Çirkin kral İlyas Salman vasiyeti ne,ilyas Salman Ateist mi ,

İlyas Salman nasıl gömülmek istedi.Kemal Sunal Hakkında ne dedi. İlyas Salman kimdir. Arguvan ilçesi Asar mahallesi nüfusuna kayıtlıdır. Uzun yıllardır oynadığı Kürt tiplemeleri nedeniyle Kürt olarak kabul edilmiş ve bunu açıkça yazanlar da olmuştur. Ancak 2007 yılında kendi yazısında ve kitabında Alevi Türkmen bir aileden gelen bir ateist olduğunu belirtti. Malatya Turan Emeksiz Lisesi'nden mezun oldu.

İlyas Salman vasiyetini açıkladı
Şarkılarla, türkülerle, sazlarla bir dağ başına gömün

Yeşilçam'da sayısız filme emek vermiş olan usta oyuncu İlyas Salman, bir süredir sağlık problemleriyle uğraşıyor. Posta Gazetesi'nden Alev Gürsoy Cimin'e röportaj veren İlyas Salman, Kemal Sunal'a olan sevgisini ve vefat etmesinin yaşattığı üzüntüyü dile getiriyor.

Son dönemde sağlık sorunlarıyla boğuşan İlyas Salman (74), "Yeşilçam'da yitip gidenlerden en çok kimi özlüyorsunuz?” sorusunu "Kemalimi (Sunal)… Yokluğu benden 10 yıl aldı. Yokluğunda gerçekten çok acı çekiyorum" diye cevaplıyor. Kendisini 'İkinci Çirkin Kral' olarak nitelendiren Salman, "60 yıl bu milleti güldürdüm. Arkamdan kimse yas tutmasın, sazlı sözlü türkülü anılmak istiyorum" diyor.

Son dönemde sağlık sorunlarıyla boğuşan İlsay Salman "Her gün kendime hastalık uyduruyorum. Kanserin her türlüsünü geçirdim. Bir tek rahim kanseri olmadım. O da kadın olmadığım için. Rahmim olsa onu da olurdum" dedi. Bizim aracılığımızla vasiyetini de açıkladı: "Kimse ağlamasın. Şarkılarla, türkülerle, sazlarla bir dağ başına gömün. Halaylar çekin."

KEMAL SUNAL ÇOK GÜZEL ADAMDI

Kemal Sunal ile aranız nasıldı?

Çok yakın dostumdu. İki filmde oynadık beraber. ‘Çöpçüler Kralı’, ‘Kibar Feyzo’ çok özeldir. ‘Hemşo’ derdi bana. Hatay Reyhanlı’da bir otelde kaldık beraber. Set biter, iskeleye masa kurardık. Sonra Kemal’in odaya geçer orada da sohbete devam ederdik. Çok güzel adamdı. İki Malatyalı yan yana gelince sohbet bitmezdi.

En çok kimi özlüyorsunuz gidenlerden?

Kemal’imi. Yokluğu benden 10 yıl aldı. Yokluğunda gerçekten çok acı çekiyorum. Eşi Gül ve oğlu Ali ile her daim görüşüyoruz. Hatta Ali’yi çok kızdırıyorum. ‘Şu sulu sepken oyunlarda oynama’ diyorum.

Sizlerin dönemi ne kadar acılıymış. Hiç şahit oldunuz mu dostlarınızın acısına?

Hem de nasıl! Mesela can dostum Adile Naşit. ‘Adile Anne’ derdim ben ona, annem gibiydi. 16 yaşında bir oğlu vardı. Adı da Ahmet’ti. Onu kaybetti. Ve o sırada kendisi İzmir’e gitmişti turneye. Orada kaybetti. Üzerini başını yırtarak havalimanına koşmuş. İçim parçalanır hep. Oğlunun ölüm haberini alması onu yıktı. Kafayı oynatacaktı neredeyse. Turneye gidince Ayşen Gruda ve Adile Naşit ile aynı odada kalırdık. Çünkü ben kalbimden korktuğum için tek kalamazdım. Beni hiç erkek gibi görüp çekinmezlerdi. Çünkü ben onların evlatları gibiydim. Birlikte oturur sabahlara kadar kayıplarımıza ağlardık. Ben kardeşime, Adile Ana oğluna ağlardı. Bana ‘İkinci çirkin kral’ derlerdi. Yılmaz Güney’den sonra.
Posta gazetesi 

İlyas SalmanKemal SunalTürkiye

Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.