Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) kabul edilen “Köy Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” ile birlikte önemli düzenlemeler hayata geçti. Özellikle muhalefetin itirazlarıyla gündemde yer edinen bu kanun, imar hakkı aktarımından yapı denetimine kadar birçok alanı kapsıyor. İşte dikkat çeken değişiklikler:
Köy Kanunu'nda yapılan değişiklikle, köy nüfusuna kayıtlı olup köyde evi bulunmayan ihtiyaç sahipleri için önemli bir adım atıldı. Hak sahipleri, taşınmazları üzerinde bina yapmamışsa veya taksitlerini ödememişse, bu işlemleri tamamlamaları için 31 Aralık 2028 tarihine kadar ek süreye sahip olacak.
Yeni kanun, belediye ve Hazine arazilerinde izinsiz yapılan yapıların denetimini sıkılaştırıyor. Toplu Konut İdaresi (TOKİ) ve belediyeler, inşaat sırasında veya sonrasında fark edilen izinsiz yapıların yıkımına karar verebilecek. Bu düzenleme, şehirlerin çarpık yapılaşmadan arındırılmasını hedefliyor.
İmar hakkı aktarımı düzenlemesi, gayrimenkul sektöründe büyük bir değişimi beraberinde getiriyor. Alıcı parselin inşaat alanı, imar planıyla belirlenmiş sınırların yüzde 30’unu aşamayacak. Verici parsellerin inşaat hakları ise komşu parsellerin sınırları doğrultusunda belirlenecek. Aktarım işlemleri, değer tespit raporlarına dayanarak yapılacak.
Kentsel dönüşüm projelerine hız kazandırmayı amaçlayan bu düzenleme, Kentsel Dönüşüm Başkanlığı’na yapılan arsa ve arazi teslimlerini Katma Değer Vergisi'nden (KDV) muaf tutuyor. Bu istisna, projelerin daha uygun maliyetlerle gerçekleşmesini sağlayacak.
İmar Kanunu'nda parselasyon maddesi güncellendi. Yol, park, çocuk bahçesi, eğitim tesisleri, sağlık alanları gibi kamuya ayrılan yerlerin, başka amaçlarla kullanılmasının önüne geçilecek. Bu adım, şehir planlamasında kamu yararını önceliklendiriyor.
Yapı denetimiyle ilgili yapılan değişiklik, cezalarda caydırıcılığı artırıyor. Yapı denetim kuruluşlarına kesilecek idari para cezaları, en az 50 bin lira olarak belirlendi. Ayrıca, sözleşme bedelinin yüzde 50’sine kadar ceza kesilebilecek.
1/1000 ölçekli imar planı bulunmayan alanlarda, kulelerin yerleştirileceği alanlar için daha esnek düzenlemeler getirildi. Bu düzenleme, altyapı projelerinin hızla tamamlanmasını sağlayacak.
Bir ilde faaliyet gösterebilecek yapı denetim kuruluşu sayısı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından belirlenecek. İhtiyaç halinde büyükşehirlerde, yapı denetim bölgeleri oluşturularak faaliyetler bölgelere göre sınırlandırılacak.
Ulusal Coğrafi Veri Sorumluluk Matrisi kapsamındaki verilerin toplanması, üretilmesi ve paylaşılması, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın iznine tabi olacak. Bu düzenleme, verilerin ticari kullanımını kontrol altına almayı hedefliyor.
Yeni kanun, şehircilik ve yapılaşma alanında köklü değişiklikler getiriyor. Kamu yararını öne çıkaran maddeler dikkat çekerken, bazı düzenlemelerin uygulanabilirliği tartışma konusu olmaya devam ediyor.
Bu değişiklikler, Türkiye’nin şehircilik politikalarında yeni bir dönemin başlangıcı olabilir. Ancak, bu düzenlemelerin pratikte nasıl bir etki yaratacağını zaman gösterecek.
Yorumlar (0)