Bugünkü yazımın başlığı bana değil, Müslüman Türk düşüncesinin taşıyıcılarından biri ve Büyük Doğu Hareketinin mîmarı olan ve döneminde Müslüman Türk gençlerine iyi-güzel bir yol armağan eden dava Adamı, Yazar, Şairü’ş-Şuara (Şairler Sultanı) merhum Necip Fazıl Kısakürek’e ait.
Üstad bu sözüyle, mealen ‘Hıristiyanlar Müslüman olmadıkça, dolayısıyla da Kurban Bayramında 7 eski Hıristiyan, yeni Müslüman birleşip Allah (c.c) adına bir kurban kesmedikçe ben de bir Hıristiyan inancı, âdeti ya da geleneği olan çam ağacını süslemeyeceğim!’ demiş-demek istemiş herhalde…
BEN DE ‘BU YAŞIMA KADAR’ HİÇBİR YILBAŞINI
BİR ‘HIRİSTİYAN GİBİ’ KUTLAMADIM BU YILDA
BU GECE DE KUTLAMAYACAĞIM İNŞAALLAH!!
Milâdî bile olsa yeni bir yılı kutlamanın veya karşılamanın hiçbir mahzuru ya da sakıncası olmasa gerek… Ancak bunu bir Hıristiyan veya herhangi bir gayrimüslim gibi değil de, Müslüman gibi kutlamak gerek!
Meselâ bu gece geçmiş yılın murakabesini, gelmişin veya gelecek, ya da gelmesi muhtemel olan yılın muhasebesini yaparak, hattâ yeni yılı tövbeli-istiğfarlı, oruçlu, namazlı, niyazlı, en azından dualar yaparak karşılamak gerek! Çünkü geçtiğimiz veya önceki yıllarda bizimle olan ve sağ salim aramızda (tıpkı bizler gibi) gezip dolaşan, gerektiğinde de gülüp eğlenen birçok yakınımız, akrabamız, eşimiz dostumuz, konu komşumuz, arkadaşımız veya sevip saydığımız insan bugün aramızda yok! Aramızda olanlardan bazılarının da sağlığı sıhhati ve sairesi yerinde değil! Ki, önceki yılın son günlerinde biz, diğer kaybettiklerimiz hariç biri ablamız, (baldızım) Azime Erbil, diğeri de büyük dünürümüz Süleyman Demirkaya (ağabeyimiz) olmak üzere 2 yakınımızı rahmeti Rahman’a uğurladık!
HIRİSTİYANLAR BİZİM… KURBAN BAYRAMIZDA
BİR KURBAN KESMEDİKÇE, BEN DE YILBAŞINDA
HİNDİ VEYA HERHANGİ BİRŞEY KESMEYECEĞİM
Hiçbir Hıristiyan veya gayrimüslim bizim Kurban Bayramımız da kurban kesmediği gibi, bizim inancımıza uygun herhangi bir eylem yapmaz-yapamaz veya davranışta bulunmaz-bulunamaz! Çünkü buna onun bâtıl inancı, gayrimüslim ahlâkı veya gâvur vicdanı müsaade etmez! Ancak ‘ben Müslüman’ım’ diyen ya da ehli dünya olan birçok kişi bugün Kurban Bayramı’nda kurban kesmiyor, kesiyorsa bile bunu Allah (c.c) için değil, ayıp olmasın, çoluk çocuk kokulu günde kokusuz kalmasın, falan olmasın, filân olmasın..!’ diye kesiyor! (Allah’u âlem). Ama bir Hıristiyan âdeti-geleneği olan yılbaşında ya hindi, ya da benzer bir şey kesiyor! Bunların yanında kumar oynuyor, kumar oynamasa/oynayamasa bile kumarın değişik bir versiyonu olan sportoto-futbol toto gibi oyunlar oynuyor! Hiçbir şey yapamazsa bile piyango bileti alıyor (içki içiyor) ve diğer günâhları işliyor maalesef!
Bendeniz de, tıpkı merhum Necip Fazıl Kısakürek’in “7 Hıristiyan bir danaya girmedikçe ben çam ağacı süslemeyeceğim” dediği gibi; ‘Hıristiyanlar bizim Kurban Bayramımızda inanarak bir kurban kesmedikçe ben de yılbaşında hindi kesmeyeceğim’ diyorum!
Ve sözüm geçen okurlarıma Cenab-ı Hakk’ın, Mâide Sûresi’nde ve 51. Âyeti kerîmesinde (mealen) “Ey iman edenler! Yahudi ve Hıristiyanları dost veya velî edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostlarıdır-velîleridir. Sizden kim onları dost veya velî edinir ve onlara benzemeye çalışırsa, o da onlardandır-onlardan sayılır. Şüphesiz Allah (c.c), zalimler topluluğunu hidayete erdirmez…” şeklindeki emrini hatırlatıyorum. Ve ‘hatırlatması ben mücrimden, uyup uymamak ise sevgili okurlarımdan’ diyorum!
