Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.
Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilâl!
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celâl?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helâl…
Hakkadır Hakk’a tapan, milletimin istiklâl…
Bugünkü konum İstiklâl Marşı ve Marşın Yazarı Mehmed Akif olunca bende yazıma İstiklâl Marşımızın 2 kıtası ile başlamak istedim. Çünkü Marşın tamamını köşeme aktarsam hem yerim dar gelir hem de yenim!
Şöyle ki; ilgilenenlerin bilecekleri gibi, 12 Mart tarihi İstiklâl Marşı’nın TBMM tarafından kabul edilişinin 103. yıldönümü ve Mehmed Akif Ersoy’u anma günü… O nedenle ben daha yazımın başında Kurtuluş Savaşımızın ve bağımsızlığımızın simgesi, sesi ve nefesi durumunda olan İstiklâl Marşımızın Yazarı ve İlimizin ilk Milletvekili olan Mehmed Akif Ersoy’u rahmet, minnet ve şükranla anıyor, şimdi de İstiklâl Marşımız ve Mehmed Akif’imiz hakkındaki diğer görüş ve düşüncelerime geçmek istiyorum:
Her Müslüman Türk evlâdı gibi, ben de anlam yüklü İstiklâl Marşımızı da Mehmed Akif’imizi de hiç unutmuyor, ‘Mehmed Akif’ denince aklıma İstiklâl Marşı, ‘İstiklâl Marşı’ denince de merhum Mehmed Akif geliyor ve bu iki değerimizde biri aklıma geldiğinde ve bilhassa İstiklâl Marşı okunduğunda tüylerim diken diken oluyor! Çünkü rahmetli babam benim ismimi ‘Tâceddin Dergâhı’ndan esinlenerek verdiği ve benim köşemin adı da ‘Tâceddin Dergâhı’ olduğu gibi, bendeniz de -24-25 yaşında ilk evladına kavuşmuş ve ismini Mehmed Akif koymuş bir Akif babayım.
Kısaca, İstiklâl Marşı bizim asil ve necip milletimizin bağımsızlık aşkının, imkansızlıklar içinde ve en zor zamanda gösterdiği sınırsız cesaretin, azim ve fedâkarlıkla verdiği mücadelesinin sembolü; Mehmed Akif Ersoy da bu savaşın mânevî mîmarlarından ve baş kahramanlarındandır… O nedenle İstiklâl Marşı da Mehmed Akif de çok iyi anlaşılmalı ve anlamayanlara anlatılmalı!
Dönemin en güçlü, en sömürgeci ve en yayılmacı devletleri bir araya gelerek ve ülkemize saldırarak önce parçalamak, sonra da yok etmek için Cennet misali vatanımızı, güzel yurdumuzu ellerine geçirmeye çalıştılar. Ancak Mehmet Akif’in de dediği gibi, bayraklarımızı indirmek ve ezanlarımızı dindirmek mümkün değildi ve öyle de oldu elhamdülillah!
Yani îman ve inanç âbidesi olan necip milletimiz için vatan, dolayısıyla da din îman her şeyden üstün olduğu veya önde geldiği için bu girişime şiddetle karşı çıktı ve istilâcıların, sömürgecilerin ve yayılmacıların hevesleri kursaklarından bıraktı!
Ve Milletimiz şöyle haykırdı her noktadan, her cepheden,
Hâsılı; Kurtuluş Savaşı öyle sıradan bir savaş olmadığı gibi, İstiklâl Marşı da sıra dışı bir Şiirdir, anlam yüklü bir Marştır ki, Mehmed Akif Merhum “Allah (c.c) bu millete bir daha İstiklâl Marşı yazdırmasın” diyerek İstiklâlin kolay kazanılmadığı gibi Marşın yazımının da kolay olmadığını vurgular!
