22. Ulusal Turizm Kongresine, MAKÜ Ev Sahipliği Yaptı

Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu ile Yeşilova İsmail Akın Meslek Yüksekokulu tarafından MAKÜ ev sahipliğinde 22. Ulusal Turizm Kongresi düzenlendi.

Ana teması “Spor Turizmi” olan kongre 27-29 Ekim tarihlerinde Lavanta Tepesi Otelde gerçekleştirildi. Kongrenin açılış oturumuna Burdur Belediyesi Başkan Yardımcısı Hasan Duygulu, Kayseri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kurtuluş Karamustafa, MAKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Durmuş Acar, Bucak İşletme Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ömer Tekşen, İl Kültür ve Turizm Müdürü Abdullah Kılıç, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan kongre Türk Müziği Devlet Konservatuvarı Müzik Bölümü öğrencilerinin Teke Yöresi halk ezgileri müzik dinletisi ile devam etti. Kongrenin açılış konuşmasını Kongre Yürütme Kurulu Başkanı MAKÜ Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Murat Yeşiltaş yaptı.

Prof. Dr. Yeşiltaş konuşmasında kongre hakkında bilgiler verdi. 22. Ulusal Turizm Kongresine ev sahipliği yapmaktan memnuniyet duyduklarını dile getiren Prof. Dr. Yeşiltaş, “Bilindiği üzere, Ulusal Turizm Kongresi Kovid-19 salgını nedeniyle bir yıl gerçekleştirilememiş, 2021 yılında ise çevrimiçi olarak düzenlenmiştir. 2022 yılında Kongre Danışma Kurulunun kararıyla üniversitemizde yüz yüze yapılması planlanan kongrenin ana teması “Spor Turizmi” olarak belirlenmiştir. Spor turizmi, turizm endüstrisi içinde en fazla büyüyen ve dikkat çeken turizm türlerinden bir tanesidir. Ayrıca, günümüzde temel seyahat amacının spor turizmi olup olmamasına bağlı olmaksızın, turistik seyahatlerde spor aktivitelerinin temel turistik faaliyetler arasında yer aldığı görülmektedir. Destinasyon yönetim ve seyahat aracıları bu duruma kayıtsız kalmayarak farklı sportif faaliyetleri turistlerin kullanımına sunmaya çalışmaktadır. Spor turizmi, ekonomik ve sosyal fayda sağlayan, destinasyonun gelişmesine ve markalaşmasına katkı sunan önemli bir turizm türü olarak karşımıza çıkmaktadır. Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi ailesi olarak gerek turizm endüstrisine hizmet eden sivil toplum kuruluşlarının ve profesyonellerin, gerekse alanda çalışmalar yürüten bilim insanlarının bir araya geleceği Ulusal Turizm Kongresi’ni düzenliyor olmanın heyecanını yaşıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Daha sonra 22. Ulusal Turizm Kongresi Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ahmet Aktaş da bir konuşma yaptı. Prof. Dr. Aktaş konuşmasında Kongre Yürütme Kuruluna ve MAKÜ yönetimine teşekkür etti.

Kayseri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kurtuluş Karamustafa da bir konuşma yaptı. Prof. Dr. Karamustafa konuşmasında “Turizmde tüketim deneyimle elde ediliyor. Dünya hızlı bir şekilde küreselleşirken diğer taraftan da insanlar gittikleri bölgelerdeki yerel unsurları da görmek istiyorlar. Dolayısıyla artık küreselleşmenin de etkisiyle ortaya çıkan unsurlardan ziyade daha butik, daha yerel, daha bölgesel deneyimlere açık turizm türlerini arzu ediyorlar. Ekosistem çevre ve doğanın korunmasının önemini çok daha fazla görmüş olduk. Turizmde doğallık. Doğanın sürdürülebilirliğinin sağlanması ön plana çıktı. Türkiye'de neredeyse herkes gastronomi turizmini konuşur hale geldi. Herkes her bölge gastronomiye yönelmeye başladı. Güzel bir şey. Farklı lezzet arayışları, füzyon mutfak, moleküler mutfak ve bununla yerel mutfakların küresel bazda tanıtılması da önem kazanıyor. Dijitalleşme son derece önemli. Binaların tasarımı, şehirlerin tasarımı, eşyanın tasarımı ön plana çıkıyor geleceğe yönelik baktığımızda” sözlerine yer verdi.

MAKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Durmuş Acar da yaptığı konuşmada, “İnsanlar ilk çağlardan başlayarak, din, savaş, fetih, ticaret, göç, merak vb. değişik etkenlere ona bağlı olarak bulundukları mekanlardan farklı mekanlara seyahat etmişlerdir. Bu durum sonraki dönemlerde her sınıftan insanın görme ve öğrenme duygularının artmasına ve bu amaçla seyahatlerini artırmasına neden olmuştur. O halde turizmi şöyle tanımlarsak veya ifade edersek çok yanlış olmaz diye düşünüyorum. Çoğunluğun sandığı gibi sadece turizm, tatil turizmi şeklinde değil, bilinmeyeni bilme, görünmeyeni görme ve öğrenme içgüdüsü ile gerçekleşen kültürel geziler şeklinde ifade etmek de herhalde çok yanlış olmaz diye düşünüyorum. Kişiler bu geziler esnasında eski sanat eserlerini, tarihi yapıları, müzeleri, eski uygarlıklara ait kalıntıları, yerel mimarileri, kütüphaneleri görmekte, yerel lezzetleri tatmakta, festivaller ve fuarlar ile ticari faaliyetlerini geliştirmekte ve tiyatro, sinema, müzik, dans, lisan, eğitim ve edebi çalışmaları görerek farklı kültürleri tanıyarak bilgi ve görgülerini arttırmaktadırlar.” ifadelerine yer verdi.

