bitkilerini şehrimizin geneline dağıtmayı planlıyoruz. Üretimle birlikte yaşamı da devam ettirmek istiyorsak, suyumuzu idareli kullanmak, yeni yöntemler ve ürünlerle yolumuza devam etmek mutlak mecburiyetimizdir." dedi.
Ticari suyun önünü Çavdır'da keseceğiz
Çavdır'ın konum olarak değerli bir karayolunda olmasının avantajları olduğu kadar dezavantajları da bulunduğunu aktarıp, Batı OSB Projesinin hayata geçmesiyle hem yol ekonomisinin hem tarımsal ticaretin ve göç sorununun ortadan kalkacağını vurgulayan başkan, "Çavdır ilçemiz konum olarak Antalya-Denizli-İzmir ve Fethiye karayolu üzerinde olmasıyla çok güzel be değerli bir yol üzerinde yer alırken, bunun bedelini de en ağır şekilde ödemeye devam ediyor. Burdur'da en çok göç veren ilçelerimiz ve köylerimizin başında ne yazık ki Çavdır geliyor. Çocuklarımızı Burdur'un dışında Antalya, Denizli, İzmir ve hatta Konya'ya kadar gönderdik. İlçe nüfusumuz, özellikle köylerde yaşlandıkça azalıyor ve bu da hem yaşamsal hem de tarımsal geleceğimizi tehlikeye sokuyor. Dün Bayır'da tüfek imal eden ustaların çırakları, bugün Konya'da imalata katıldığı gibi, çocuklarımız kendi tarım arazilerini, işlerini bıraktı ve başka şehirlere göç etti. Bazıları tarım işçiliği yapıyor, bazıları iş arıyor veya emeğinin karşılığını alamadığı işlerde çalışmak zorunda kalıyor. Domatesi ile markalaşan ve ihracatıyla gurur duyduğumuz Söğüt'te işçi bulamıyor, Suriyelilerden medet umuyoruz. Ünü dünyaya yayılan Anason üretimimiz her geçen gün azalıyor.Böyle bereketli ve konum olarak stratejik bir merkez olan ilçemizi cazip bir bölge haline getirmek hepimizin ortak görevidir. Hem tarımsal üretimde ve ticarette, hem yol ekonomisinde hem de sanayide Çavdır'ın kısa süre içerisinde önemli bir merkez olacağına inanıyor ve bunun için çalışıyoruz. Tarımsal katma değeri merkezine alacak Batı OSB Projesi ile Ege'den Akdeniz'e, Akdeniz'den Ege'ye giden ticari suyun önünü Teke Yöresinin Yörük evlatları olarak keseceğiz. Bunu tüm siyasi çevreler, kurumlarımızla birlikte istiyor ve çabalıyoruz. Çavdır ve çevre ilçelerimizde üyelerimizden aldığımız bilgiler doğrultusunda, parçalı arazilerin fazla olmasının üretimde problemler oluşturduğunu ve maliyetleri artırdığını biliyoruz. Bazı ilçelerimizde arazi toplulaştırması sürüyor, Çavdır'da da bir an önce toplulaştırma işlemlerine başlanması ve adil bir şekilde tamamlanmasını istiyor bunun için de girişimlerimizi sürdürüyoruz." Sözleriyle Çavdırlı üyelerine seslendi.