Ve Mehmed Akif, İstiklâl Marşında Kurtuluş Savaşının mutlaka Milletimizin ve ülkemizin lehine kazanılacağına olan inancı-imanı camilerde yaptığı vaazlarda ve Anadolu’nun çeşitli yerlerinde yaptığı ektili konuşmaları milletimize ve askerimize büyük moral kaynağı olmuştur…
Velhâsıl, benim bu yazdıklarım ve yazacaklarımı hemen her okurum mutlaka bir yerlerden duymuş veya okumuştur. Ancak bizler devrimizin yaşayan insanları olarak atalarımızın milli mîrasını savunuyor, geleceğimizin ulusal kavgasını veriyoruz. Geçmişte ve birçok bölge ve noktada destanlar yazan atalarımız, kimi şehid, kimi gazi olarak, yani ceddimiz cepheden cepheye koşarak ve yıllarca evine yerine, çoluğuna çocuğuna dönmeyip savaşarak bize bu cennet misali vatanı emanet etti. O nedenle bu emânete ‘ölümüne’ sahip çıkmak bizim boynumuzun borcudur! Onun için, Kurtuluş Savaşını kazanan asil ve necip milletimiz fedai can ederek bize bu vatanı tertemiz bırakmış, bize de kanımızın son damlasına kadar sahip çıkmak düşer, yakışır ve yaraşır!
Velhâsıl-ı kelâm; İstiklâl Marşımızın iki ayağı vardır! Birinci ayağı, inançlı imanlı ve kararlı milletimiz ile kahraman askerlerimiz, ikinci ayağı ise Mehmed Akif gibi vatan şairimiz ve Mustafa Kemal gibi Komutanlarımızdır. O nedenle, M. Kemal’i, İstiklâl Marşı’nı ve M. Akif’i yeterince anlamak için önce Müslüman Milletimizi ve Milletimizin maddi manevi değerlerini tanımak ve anlamak gerekir…
Yani bize düşen, Milli Marşımızın kahramanlarını ve Yazarını vesîle ederek Marşın ifâde ettiği millî ruhu, mânevi havayı ve ulusal dayanışmayı; teknoloji bağımlısı, hatta hastası olma yolunda dev adımlarla ilerleyen çocuklarımıza ve gençlerimize anlatmaktır. Ve bu yıl İstiklal Marşımızın TBMM’ce kabul edilişinin 103. Yıldönümünü kutlayacak, dolayısıyla da Marşın Yazarı Mehmed Akif Ersoy’u rahmet ve minnetle anacağız inşaAllah… Ancak sadece anmak yetmez, Akif’i de İstiklal Marşının ruhunu da önce nefsimize, sonra da neslimize iyi anlatmak gerekir’ diyor, herkese saygılar sunuyorum.
KÖTÜLERİN ZULMÜ DEĞİL, İYİLERİN SESZİZLİĞİ
İNSANI KORKUTUR
NE HARÂBÎ NE HARABÂTİYİM. KÖKÜ MAZİDE
OLAN ÂTİYİM…
‘ÂSIM’IN NESLİ’ DİYORDUM YA… NESİLMİŞ GERÇEK
İŞTE ÇİĞNETMEDİ NÂMUSUNU ÇİĞ-NET-ME-YE-CEK!
GİRMEDEN TEFRİKA BİR MİLLETE, DÜŞMAN GİREMEZ
TOPLU VURDUKÇA YÜREKLER, ONU TOP SİNDİREMEZ
SAHİPSİZ BİR VATANIN BATMASI HAKTIR, SEN SAHİP
ÇIKARSAN, BU VATAN BATMAYACAKTIR…
BİR BAKSANA GÖKLER UYANIK, YER UYANIKTIR
DÜNYA UYANIKKEN UYUMAK MASKARALIKTIR!
ZANNETME Kİ ECDADIN ASIRLARCA UYUDU,
NEREDEN BULACAKTIN O ZAMAN ELDEKİ YURDU!
Mehmed Akif Ersoy
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Küçük bir bypass yeli, bizi büyük bir şehre savurdu' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Sevgili okurlarımdan, '2-3 haftalığına' izin istiyorum' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Hem evlenenlerin sayısı hem de nüfusumuz azalıyor' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bahçeli, 'Sana söylüyorum kızım gelinim sen anla...' dedi!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'BM'nin yaşı 80, gramı ise 80 kuruş' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bedeni açarak medeni olunamayacağı gibi; soyunarak da çağdaş olunamaz!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Yavuz Savcı, yenidoğan çetesini bastırmış!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Deniz ateş alır mı? almaz! Ya alacak olur n'olur? Onu da bekleyip göreceğiz!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'İmam Hatipliler'in haftaları kutlu tüm İmam Hatipliler mutlu olsun!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş 'Mülakat olmalı ama torpil olmamalı!' adlı köşe yazısı... Devamı
Yorumlar (0)