Burdur’un birçok medeniyete ev sahipliği yaptığını ve MAKÜ’nün de Burdur’un sahip olmuş olduğu değerlerin görünür kılınması için antik kent kazılarına destek verdiğini söyleyen Prof. Dr. Acar, konuşmasının devamında “Ülkemizin üzerinde bulunduğu Anadolu coğrafyası, binlerce yıldır kültürlerin buluşma ve kaynaşma merkezi olagelmiştir. Hititler, Urartular, Galatlar, Likyalılar, Lidyalılar, İyonlar, Helenler, Romalılar, Selçuklular ve Osmanlılar bu topraklarda yaşamış ve var olan insanlık kültürüne sonsuz katkılarda bulunmuşlardır. Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış Anadolu’da yaşayan bu devletlerin bırakmış oldukları kültürel değerlerin izlerini Burdur’da da görebilmekteyiz. Burdur Kibyra, Sagalassos, Kremna, Hacılar vb. çok zengin değerlere sahip olmasına rağmen kültür turizmi açısından istenilen ve arzulanan düzeye gelmemiştir. Dolayısıyla Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi olarak üstlenmiş olduğumuz bölgesel kalkınma misyonu doğrultusunda Burdur’un sahip olduğu bu değerlerin görünür kılınmasını sağlamak için Kibyra ve Kremna antik kentlerinin kazılarının yürütücülüğünü yapıyoruz. Aynı zamanda Sagalassos antik kentinin kazısına destek veriyoruz. Burdur'un sahip olduğu tüm diğer antik kalıntılar için yüzey araştırmaları noktasında ciddi çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Burdur, mağara turizmi, yayla turizmi, kayak turizmi, kültür turizmi, spor turizmi, balon turizmi ve benzeri birçok turizmde de ev sahipliği yapabilecek değerlere ve yetkinliğe sahiptir. Burdur'un kalkınması için bir örnek ya da rol model olmak isteyen üniversitemiz, spor turizmi için uzmanlar gözetiminde bir sporcunun ihtiyaç duyacağı tüm etkinlik ve analizlerinin yapılabileceği modern bir altyapıya ve Burdur’un sahip olduğu ilk 5 yıldızlı otel olan bu Lavanta Tepesi Oteli inşa etmiştir. Ve bu altyapı bu bağlamdaki turizm açısından ilk sonuçlarını vermiş ve bu tesislerde son 2 yılda gerek yurt içinden gerekse yurt dışından güreş, futbol, masa tenisi, basketbol, voleybol, judo, badminton ve ragbi branşlarında olmak üzere tam 78 takım kamp yapmıştır. Bizi sevindiren husus, kamp yapan takımların sporcu, antrenör ve koçların hemen hemen tamamına yakınının bütünleşik böyle bir tesisten çok memnun olmaları ve buna benzer testlerin çok nadir olduğunu ve gelecekte de faaliyetlerinde tekrar bu tesisten yararlanmak isteyeceklerini belirtmeleridir. Bu durum Burdur açısından şunu gösteriyor ki, bu tesisler başka altyapı tesisleri ile desteklenirse, Burdur sahip olduğu doğa şartları gereği çok kısa dönemde dünyanın önemli bir spor kamp eğitim merkezi haline gelebilecektir. Bunun yanı sıra bu yıl Yeşilova’da açılacak olan Lavanta Tepesi Salda Oteliyle birlikte Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ve üniversitemizin birlikte yürüttüğü Burdur İli Eko Turizmde Yeni Rota, Arkeolojik, Kültürel ve Doğal Mirasını Keşfi Eko Turizm Rotası Projesinin uygulamaya geçmesi, Burdur'da eko turizmin gelişmesinin nüvesini oluşturacaktır. Bu bağlamda düzenlenen bu kongrenin gerek ülkemiz turizmine gerekse Burdur’daki spor turizmi noktasında bizlere gelecekte ne yapacağımız noktasında ışık verici nitelikte olmasını diliyorum.” şeklinde konuştu.

Son olarak Burdur Belediyesi Başkan Yardımcısı Hasan Duygulu da bir konuşma yaptı. Duygulu, konuşmasında kongrenin güzel geçmesi için temennilerini iletti.

Konuşmaların ardından “Spor Turizmi Sektör” oturumuna geçildi. Katılımcılar sektör temsilcileri ile görüşerek fikir alışverişinde bulundular.

28 oturum, 1 eğitim, 1 doktora kolokyumu ve genel değerlendirme oturumu şeklinde gerçekleştirilen kongrede Sagalassos Antik Kenti ve Salda Gölü Gezisi de düzenlenecek. Kongre 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Özel Resepsiyonu ve Gala Yemeği ile son bulacak.