EY ŞEREFSİZLER! SİZİ BAŞKA HİÇBİR ŞEY YIKMASA…
EY ŞEREFSİZLER! SİZİ BAŞKA HİÇBİR ŞEY YIKMASA… Başta ABD olmak üzere Türkiye’nin gelişmesine karşı hazımsızlık gösteren bir çok Batı ülkesinin destek verdiği PKK terörü, kırk yıldan beri ülkemizde can almaya devam ediyor.
EY ŞEREFSİZLER! SİZİ BAŞKA HİÇBİR ŞEY YIKMASA…
Başta ABD olmak üzere Türkiye’nin gelişmesine karşı hazımsızlık gösteren bir çok Batı ülkesinin destek verdiği PKK terörü, kırk yıldan beri ülkemizde can almaya devam ediyor.
Türkiye kadar terör belasından acı çekmiş, kayba uğramış dünyada başka kaç ülke vardır, bilmiyorum. Daha ne kadar sürer, onu da bilmiyorum. Ama bildiğim bir şey var ki, anaların hem duası hem de bedduası çok güçlüdür.
Bu günlerde Diyarbakır HDP İl binası önünde başlayan anaların oturma eylemi giderek yayılıyor. 14 anne, çocuklarının PKK tarafından zorla dağa kaçırılarak terör örgütüne dahil edildiğini ve HDP lilerin de buna yardımcı olduğunu ifade ediyorlar. “Çocuklarımızı geri alana kadar eyleme devam edeceğiz” diyorlar. Ahmet Yenilmez başta olmak üzere bazı sanatçılarla bazı gazeteciler de bu eyleme destek vermek için Diyarbakır’a gittiler.
Bize de şunu demek düşüyor:
“Ey şerefsizler, sizi hiç bir şey yıkmasa bu annelerin bedduası ve gözyaşı yıkacak”
YENİKAPI’DAKİ ARAÇ SERGİSİ…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi devasa bir kurum. 80.000 çalışanı var ve 2018 konsolide bütçesi 42.3 milyar TL.
Bu rakam bazı devletlerin bütçesinden daha büyük.
İşte bu kadar büyük bir kuruma Başkan seçilen Ekrem İmamoğlu önceki dönemde kiralanıp da kendince gereksiz bulduğu 730 hizmet aracını Yenikapı’da ibret-i alem olsun diye sergilemiş. Bu kiralama için ihaleye çıkılan 2400 aracın toplam kira bedeli şoförlerinin maaşıyla birlikte yıllık 138 milyon TL imiş
2400 araç 138 milyon TL ye kiralandığına göre İmamoğlu’nun gereksiz gördüğü 730 araç yukarıdaki rakamlara bakılırsa tahminen 138 milyonun üçte birine filan kiralanmıştır. Yani 42 milyon TL ye…
Şimdi düşünüyorum da…
Bir kaşık suda fırtına koparılıyor.
Neden mi?
Şundan…
Böylesine büyük bir kurumda, başkanın biri 730 araç fazlasıyla çalışmayı uygun bulabilir, bir başkası da hizmet yelpazesini biraz daraltma pahasına bu 730 araçtan vazgeçebilir. Normal bir durumdur.
Ama beri taraftan İstanbul Büyükşehir Belediyesinin iş ve hizmet kapasitesindeki rakamsal boyutu idrak edemeyenler bu sergiden sonra şöyle demeye başladılar:
“İsraf diz boyunu çoktan aşmış yahu!..”
Bendeniz planlama ve hesap yapmayı seven biriyim. İmamoğlu’nun yapacağı bu tasarruf İBB sinin 2018 bütçesinin kaçta kaçını oluşturuyor diye bir hesap yaptım ve aşağıdaki rakamlar ortaya çıktı:
İBB’nin yıllık bütçesi yaklaşık 42 milyar TL.(42.3 milyar)
730 araçtan vazgeçilerek elde edilen tasarruf ise 42 milyon TL dolayında…
Yani bütçenin binde biri.
Basit bir örnekle işi daha anlaşılır kılacak olursak şöyle bir durum ortaya çıkıyor: Ayda 3000 TL maaş alan bir memuru düşünelim. Bu memurun eline yılda 36.000 TL geçiyor demektir. Bu memur toplam yıllık gelirinin binde birini tasarruf etse ne kadar tasarruf etmiş olur?
36 TL.
Yani yazıyla otuz altı lira
İşte İmamoğlu’nun israf olarak gördüğü çoğu Clio marka 730 hizmet aracından elde edeceği tasarruf, yukarıdaki memurun bir yılda 36 TL tasarruf etmesi hükmündedir.
Şimdi bu memur çıkar da etrafına “bakın dostlar geçen yıla göre 36 TL tasarruf ettim “ diye hava atar mı?
Yorumu size bırakıyorum…
Not: Yanlış anlaşılmasın, gereksiz bir harcama varsa ve bu 1 TL bile olsa ona da karşıyım. Ama bu gereksizlik, hangi hassas terazide tartılarak ortaya çıkarılabilecek ki?