Özellikle çocuklarda sıkça görülen "yürüyen zatürre", sıradan bir soğuk algınlığı gibi başlayıp, hafif seyretmesiyle aldatıcı bir hastalık. Tıbbi adıyla "atipik zatürre" olarak bilinen bu enfeksiyon, klasik zatürreye göre daha hafif belirtiler gösteriyor. Hastalar, gündelik hayatlarına devam edebildikleri için hastalığın ciddiyeti bazen göz ardı edilebiliyor. Ancak bu durum sizi yanıltmasın, yürüyen zatürre hızlı bulaşır ve dikkat edilmezse ilerleyebilir.
Mycoplasma pneumoniae isimli bakterinin neden olduğu bu enfeksiyon bazen virüslerden de kaynaklanabilir. Hastalığın "yürüyen" olarak adlandırılmasının sebebi ise kişinin yatağa düşmeden yaşamını sürdürebilmesidir. Ancak bu hafif tablo, hastalığı hafife almak için bir neden değildir.
Yürüyen zatürrede belirtiler çoğunlukla hafif başlar ve zamanla kendini gösterir. İşte sık görülen belirtiler:
Hafif ateş ve titreme
Israrcı, kuru öksürük
Boğaz ağrısı ve baş ağrısı
Hafif göğüs ağrısı
Kas ve eklem ağrıları
Soğuk algınlığı veya grip sandığınız bu belirtiler geçmezse dikkat! Özellikle uzayan öksürük ve yorgunluk, yürüyen zatürrenin habercisi olabilir.
Yürüyen zatürre, öksürme, hapşırma veya konuşma sırasında yayılan mikroskobik damlacıklarla kolayca bulaşır. Özellikle:
Okullar
İş yerleri
Toplu taşıma araçları gibi kapalı ve kalabalık alanlarda risk çok daha yüksektir.
Yürüyen zatürre genellikle antibiyotiklerle tedavi edilir. Ancak teşhis ne kadar erken yapılırsa, tedavi süresi o kadar kısa olur. Doktor kontrolünde alınacak ilaçlar ve bol dinlenme, hastalığın komplikasyonlarını önler. Kendi başınıza ilaç kullanmayın, mutlaka doktorunuza danışın!
Yürüyen zatürreden korunmanın yolu, aslında basit ama etkili adımlardan geçiyor:
1. Ellerinizi Yıkayın: 20 saniye boyunca sabun ve suyla yıkamak, enfeksiyonların yayılmasını ciddi oranda azaltır. Sabun yoksa, alkol bazlı dezenfektan kullanmayı ihmal etmeyin.
2. Maske Kullanmayı Alışkanlık Haline Getirin: Özellikle kalabalık ortamlarda maske takarak solunum yoluyla bulaşan mikroplardan korunun.
3. Öksürük ve Hapşırık Adabı: Öksürürken mendil kullanın ya da dirseğinizin iç kısmına hapşırın. Bu basit önlem, çevrenizdekileri korur.
4. Bağışıklığınızı Güçlendirin: Dengeli beslenme, vitaminler ve düzenli uyku bağışıklık sistemini güçlendirir. Sebze, meyve ve protein açısından zengin bir diyetle vücudunuzu destekleyin.
Yorumlar (0)