Deprem nedeniyle idari yargıda açılabilecek temel dava türleri “vefat ve yaralanma nedeniyle tazminat davaları” , “hasarlı taşınmazlardan dolayı hak sahipliği davaları” ve “zararların tazminine yönelik olarak açılacak tam yargı” davalarıdır.
Bu konu ile alakalı afetin meydana geldiği arazinin durumu ile bütün yapılar ve kamu tesisleri incelenerek “ hasar tespit raporu” düzenlenir. Bu rapor AFAD’IN ilgili heyetleri tarafından düzenlenir.
Hasar tespit raporlarında binalar için;
Hasarsız
Az hasarlı
Orta hasarlı
Ağır hasarlı
Olarak rapor düzenlenir. Bu raporlar “ askıya çıkarılarak” ilan edilir.
Söz konusu tespitlere “ itiraz” hakkı bulunmaktadır. İtiraz neticesinde yetkili heyet tarafından taşınmaz tekrar incelenir ve “ kesin hasar oranı” tespit edilir ve buna göre tekrar rapor düzenlenir.
“ hasarsız” veya “ az hasarlı” olarak tespit kesinleştikten sonra bu taşınmaz sahiplerinin “hak sahibi olmadıklarına” karar verilir. Bu tespit neticesinde “ hak sahibi sayılmama” işlemine karşı idare mahkemesinde dava açılabilir.
“orta hasarlı tespitte” ise taşınmaz sahipleri onarım ve güçlendirme kredisi yönünden hak sahibi sayılırlar. Ancak konut ve işyeri tahsisi yönünden hak sahibi sayılmazlar.
Bu tespite karşı taşınmaz sahipleri taşınmazların az hasarlı veya ağır hasarlı olduğunu iddia edebileceklerdir. Orta hasarlı taşınmazlar güçlendirme yapılmadan kullanılamazlar. “ağır hasarlı” tespitinin kesinleşmesi üzerine ise taşınmazın yıkımına karar verilir. Yıkım kararı ağır hasar tespiti olduğundan dolayı taşınmazlarının yıkılmasını istemeyen ve tespitin hatalı olduğunu düşünen vatandaşlar “ hak sahipliği” kararına karşı dava açabilirler.
Bu taşınmazın hasar durumuna göre faizsiz uzun vadeli geri ödemelerle deprem konutu ve iş yeri sahibi olunabilir ya da binaların hasarsız olduğunu düşünenler taşınmazın yıkılmasını önlemek için dava açabilir.
Hukuksal sorunlarınızla ilgili size destek verebiliriz. Bu numara ile iletişime geçebilirsiniz.
AVUKAT FERİDE BEYZA YILMAZ İLETİŞİM: 0541 717 12 13
Yorumlar (0)