Bebeklerde kasık fıtığı, sinsi seyreden doğumsal bir sorun. Kasık fıtığının erkek bebeklerde görülme sıklığının, kız bebeklerde görülme sıklığına oranla 5-6 kat daha fazla olduğunu dile getiren Anadolu Sağlık Merkezi Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr. Ahmet Nadir Tosyalı, "İkizlerde ve diğer aile bireylerinde kasık fıtığı öyküsünün olması, kasık fıtığı riskini artıran önemli bir unsur" açıklamasında bulundu.
Kasık fıtığı, bebeklerde ve çocuklarda en sık rastlanan doğumsal sorunlardan biri. Erkek bebeklerin anne karnındayken kendi karınlarının içinde olan testisleri, hamilelik ilerledikçe kasık kanalı aracılığıyla karınlarından aşağı doğru iniyor ve yumurta keselerine yerleştiğini hatırlatan Anadolu Sağlık Merkezi Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr. Ahmet Nadir Tosyalı, "Kasık kanalı içindeki periton (karın zarı) kökenli bu kese doğumla birlikte kendiliğinden kapanıyor. Ancak kapanmadığı durumlarda iç organların bu kanala girmesi ve yaratacağı baskı nedeniyle kasık fıtığı dediğimiz durum ortaya çıkıyor. Rakamlara göre kasık fıtığı olan hastaların aile bireylerinde aynı hastalığın görülme olasılığı yüzde 11,5. Açık kalan kesenin; kabızlık, ateş, öksürük veya kusma gibi karın içi basıncını artıran durumlara maruz kalması da kasık fıtığını tetikleyici faktörlerden" diye konuştu.
Kasık veya yumurta kesesinde şişlik, huzursuzluk, bazı durumlarda kusma gibi belirtiler veren kasık fıtığının ön tanısını genellikle ailelerin koyduğunu söyleyen Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr. Ahmet Nadir Tosyalı, "Çocuklar kliniğe zaman zaman sağ ya da sol kasık bölgelerinde şişlik şikayetleriyle getiriliyor. Kasık fıtığı vakalarında şişlik; yüzde 60'ında sağda, yüzde 30'unda solda, yüzde 10'unda ise iki taraflı görülebiliyor. Bu şişlik; ıkınma, ağlama ve öksürme gibi karın içi basıncının arttığı durumlarda ortaya çıkıyor ve istirahatle genellikle kayboluyor. İlerlemiş vakalarda şişlik skrotum (torba) içini doldururken, büyük yaş çocuklarda özellikle bedensel aktivite artışıyla beraber egzersiz esnasında kasıkta ağrı şeklinde kendini belli edebiliyor. Yenidoğan bebeklerde ise emmede isteksizlik ve huzursuzluk gibi belirtiler gözlemlenebiliyor" dedi.
Çocuklarda daha çok karın içi organlarının periton kökenli kese içine girmesiyle oluşan indirekt kasık fıtığı, çocukların yüzde 1'i ila yüzde 5'i arasında görülen bir durum. Bu oranın prematüre bebeklerde yüzde 30'lara kadar yükseldiğini belirten Dr. Ahmet Nadir Tosyalı, "Kasık fıtığı; büyük çoğunluğu 1 yaş altında olan bebeklerde, doğumdan sonraki ilk aylarda daha sık görülüyor. Erişkinlerde ise daha çok 50 yaş sonrasında ortaya çıkıyor. Genel olarak erkeklerin yaklaşık yüzde 28 ila yüzde 30'unun, kadınların ise yüzde 2 ila yüzde 3'ünün yaşamlarının bir döneminde kasık fıtığı sorunuyla karşı karşıya kaldığı biliniyor" şeklinde konuştu.
Hastanın öyküsü iyice dinlendikten sonra genital bölgeyi içeren dikkatli ve sabırlı genel bir fiziki muayene ve gerektiğinde ultrasonografik tetkikle kesin tanı rahatlıkla konabiliyor. Dr. Ahmet Nadir Tosyalı, "Vakaların yüzde 30-60'ına ilk altı ayda tanı konduğunu da belirtmek gerekiyor" açıklamasında bulundu.
Kasık fıtıkları sadece cerrahi yöntemle tedavi edilebildiğini ancak bu cerrahi işlemin çocuk cerrahisi kliniklerinin en sık uyguladığı cerrahi girişim olduğunu belirten Dr. Ahmet Nadir Tosyalı, "Ameliyatlar klasik açık veya laparoskopik yöntem kullanılarak gerçekleştiriliyor. Açık yöntemde; kasık bölgesinden yapılan minik ve yatay bir kesi sonrası, yüksekten fıtık kesesi düğümleme tekniğiyle onarım yapılıyor. Laparoskopik yöntemde ise ameliyat, karın ön duvarında tek veya 2-3 küçük kesiyle oluşturulan deliklerden içeri girilen alet ve kamerayla gerçekleştiriliyor. Hasta için yatış da gerekmiyor. Sabah ameliyat edilen bebekler akşam üstü taburcu ediliyor. 0-12 ay arası bebekler ameliyat sonrasında 3-4 saat içinde normale dönerken, daha büyük yaş gruplarındaki çocuklarda ise bu süre sadece 1-2 gün oluyor. Ameliyat sonrasında 6-8 hafta ağır yük kaldırmamak, kabızlıktan uzak olmak için bol lifli gıda tüketmek ve aşırı zorlamalardan sakınmak önemli" dedi.
3 soru 3 cevap
Hayır, geçmez. Ayrıca oluşabilecek risk ve tehlikelerin ne zaman, nerede ortaya çıkacağı da bilinemez. Dolayısıyla kasık fıtıkları tanısı konduğunda mutlaka tedavi edilmelidir.
Ameliyat sonrası fıtığın tekrarlama ihtimali her zaman vardır. Ancak çocuk yaş grubunda ameliyat sonrası tekrarlama oranı yüzde 1'den fazla değildir. Cerrahi teknikte zafiyet veya hastaya ait yapısal bir bağ dokusu rahatsızlığı gibi nedenlerle tekrar edebilir.
İnkarserasyon (fıtık boğulması); fıtık kesesi içindeki organların karın boşluğuna kolaylıkla geri dönememesine denir. Eğer bu organların beslenmesi bozularak çürüme meydana gelmişse bu duruma da "strangülasyon" denir. Her iki durum da kasık fıtığı riskleri olarak bilinir ve acil müdahale gerektirir.
Yorumlar (0)