Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) ve Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı (BAGEV) Yönetim Kurulu Başkanı Davut Çetin, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan 2020 2. Çeyrek (Nisan-Haziran dönemi) Gayrisafi Yurtiçi Hasıla verilerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. TÜİK verilerine dayalı olarak yaptıkları hesaplamalara göre Türkiye ekonomisinin 3. çeyrekte büyüyeceğini ancak Antalya’da turizm kaynaklı daralmanın devam edeceğini öngördüklerini vurgulayan Başkan Çetin, desteklerin il ve sektör bazında farklılaşması gerektiğini belirterek “Antalya için kredi, vergi ve istihdam desteklerinin 2021 yılının sonuna kadar sürdürülmesi gerekiyor” dedi.
Başkan Çetin, Türkiye ekonomisi 2. Çeyrek büyüme verilerine ilişkin yaptığı yazılı açıklamada şunları kaydetti:
“TÜİK GSYH verilerine göre Türkiye ekonomisi bu yılın ikinci çeyreğinde %9.9 daralmıştır.
En büyük daralma hizmetler sektöründe
Daralma oranı hizmetler (ticaret, turizm vb.) sektöründe %25, sanayi sektöründe %16.5, inşaat sektöründe %2.7, mesleki hizmetler (hukuk, muhasebe, mühendislik vb.) %16.5, kamu, sağlık, eğitim %2.4, diğer hizmetlerde %18 olarak gerçekleşmiştir.
Tarım sektöründe %4, bilgi-iletişim sektöründe %11, finans sektöründe %27.8, gayrimenkul gelirlerinde %1.7 büyüme kaydedilmiştir.
Revize edilmiş rakamlara göre ekonomimiz 2019 yılı ikinci çeyreğinde %1.7 oranında daraldığı için %9.9 daralmada baz etkisi olduğu dikkate alınmalıdır. İkinci çeyrekte OECD ortalama daralması %9.8, AB ekonomisinde toplam daralma %11.7 Almanya ekonomisinde daralma %9.7, ABD ekonomisinde daralma %9.1’dir. Türkiye ekonomisi baz etkisine rağmen OECD ve AB ortalamasına benzer bir küçülmeyle karşı karşıya kalmıştır.
Hanehalkı tüketimi reel olarak %8,6 küçüldü
İkinci çeyrekte hanehalkı tüketiminin reel olarak %8.6 küçüldüğü, ancak asıl etkinin ihracattaki %35.3 düşüşten kaynaklandığı görülmektedir. TUİK verilerine göre yatırımlarda düşüş yine 2019 baz etkisi katkısıyla %6.1 oranıyla sınırlı kalmış, kamu harcamaları büyümeye reel olarak katkı sağlamamıştır.
Kredi ağırlıklı destekler çok daha sert küçülmeyi önledi
Covid-19 pandemisi bütün dünya gibi Türkiye ekonomisinde de beklenen bir küçülmeye neden olmuştur. Kredi destekleriyle ekonomide üçüncü çeyrekte güçlü bir büyüme gerçekleşse de bunun dördüncü çeyrekte devam edemeyeceği, yıllık büyümenin negatif kalabileceği anlaşılmaktadır. Kredi ve istihdam destekleri ekonomide çok daha sert bir küçülmeyi önlemiştir, bununla birlikte kredi ağırlıklı desteklerin baz etkisine rağmen ekonomide ABD ve Almanya’dan farklı bir performansa yetmediği açıktır. Bu ülkelerde doğrudan gelir destekleri ve vergi indirimleriyle sağlanan desteklerin etkili olduğu görülmektedir.
Güven artırıcı reformları içeren yeni bir ekonomik program gerekli
Türkiye ekonomisinde pandemi dışında, döviz kurunda artış, vergi artışları ve belirsizlikler ekonominin büyüme potansiyelinin daha fazla zayıflamasına neden olmaktadır. Bu nedenle belirsizlikleri azaltarak güven artıracak, vergi reformu gibi reformları da içeren yeni bir ekonomik program açıklanmasını gerekli görüyorum.
Antalya ekonomisinde ikinci çeyrek küçülmesi %28’e yakın
Büyüme verileri çerçevesinde Antalya ekonomisindeki duruma da bir kez daha dikkat çekmek istiyorum. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası olarak Antalya ölçeğinde de olsa ekonomideki bu durumu Mayıs ayında açıkladığımız rapor çalışmasıyla tespit etmiştik. TUİK verilerine göre konaklama ve yiyecek hizmetleri sektörlerinin Türkiye GSYH’sı içindeki payı 2019’da %3.4 olmuştur. Bu nedenle turizm gelirlerindeki kaybın GSYH etkisi düşük kalmaktadır. Oysa konaklama ve yiyecek hizmetleri sektörünün Antalya GSH’sı içindeki payı %25’e yakındır. Dolayısıyla ikinci çeyrekte Antalya ekonomisinde küçülmenin %28’e yaklaşacağı tahmin edilmektedir. Türkiye ekonomisi üçüncü çeyrekte büyümeye geçecek, ancak Antalya ekonomisinde turizm kaynaklı daralma devam edecektir. Başta istihdam verisi olmak üzere bütün güncel ekonomik veriler öngörülerimizi doğrulamaktadır.
Yatırım ve büyüme kapasitesinin zayıflamaması için destekler il ve sektör bazında ele alınmalı
Pandemi dışında ekonomiye ilave yük getiren faktör, ihracat ve turizm döviz gelirlerindeki düşüş ve diğer nedenlerle döviz kurundaki yükselişin neden olduğu maliyet artışları ve refah kaybıdır. Türkiye ekonomisinin 2021 yılında da turizmin sağlayacağı döviz gelirine ihtiyacı artarak devam edecektir.
Bu çerçevede, pandemi etkilerinin azaltılması ve Türkiye ekonomisinin uzun vadede yatırım ve büyüme kapasitesinin zayıflamaması için ekonomik desteklerin daha detaylı çalışılarak il ve sektör bazında seçici olarak verilmesi ve Antalya için kredi, vergi ve istihdam desteklerinin 2021 yılının sonuna kadar sürdürülmesi gerektiğini bir kez daha tekrarlamak istiyorum.”
Yorumlar (0)