JEOLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI BURDUR TEMSİLCİLİĞİ BASIN AÇIKLAMASI
Ülkemizde her yıl 1-7 Mart tarihleri “DEPREM HAFTASI” olarak bilinmekte,geçmişte birçok acıya sebep olan deprem gerçeğine dikkat çekilmektedir. Dünyanın en etkindeprem kuşaklarından birinin üzerinde bulunan ülkemiz için bu hafta gerçek anlamda hayati önem taşımaktadır.
Dünyamızın oluşumundan bu günlere kadar yaşadığımız coğrafya belirli doğa olaylarının sonucunda şekillenmiştir. Depremler de bu doğa olaylarından birisidir. Depremleyaşamayı öğrenmek yersiz bir panik ve korkunun önüne geçer. Hepimizin bildiği gibidepremler en yıkıcı doğal afetlerin başında gelmektedir fakat aynı zamanda ilimizin can damarı yaşam kaynağı olan Burdur Gölü gibi hemen her gölümüzün oluşumunda da en etkin doğa mekanizmasıdır.
Depremler zamanı, şiddeti ve etki alanları bilinemeyen doğal afetlerdir. Bu sebepledirki bizler gibi deprem kuşağında yaşayan ülkeler her anlarında depreme hazırlıklı olmak zorundadırlar. Her vatandaşımızın bildiği üzere Burdur ilimiz birinci derece deprembölgesidir. En yakın geçmişte meydana gelen 1971 depreminde yaşananları her birimiz ya bizzat yaşadık ve gördük veya büyüklerimizden dinledik.
Burdurlular olarak geçmişimizden ders çıkarmalıyız. Depreme hazırlık maalesef kideprem sırasında veya sonrasında olmaz. Can kayıplarına depremler değil depremlere uygun inşa edilmeyen yapılar sebep olurlar. Gelişen teknoloji artık insanların depremlere dayanıklı binalar yapabilmelerini sağlamaktadır. Depremler için alınabilecek en kıymetli önlem depreme dayanıklı bir konutta oturmak, depreme dayanıklı bir işyerinde çalışmaktır.Yaşamımızı sürdürdüğümüz bina enkaza dönüştükten sonra deprem için yapılan neredeyse bütün hazırlıklar faydasız olacaktır. Sağlıklı bina afete hazırlıkta bizi hayatta tutacak olan en büyük etkendir.
Kaliteli mühendislik hizmeti almak ve mühendislik projelerimizde yer alan maddelerinbinamızın yapım aşamasında bire bir uygulandığından emin olmak sizi depremde hayatta tutabilecek en garanti çözümdür. Birçok vatandaşımızı dinlediğimizde binalarının eski olduğunu bundan sonrasının kader olduğunu geçmiş zamanlarda kimin nasıl yaptığını, neyinnasıl inşa edildiğini nereden bileceklerini söylemekteler. İnşası yıllar önce bitmiş de olsakaderci bir yaklaşımla depremi beklemek muhtemel can kayıplarını artırmaktan öteyegidemez. Mevcut binalar için deprem risk analizlerinizi yaptırmak size en yakın Jeoloji Mühendisleri Odası kadar uzağınızdadır. Yaşadığınız yapıdan emin değilseniz en kısa sürede en yakın Jeoloji Mühendisleri Odasına veya bu hizmeti veren Tescilli Serbest JeolojiMühendisi ofisine uğrayıp gerekli tetkikleri yaptırmalısınız.
Birinci derece deprem bölgesinde olduğumuzu unutmayalım. Burdur’umuzun üzerini iyi tanıdığımız kadar toprağın altını da bilmek bizler için hayati önem arz etmektedir, bunuunutmayalım. Yapılarımız için Zemin ve Temel Etütlerine gerekli önemi ve titizliği hem kurumlar hem de hizmet alan vatandaşlarımız olarak elden bırakmayalım. Depreme hazırlığın en etkin yolu kaliteli mühendislikten geçer. Kurumlarımızdan talep olduğu takdirde Jeoloji
Mühendisleri Odası Burdur İl Temsilciliği olarak gerekli teknik desteği vermeye her zaman hazırız.
Üzülerek belirtmeliyiz ki ilimizin üzerinde bulunduğu, geçmişte Burdur Gölünün oluşumuna sebep olan BURDUR-FETHİYE fay zonu yaklaşık 50 yılda bir büyüklüğü 6,0 dolaylarında olan depremler üretmektedir. 1914 yılında 7,0 büyüklüğünde 1971 yılında 6,2 büyüklüğünde depremler üremiş oldukça yıkıcı olmuştur. FETHİYE-BURDUR fay zonu alarm vermeye başlamıştır. Deprem tehlikesi geçtiğimiz bir yıldır oldukça kendisini hissettirmiştir. İlimizde büyüklüğü 6,0 nın üzerinde bir deprem beklenmektedir. İvedilikledeprem öncesi hazırlıklarımızı hem yapı bazında, hem de kişisel olarak tamamlamalıyız.
“FELAKET BAŞA GELMEDEN EVVELÖNLEYİCİ VE KORUYUCU TEDBİRLERİ DÜŞÜNMEK LAZIMDIR, GELDİKTEN SONRA DÖVÜNMENİNYARARI YOKTUR” Mustafa Kemal ATATÜRK.
Yorumlar (0)