Her yılın belirli döneminde geyiklerin döktüğü boynuzlar, sadece estetik bir yapıdan ibaret değil; hayatta kalma, üreme ve rekabetin ayrılmaz bir parçası. Bu olağanüstü döngü, doğanın kendini nasıl sürekli olarak yenilediğinin en somut örneklerinden biri. Peki, geyikler neden her yıl boynuzlarını döker?
Boynuz dökme süreci, aslında doğanın planladığı fizyolojik bir yenilenme süreci. Özellikle çiftleşme dönemi sona erdikten sonra erkek geyiklerin vücudundaki testosteron seviyeleri hızla düşer. Bu hormonal değişiklik, boynuz köklerinde bulunan kemik dokusunun zayıflamasına yol açar ve boynuzlar dökülür. Kısacası, görevini tamamlayan bu boynuzlar, bir sonraki çiftleşme dönemi için yerini yeni ve daha güçlü boynuzlara bırakır.
Boynuzların dökülmesi, yenilerinin oluşması için bir başlangıçtır. Dökülen boynuzların ardından, ilk olarak yumuşak kıkırdak yapısı belirmeye başlar. Zamanla bu kıkırdak sertleşerek tam teşekküllü boynuzlara dönüşür. Bu süreç, vücutta artan testosteron seviyeleri ile hız kazanır ve birkaç ay içinde boynuzlar yeniden tam gücüne ulaşır. Erkek geyikler, bu güçlü boynuzlarla çiftleşme mevsimine hazır hale gelir.
Geyiklerin boynuzları, sadece bir süs veya basit bir savunma aracı değil. Çiftleşme döneminde erkek geyikler arasında ciddi bir rekabet yaşanır ve bu mücadelede boynuzlar büyük bir avantaj sağlar. Daha büyük ve güçlü boynuzlara sahip olmak, rakip erkekleri alt etmenin yanı sıra dişiler tarafından tercih edilme şansını da artırır.
Geyiklerin her yıl boynuzlarını döküp yenilerini çıkarma yeteneği, doğanın sürekli kendini yenileme kapasitesini gözler önüne seriyor. Bu döngü, erkek geyiklerin her yıl fiziksel olarak daha güçlü bir hale gelmesini sağlıyor ve doğanın döngüsel yapısına uyum sağlama becerilerini gösteriyor.
Her yıl tekrar eden bu olağanüstü süreç, geyiklerin hayatta kalma stratejisinin en kritik parçalarından biri. Boynuzlarını döken geyikler, bir sonraki çiftleşme sezonu için adeta yenileniyor ve doğanın sonsuz döngüsü içinde kendilerine yeniden yer buluyorlar.
Burdur’un Salda Gölü çevresine bırakılan kızıl geyikler beslenirken görüntülendi. DKMP yetkilileri, adaptasyon sürecinin yakından takip edildiğini açıkladı.
Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen "Nesli Tehlike Altında Olan Türlerin Tekrar Eski Yaşam Alanlarına Geri Kazandırılması Projesi" kapsamında Burdur’un doğal güzellikleriyle ünlü Salda Gölü çevresine bırakılan kızıl geyikler, beslenirken görüntülendi.
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından Salda Gölü çevresine bırakılan kızıl geyikler, karla kaplanan doğada yol kenarına inerek vatandaşların ilgisini topladı. İşte detaylar!
Salda Gölü çevresine bırakılan kızıl geyiklerden biri, karla mücadele eden jandarma ekiplerini ziyaret ederek sıcak ve samimi anlar yaşattı
Eşeler Yaylası'na bırakılan kızıl geyiklerden biri, Salda Köyü'ne inerek vatandaşlara kendini sevdirdi. Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü'nün yürüttüğü proje ile bölgedeki yaban hayatı korunuyor.
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü (DKMP) tarafından Mayıs ayında Kovada Gölü Milli Parkı'na bırakılan alageyiklerin yavruladığı fotokapanla görüntülendi.
Yorumlar (0)