Yeşilova'da alternatif Tarımsal Turizm
Yeşilova'nın Salda Gölü ile arkasına aldığı turizm rüzgarını Ekolojik Turizm ve Tarımsal Turizmle sürdürülebilir hale getirmesi gerektiğini vurgulayan Başkan Gündüzalp, üyelerine yaptığı konuşmada, "Yeşilova, son 10 yılda Salda Gölü'nün uluslararası düzeyde nam kazanmasıyla birlikte, önemli bir turizm merkezi haline geldi ve çok sayıda turistin uğrak noktası oldu. Lakin, tarım ve turizmdeki alt yapı eksikliklerimiz nedeniyle rüzgarı arkamıza alıp ticaretimizi hızlandıramıyoruz. Salda Gölü turizm hareketliliğini yol ekonomisiyle, ekolojik turizm ve tarımsal turizmle birleştirmemiz ve ticari pazarımızı genişletmemiz gerekiyor. Bir nebze olsun Lavanta Turizm Yolu ile hareketlilik sağlanmış olsa da günü birlik turistik hareketlilik bizim için yetersiz kalıyor. Yeşilova'da tarımdaki sorunlarımızı çözerken, tarımsal turizmi de içerisine katarak, bölgedeki turistik hareketliliğini kalıcı ve sürekli hale getirmemiz, ekolojik turizm hamleleriyle konaklamalı turist ağırlamamız lazım. Böyle bereketli ve konum olarak önemli bir turistik potansiyeli bulunan bölgeyi kalkındırmak ve cazibesinin sürmesini sağlamak hepimizin ortak görevidir." dedi.
Yeşilova'da arazi satışları kontrol altına alınmalı
Burdur'un tarımsal üretim çeşitliliği bakımından en geniş yelpazeye sahip ilçesi olan Yeşilova'da Salda Gölü'nün cazibesiyle yabancılara arazi satışlarının arttığını ve bunun tehlikeli bir durum olduğunu belirten Gündüzalp, "İlçemizde her geçen gün tarımsal ürün çeşitliliği azalmaktadır. Başta Üzümü, Nohutu ve Anason'uyla öne çıkan ilçemizde, bu ürünlerimiz her geçen yıl azalmakta, yem bitkilerine yönelim sürmektedir. Kaldı ki yıllarca ektiğimiz Nohut'ları yanıbaşımızda Serinhisar'a satarak leblebide onları markalaştırdık, oradan Çorum'a göndermelerini izleyip, dünyaya açılmalarına ham madde sağlayarak temel oluşturduk. Bu konuda üyelerimiz, yatırımcılarımız veya kamu ile ortak çalışmalar yaparak, nohutumuzun üretildiği topraklarda değer kazanması için gereken desteği sağlamaya hazırız. Lavanta ile ilgili çalışmaları yakından takip ediyor ve önemsiyoruz, geliştirilmesi ve pazarının güçlendirilmesi için yapmamız gereken tüm çalışmara katılmayı kendimize görev biliyoruz. Mermercilik sektörünün yarattığı tahribatları söyleye söyleye dilimizde tüy bitti, bu konuyla ilgili çok konuşmayacağım ama Yeşilova'da en önemli gördüğümüz sorunların başında ne yazık ki yabancılara arazi satışları geliyor. Birileri Salda Gölü'nün reklamıyla köylerimizdeki arazilerimizi "elektrik var, su var, Salda Gölü kıyısında yada çok yakın" yalanlarıyla hiç tanımadığımız insanlara satmaya çalışmakta, bizler de buna çanak tutmaktayız. Bugün kaybettiğimiz arazilerimiz yarın kimlerin eline geçecek, bilmiyoruz o yüzden bu konuya kamunun ve üyelerimizin hassasiyet gösterilmesini rica ediyoruz." dedi.
Yeşilova'da düzenlenen iftar yemeğine Kaymakam Mustafa Turan, Belediye Başkanı Okan Kurd ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri katılarak BTB üyeleriyle bir araya gelirken, Çavdır'da Belediye Başkanı Ali Okan Yücel, Söğüt Belediye Başkanı Ayhan Yurdasiper, İl Genel Meclisi Üyeleri Bayram Çoban ve Mukadder Bayır ile sivil toplum örgütleri ve siyasi partilerin temsilcileri katıldı.
Üye Buluşmaları ve İftar Yemeklerine BTB Meclis Başkanı Ali Akay, Yönetim Kurulu Üyeleri Arif Çakır, Cengiz Gürcan, Niyazi Boz, Meclis Üyeleri Hasan Hüseyin İnç, Gültekin Öz, Sayın Özdemir, Mehmet Kaya, Mesut Uğuroğlu ve Genel Sekreter Naile Küçükkepeci Ergün'de katılarak üyelerle görüşüp sorunları ve çözüm önerilerini dinlediler.