Cinsel sağlığınızı hafife almayın
Cinsel sağlığınızı hafife almayın Cinsel yollarla bulaşan enfeksiyonlar ciddi hastalıklara yakalanma riskini arttırıyor.
Cinsel sağlığınızı hafife almayın Cinsel yollarla bulaşan enfeksiyonlar ciddi hastalıklara yakalanma riskini arttırıyor.
Cinsel yollarla bulaşan enfeksiyonlar ciddi hastalıklara yakalanma riskini arttırıyor. Cinsel ilişki yoluyla bulaşan hastalıkları, bu hastalıkların belirtileri ve korunma yollarına değinen Anadolu Sağlık Merkezi Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Cüneyt Adayener, “Cinsel yolla bulaşan hastalıklarda idrarda yanma hissi, özellikle vajinal ve peniste görülen akıntı, genital bölgede görülebilen siğil benzeri lezyonlar gibi belirtiler var. Bu hastalıklardan korunmak için güvensiz ilişkilerde korunulmalı, genital bölge sık aralıklarla muayene edilmeli, yıllık kontrol ve tarama testleri ihmal edilmemeli, ortak kullanımı olan yerlerde havlu, giysilerin temiz olduğundan emin olunmalı“ dedi.
Gözle görülür belirti ve ağrının olmadığı durumlarda yeterince korunmamak, ortak eşya kullanmak, tarama ve muayene olmamak cinsel yolla bulaşan hastalıklardan birine yakalanma tehlikesi taşıyor.
Cinsel yolla bulaşan hastalıkların tekrarlanma ve daha ciddi hastalıklara dönüşebilme ihtimalinin yüksek olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Cüneyt Adayener, bu hastalıkları, belirtilerini ve korunma yollarını açıkladı.
HPV kadınlarda rahim ağzı kanserine neden olabilir
Tüm dünyada cinsel yolla bulaşan hastalıklar arasında en sık rastlanılan türün HPV (Human Papilloma Virus) virüsü olduğuna değinen Anadolu Sağlık Merkezi Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Cüneyt Adayener, “Kırktan fazla tipi olan HPV, genital bölge, ağız veya boğazı tutabilir. O kadar sık görülür ki, aktif cinsel yaşamı olan bir erkek veya kadının, hayatı boyunca herhangi bir tip HPV ile karşılaşma ihtimali hep yüksek olarak değerlendirilir. Vajinal, anal veya oral yolla bulaşabilir. Cinsel partnerinizde herhangi bir belirti olmadan bile size bulaştırabileceğini aklınızdan çıkarmamalısınız“ dedi. Son yıllarda kullanılan aşıların koruyucu özelliğinin olduğunu ve HPV enfeksiyonunun çoğunlukla zararsız olup genellikle iki yıl içinde kaybolduğunu da belirten Doç. Dr. Adayener, bu hastalığın bazı tiplerinin genital bölgede siğillere ve kadınlarda rahim ağzı kanserine neden olabileceğine dikkat çekti.
Klamidya erkeklerde kısırlığa sebep olabilir
Anadolu Sağlık Merkezi Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Cüneyt Adayener, cinsel yollarla bulaşan bir diğer hastalık türünün bakteriyel bir enfeksiyon olan Klamidya olduğuna ve en az HPV virüsü kadar sık görüldüğüne değinerek, “İlk belirtileri, penis veya vajinada akıntı ve idrar yapma sırasında yanmadır. Enfekte kişiden penis, vajina, anüs veya ağız yoluyla bulaşır. Hatta hamile bir kadın yenidoğan bebeğine doğum kanalı yoluyla bu hastalığı bulaştırabilir” açıklamasında bulundu. Doç. Dr. Adayener, klamidyanın tekrar edebilen bir hastalık olduğunu ve bir kişinin bu hastalığa yakalanmış olmasının ileriki zamanlarda tekrar yakalanmayacağı anlamına gelmediğini belirterek, “Hastalığın tanısı, laboratuvar tetkikleri ile konur. Doktorun uygun gördüğü antibiyotikler kullanılarak genellikle 5-7 günlük süre içinde tedavi edilebilen klamidya, eğer müdahale edilmezse ciddi sağlık problemlerine yol açabilir. Kadınlarda pelvik inflamatuar hastalığa, erkeklerde ise kısırlığa neden olabilir“ dedi.
Trikomonas vajinal akıntısı olan kadınların yüzde 5-9’unda görülüyor
Kişiden kişiye cinsel ilişki yoluyla ve bir parazit aracılığıyla bulaşan bir diğer hastalığın ise Trikomonas olduğunu vurgulayan Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Cüneyt Adayener, “Türkiye’de yapılan birçok araştırmada, vajinal akıntısı olan kadınların yüzde 5-9’unda trikomonas varlığı tespit edilmiştir. Kadınlarda hastalık vajina veya dış idrar kanalı içinde gelişir. Erkeklerde ise penis içindeki idrar yolunda olur” şeklinde konuştu. Birçok kişide herhangi bir belirti olmasa da hastaların bir kısmının idrar yapma sırasında yanma veya kaşıntı hissettiğinin altını çizen Doç. Dr. Adayener, “Vajinal veya penil akıntı, bu hastalığın diğer belirtisidir. Tedavisi için doktorun uygun gördüğü antibiyotiğin kullanılması gerekir“ dedi.