Yaz aylarının en sıcak dönemi yaşanırken uzmanlar, diyabet hastalarının sıcaklardan olumsuz etkilenebileceğine dikkat çekerek uyarılarda bulundu.
Yaz aylarının en sıcak dönemini geçirdiğimiz bu günlerde, sağlıklı bireyler dahi metabolik olarak zorlanmakta iken, diyabet hastaları için çok daha ciddi sağlık sorunları ortaya çıkabilmektedir. Medical Point Gaziantep Hastanesi İç Hastalıkları (Dahiliye) Uzm. Dr. Mehmet Çakır, ani sıcaklık artışlarının, vücutta enerji tüketiminin artmasına, kan şekerinde ani yükselmelere veya kan şekerinin aniden düşmesi gibi bir takım düzensizliklere sebep olduğuna dikkat çekerek bilgilendirmelerde bulundu.
Aşırı sıcaklık artışlarında kan şekerindeki ani iniş ve çıkışların, diyabetli bireylerde nefropati dediğimiz böbrek hasarını hızlandırdığını belirten İç Hastalıkları (Dahiliye) Uzm. Dr. Mehmet Çakır, “Aşırı terleme nedeniyle ortaya çıkan sıvı kaybı ve elektrolit dengesizlikleri böbrek hasarını artırır. Diyabet hastalarının böbrek fonksiyonlarının korunması için, kan şekerinin dengede tutulması ve vücuttaki sıvı miktarının da dengede olması gerekir. Aşırı sıcaklar nedeniyle diyabet hastalarında akut böbrek yetmezliği tablosu da bu günlerde daha sık karşımıza çıkmaktadır. Bu durumdan korunmak için diyabet hastalarının yeterli sıvı aldığından emin olunması gereklidir. Direkt güneş ışığına maruz kalmamak ve gün içinde bol sıvı almak çok önemlidir. Sıcak havaların getirdiği düzensizlikler nedeniyle kan şekerinin her zamanki seviyesinden daha yüksek veya daha düşük seyretmesi, hastaların ilaç ve insülin tedavisinin yeniden düzenlenmesini gerektirir. Hastanın mevcut durumuna göre tedavi planının yeniden yapılandırılması ve böbrek fonksiyonlarının yakın takip edilmesi gereklidir. Ayrıca insülin kullanan hastaların insülin kalemlerinin buzdolabında uygun ısıda tutulması tedavi başarısı için oldukça önemlidir. Uzun yaz günleri nedeniyle öğünler arası geçen zamanın uzun olması hipoglisemi dediğimiz tehlike arz eden kan şekeri düşüklüğüne sebep olabilir, uzun açlık sürelerinden de kaçınmak gereklidir” diye konuştu. İHA
Denizli Büyükşehir Belediyesi, TİP-1 diyabet hastası çocukların yaşam konforunu artırmak ve ailelere destek sağlamak amacıyla önemli bir adım attı. Detaylar haberimizde...
Diyabetin etkilediği organlar arasında yer alan gözün tedavi yöntemlerini anlatan anlatan Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Özge Güngör Akkuş, “Muayenedeki sıklığını gözdeki durumuna, şekerin ne kadar süredir mevcut olduğuna, şekerin düzenli olup olmadığına, TIP1 diyabet olduğuna, hastanın yaşına göre birçok faktöre bağlı olarak tedavilerimize devam ediyoruz” dedi. Detaylar haberimizde..
14 Kasım Dünya Diyabet Günü dolayısıyla diyabetle ilgili uyarılarda bulunan ALKÜ Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şakir Özgür Keşkek, “Tüm hastalıklar gibi diyabetin erken tanısı ve etkin bir şekilde tedavi edilmesi, bunun için hastaların sık aralıklarla kontrol edilmesi çok önemli” dedi.
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Gökhan Yazıcıoğlu, “Sinsi bir şekilde ilerleyen diyabet iyi kontrol edilmediğinde; özellikle kalp, böbrek, ayak ve gözler için ciddi bir tehdide dönüşebilir” dedi.
Obezitenin, vücutta fazla yağ depolanmasıyla karakterize, kronik, ilerleyici ve tekrarlayıcı bir endokrin bozukluğu olduğunu belirten Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Hakan Düğer, “Obezite, sadece kalori alımı ile ilişkili bir dengesizlik olmayıp, hormonal mekanizmaların, sitokinlerin, yaşam tarzı vb. birçok faktörün etkisi ile birlikte ortaya çıkan bir sonuç olarak görülmelidir.
Son yıllarda görülme sıklığı hızla artan diyabet önemli bir halk sağlığı sorunu olarak karşımıza çıkıyor. Detaylar haberimizde..
Yorumlar (0)