Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde yaklaşık 30 bin kadın, deprem ve pandemi sürecindeki psikolojiyi; gittikleri 9 farklı kursta katıldıkları 80 farklı atölyede atlatarak bir yandan da aile ekonomisine katkı sağladı.
Merkez Bağlar ilçesinde bulunan 9 kurs yeri, Bağlar Belediyesi’nin Valilik nezdinde Halk Eğitim Merkezi ile yapılan protokolleri çerçevesinde açtığı 80 atölye ile özellikle dezavantajlı kadınların deprem ve pandemi sürecinde yararlanmalarını sağladı.
Buraya gelen kadınlar, katıldıkları atölyelerde zamanlarını değerlendirip hem el becerilerini geliştirdi, hem de aile ekonomisine kimi yerde yaptıklarını satarak katkı sağladı, kime yerde ise ücret verilecek işleri burada yapıp masraftan kısmayı sağladı.
Bağlar Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürü Neşe Anlı, 9 kurs yerleri olduğunu, bölge olarak deprem, pandemi gibi çok kötü sorunlar yaşadıklarını hatırlatarak bu süreçte ev kadınlarının kendilerini rahatlatacak ortamlar bulamadığını söyledi.
400 bin gibi bir nüfusu olan bir ilçenin belediyesi olduklarını dile getiren Anlı, en çok yoksulluğun yaşandığı bir ilçede olduklarını, bununla ilgili vatandaşlarla toplantı ve istişareler yaparak akla gelmeyen o kadar talepleri oldu ki, mutlulukla bunları dinledikleri ifade etti.
“Nasıl detaylandırırız diye düşünürken baktık ki onlar bizi yönlendirmiş” diyen Anlı, şöyle konuştu:
“Sosyal belediyecilik bu oldu. Halkla beraber yürümenin vermiş olduğu avantajları da kullandık. Valilik nezdinde halk eğitim üzerinden protokollerimiz vardı. Usta öğreticilerimizle bunlar hayata dönüştürülsün, ev ekonomisine katkı sunsun. Buraya geldikleri zaman farklı arkadaşlar, sosyal ortam buluyorlar. Daha çok bilgi akışını sağlayacakları ortam oluyor. Çünkü bilginin sınırı yok. Tekstile geliyordu, bir baktı ki aşçılık kursu var. Bu yörenin kadınları çok güzel yemek yaparlar, teknik yemek yapmayı burada öğrendiler. Yüzme kursunu gördüler. Çocukları olan anneler, çocukları okula giderken akran zorluğu yaşıyordu. Bununla ilgili de eğitimleriniz var mı, bize bununla alakalı eğitim verirseniz biz, bu çocuklara nasıl yaklaşırız? Sadece tekstil atölyelerimiz ile değil, 80 farklı atölyemiz var.”
İmkanlar sağladığı için belediye başkanına teşekkür eden Anlı, “Kursiyerlerimiz öğrendikçe heyecanla daha farklı talepleri oluyor. Profesyonel bir iş yapmıyoruz. Ama ev gittikleri zaman her hangi bir objeyi değerlendirebiliyorlar. Attık malzemelerden kullanabilecekleri ev eşyası üretebiliyorlar. Çocukları oyuncaklar üretebiliyorlar. Detaylandırmak o kadar çok ki, kısa hatlarla belirtebiliriz. 30 bine yakın kadın kursiyerimiz faydalandı” dedi.
Kursta usta öğretici olan Fatma Taşkesen, daha çok kadınlara yönelik kursları olduğunu söyledi. Kursiyerlere ilk önce makine eğitimi verdiklerini aktaran Taşkesen, “Daha sonra karma olarak istedikleri ürünleri dikme şansı veriyoruz. Hem ev ekonomisine katkıları çok oluyor. Hem de kendilerine özgüven geliyor. Deprem sürecinde psikolojik çok sorun yaşadıkları için buraya gelip kendilerini adapte ediyorlar. Ürünlerimiz daha çok geri dönüşümlü olarak çalışılıyor. Nevresim, pike takımı, el örgüsü, seccade, koltuk ayaklığı, yatak örtüleri, genç kızları varsa kızların çeyizine daha çok katkı da olsun diye çeyizlik ürünlerde diktiriyoruz” ifadelerini kullandı.
Kursiyer Berivan Yetiştiren ise buraya gelerek el becerilerini gösterdiklerini dile getirerek, “Kendimizi daha rahat hissedebiliyoruz. Evde olan eşyaları buraya getirip değerlendirebiliyoruz. Satarak ailemize katkıda bulunabiliyoruz” şeklinde konuştu.
Yorumlar (0)