Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim Bir Sen) Burdur Şube Başkanı Murat Bulut düzenlediği basın toplantısında “Eğitim çalışanları ekonomik olarak rahatlatılması, öğretmenin itibarı öncelenmelidir” dedi.
Bulut sendika binasında yaptığı açıklamada şunları söyledi;
”Her eğitim öğretim yılına birikmiş sorunlarıyla giren eğitim çalışanları ne yazık ki bu yılda yığın haline gelmiş sorunlarının üstüne bir de ; *Ekonomik darboğazın getirdiği geçim sıkıntısı, kiralardaki fahiş artış nedeniyle barınma sorunu, *Uzmanlık ve başöğretmenlik sınavıyla ilgili çığlığın ısrarla duyulmak istenmemesi, gibi sorunlarla başlamak durumunda bırakılmışlardır. Biz öğretmenlik mesleğini, peygamber mesleği olarak görüyor, her hal ve şartta hakkıyla bu görevi yerine getirmeye çalışıyoruz. Ancak, bu ulvi görevi yerine getiren eğitim çalışanlarını, ekonomik olarak rahatlatacak önlemler alınmalı, artan enerji, akaryakıt ve emtia fiyatları karşısında aldıkları ücretler enflasyona karşı korunmalıdır. Bu ekonomik sıkıntılara bir an önce son vermenin, sahadan yükselen çığlığa kulak kabartmanın, eğitim çalışanlarının onurunu, mesleğin haysiyetini korumanın zamanı gelmedi mi?
2006 yılında bir kez uygulanan ve o tarihten itibaren her yıl uygulanması gerektiği halde sessizlik girdabına terkedilen kariyer basamakları sisteminin, sendika olarak vermiş olduğumuz büyük mücadelelerin sonunda “Öğretmenlik Meslek Kanunu” ile beraber tekrar hayata geçmesi bizimle beraber tüm sendikaların ortak talebiydi. Ancak gelinen noktada aradan geçen 14 yıldan sonra içeriği ve şekli tartışmaya açık, sunumlarıyla eğitim çalışanlarını çileden çıkaran uzman/baş öğretmenlik sınavlarıyla ilgili sahadan yükselen ortak ses şudur; biz sınavımızı zaten sınıfta veriyoruz, bizi ölçmek için yapacağınız sınavları istemiyoruz.” Öğretmenlik mesleği, yapısı itibariyle 1739 sayılı kanunda ifadesini bulduğu gibi bir ihtisas mesleğidir. Dolayısıyla hizmet içi eğitim görmeye evet, mesleki gelişim kurslarına tamam, ama bizi ölçmek gibi itibarımızı örseleyecek uzmanlık/başöğretmenlik sınavının bu şekilde uygulanmasına kesinlikle hayır diyoruz!
Bu minvalde, geçmiş dönemlerdeki Toplu Sözleşme taleplerimizde de yer aldığı gibi, online eğitim seminerlerini tamamlayan 8 yılını doldurmuş öğretmenlerin uzmanlık, 4 yıllık uzman öğretmenlerin de başöğretmen olması için Genel Merkezimizin vermiş olduğu teklif Meclis’te tekrar görüşülmeli ve yapılacak yasal düzenleme ile ivedilikle hayata geçirilmelidir.
Eğitim-öğretim hizmetleri sınıfında iken şube müdürü veya Milli Eğitim müdür yardımcısı olarak atanan arkadaşlarımızın da uzman ve başöğretmenlik hakkından faydalanmaları şarttır. Görevden ayrılması durumunda öğretmen olarak sınıfa dönecek personelin şu an kariyer basamaklarından yararlandırılmamasının hiçbir izahı olamaz.
Pandeminin dünyayı kasıp kavurmaya başlamadığı, enflasyon verilerinin zirve yapmadığı dönemlerde imzalanan banka promosyonlarının halen aynı miktarda ödenmesi ekonomi bilimine ihanettir. Sadece elektrik ve doğalgaz faturalarına yapılan zamlar, market/pazar enflasyonu, cep yakan yakıt fiyatları, neredeyse aynı evi iki ailenin paylaşmasına sebep olacak oranlardaki kira artışları göz önüne alındığında iki yıl önce üç yıl önce imzalanan promosyon ücretlerinin ne yazık ki hükmü kalmamıştır. Bu süreçte karları yüzde 400 leri bulan bankaları, promosyon rakamlarını güncellemede hem cömert hem de hızlı davranmalarını bekliyoruz. Bizde Şube olarak sözleşmenin tarafı İl Milli Eğitim Müdürlüğümüz ile yaptığımız görüşmeler neticesinde resmi yazışmalarımızı gerçekleştirdik. İdarede eğitim çalışanlarının haklı taleplerini görmüş ve ilgili bankalarla gerekli yazışmalar yapılmıştır.Süreç tarafımızca da takip edilmektedir. Konu çok hassas ve aciliyet arz etmektedir. Yapılması gereken, sözleşmeyi imzalayan bankaların güncel ekonomik verilere uygun şekilde güncelleme yapmalarıdır. Ancak bu güncellemenin yapılmaması durumunda tek taraflı feshin muhakkak masada olması gerekmektedir. İhtiyaçları Karşılamaktan Uzak Öğretim Yılına Hazırlık Ödeneği Arttırılmalıdır. Değerli arkadaşlar, öğretim yılına hazırlık ödeneğimiz ile ilgili şu rakamlara dikkat etmenizi istirham ediyorum. Yıl 2020 : Enflasyon oranı %14,6 öğretim yılına hazırlık ödeneğimiz 1.210 TL Yıl 2022 : Resmi oranlara göre enflasyon oranı %80 civarındadır. Peki öğretim yılına hazırlık ödeneğimiz kaç lira ? 1.325 TL. Şimdi bir top A4 kağıdı fiyatına bakalım. 2020 yılında 15-20 TL arası olan A4 kağıdının topu bugün 90-140 TL arasında değişiyor. Kırtasiye ürünlerine yapılan zamlar göz önüne alındığında ödeneğin makul bir seviyeye yükseltilmesi kaçınılmazdır. Ödenen Eğitime Hazırlık Ödeneği enflasyon oranında fark olarak eğitim çalışanlarına yansıtılmalıdır. Ayrıca, yıllardır talep ettiğimiz şekilde eğitim öğretim yılına hazırlık ödeneği, sınıf ayrımı gözetmeksizin hizmetlisinden öğretmenine, memurundan şube müdürüne tüm eğitim çalışanlarına ödenmeli ve gerçekten eğitim yılına hazırlayan bir ödeme yapılmalıdır. Eğitim çalışanlarımızın bu üç önemli sorununun çözülmesi mücadelelerimizi sürdürecek Eğitim-Bir-Sen olarak sonuna kadar takipçisi olacağız. Sorunların çözümünün önce diplomasiden sonra da sonuna kadar takipten ve mücadelenden geçtiğini biliyoruz. Ayrıca bugün hepinizin bildiği gibi Mevlid Kandili. Alemlere Rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimizin (S.AV.) dünyaya teşriflerinin yıldönümü. Bu vesile ile Mevlid Kandilinizi tebrik ediyor ülkemiz ve tüm insanlık için hayırlara, iyiliklere ve güzelliklere vesile olmasını temenni ediyorum.”
burduryenigün
Yorumlar (0)