Velhâsıl-ı kelâm; Milâdî bir yılın daha sonuna geldik. Yani Allah (c.c) nasip kısmet ederse ki, inşaAllah hepimize sağlık sıhhat içinde daha nine nice yıllar nasip eder… 31 Aralık gece yarısından sonra yaşayan herkes bir yıl daha yaşlanacak. Dolayısıyla da mezarına yaklaşacak! Bazıları bu yıl için ‘bir yıl daha kaybettik’ derlerken, ben ‘bir yıl daha kazandık! Çünkü bu yılda ölmedik…’ diye düşünüyorum. Bu vesîleyle de Yaratan’a şükrediyor, önce kendime ve aile efradıma, sonra da bütün mûminlere hayırlı uğurlu günler, iyi güzel ameller ve ‘sağlıklı sıhhatli’ uzun ömürler diliyorum…
Ve nâçizane bir hatırlatmada bulunmak istiyorum:
Bilindiği gibi Batılılar Hıristiyanlığa geçince eski putperest inanç ve kültürlerini terk etmediler ve bazılarını Hıristiyanlığa karıştırdılar. Ki, 25 Aralık ta kutlanan ve yılbaşıyla karıştırılan Noel Bayramı eski Roma Tanrısının doğum günüdür! Noel Baba ise Antalya/Demre’de yaşamış Santa (Aziz) Nikolas isimli bir Hıristiyan râhibidir. Ve bu ‘Noel Baba’ isimli şahıs Noel akşamları evlerin bacalarından girerek çocuklara hediye dağıtan bir hayâlete dönüştürülmüş! Peki, bizim çocuklarımıza Müslüman âlimler, sevgi saygıdeğer ve gerçek Müslüman din adamlarımı sevdirilip saydırılmalı, yoksa ne idiğü belirsiz Noel Babalar mı? Ve Mîlâdî yılbaşı kutlamalarının sembollerinden biri de çam ağacı kesmek ve bu ağacı süslemek maksadıyla tepesinde mum yakmak gibi eylemler ve diğer yılbaşı eğlenceleri ise bir başka garabettir! O nedenle ‘aman dikkât, aman dikkât!’
Kısacası ve açıkçası; Noel Baba’ya inanmak ve Kendisinden bir şey beklemek ne kadar ‘manevi’ risk taşıyorsa, piyango biletlerinden veya sportoto gibi şans oyunlarından medet beklemek de o kadar riskli olmalı… O nedenle ben ‘hiçbir Müslüman piyango bileti almamalı, toto veya kumar oynamamalı! Alkol kullanmamalı, hele hele bu mel’anetlerin.. hiç birini helal saymamalı..!’ diyorum.
Hülâsâ-i netice; istisnâları hariç bugünün Müslüman’ı Hicri Yılbaşını bırakın kutlamayı, tarihini bile bilmezken, Mîlâdî yılbaşını bir Hıristiyan gibi kutlarsa veya kutluyorsa eğer, orada durup biraz düşünmek gerekir’ diyor, şimdi bir başka konuya geçmek istiyorum:
EYT DÜZENLEMESİ HAK EDENLERE HAYIRLI OLSUN
Direkt olarak 2 milyon 250 bin, dolaylı yollardan da 9-10 küsur milyon kişiyi ilgilendiren EYT (Emeklilikte Yaşa Takılanlar) düzenlemesi emekli olacakların yararına olacak şekilde yapıldı. O nedenle ben 3 oğlumuz dâhil (şu veya bu şekilde) milyonlarca kişinin yararlanacağı bu düzenlemenin tüm emekli adaylarımıza ve ailelerine.. hayırlı uğurlu olmasını dilediğim kadar, kararın devleti de zora sokmayacak veya dara düşürmeyecek bir karar olmasını da diliyorum.
Ve bu konuda son olarak, önümüzdeki Pazar günü gece yarısından sonra başlayacak olan Mîlâdi (2023) yeni yılımızın geçtiğimiz yıllardan daha hayırlı ve uğurlu olmasını, daha iyi-güzel geçmesini ve Cenab-ı Hakk’tan hepimizi sağlıklı sıhhatli, imanlı ve itikatlı bir ömür sürdürmesini, 2024 yılına da aynı şekilde ulaştırmasını diliyor, herkese saygılar sunuyorum.
İNANDIĞINIZ GİBİ YAŞAMAZSANIZ
YAŞADIĞINIZ GİBİ İNANMAYA BAŞLARSINIZ!
Hz. Ömer (r.a)
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Küçük bir bypass yeli, bizi büyük bir şehre savurdu' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Sevgili okurlarımdan, '2-3 haftalığına' izin istiyorum' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Hem evlenenlerin sayısı hem de nüfusumuz azalıyor' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bahçeli, 'Sana söylüyorum kızım gelinim sen anla...' dedi!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'BM'nin yaşı 80, gramı ise 80 kuruş' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bedeni açarak medeni olunamayacağı gibi; soyunarak da çağdaş olunamaz!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Yavuz Savcı, yenidoğan çetesini bastırmış!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Deniz ateş alır mı? almaz! Ya alacak olur n'olur? Onu da bekleyip göreceğiz!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'İmam Hatipliler'in haftaları kutlu tüm İmam Hatipliler mutlu olsun!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş 'Mülakat olmalı ama torpil olmamalı!' adlı köşe yazısı... Devamı
Yorumlar (0)