Adına şiir mi yoksa türkü veya şarkı sözü mü desem ne desem bilmiyorum, ama bizim ‘’Kahve Yemen’den gelir, bülbül çemenden gelir…’’ diye bir dörtlüğümüz var… Bu da içtiğimiz kahvelerin Yemen kökenli olduğunu gösterir… Hattâ eskilerin her gün ve her yerde içtikleri kahveleri, çayın icadı, kolalı içeceklerle birlikte ithal kahvelerin en küçük bakkaldan tutun, süper marketlere, AVM’lere varıncaya kadar hemen heryerde alınıp satılan ve adı kahvehane ve kıraathane olan ama ismiyle mütenasip işlerden uzak kalan ticarethaneler de su yerine içilen yabancı ülke üretimi olan sözde kahveler pahalı oldukları gibi, sağlık açısından da son derece zararlı oldukları biliniyor! Ancak janjanlı ambalajları ve gösterişli reklâmları nedeniyle câzip hale getirilen neskafeler ve saireler; insan sağlığına zarar vermediği gibi, faydalı bile olan Türk kahvesini yeni nesil’e unutturdu, ‘Z kuşağı’ denen nesil ise hiç bilmiyor maalesef!
Kahve konusunda Isparta’nın genç girişimcilerinden Hesnarose Gül Ürünleri Yönetim Kurulu Başkanı Cemil Said Demirdöğmez, bir Gazeteye yaptığı açıklama da “Hesnarose ürettiği Gül Kahvesi ve Lâvanta Kahvesi ile Türkiye de bir ilke imza attı. Tamamen bitkisel ve organik olan ürünlerimiz çok beğenildi. Kahvecilik sektöründe açtığımız çığırla ileriye doğru gidince geleneksel ürünlerimiz ve lezzetimiz olan Türk kahvesinin de en iyi hâlini milletimize sunmaya başladık. Gül ürünleri, Gül Kahvesi, Lâvanta Kahvesi ve Türk Kahvesi ile dünyaya açılmayı hedefliyoruz… Tamamını yerli ve milli sanayi ile ürettiğimiz ürünlerimizin ülkemiz de olduğu gibi dünyada da büyük ilgi ile karşılaşacağını düşünüyor ve öngörüyoruz. Ürünlerimizin ihrâcatını yapabilmek için gerekli başvurularımızı yaptık. Tamamen bizim üretimimiz olan Gül ve Lâvanta Kahvesi dünyaya ‘Türkiye’nin ürünü’ olarak tanıtılacak olması bizleri çok heyecanlandırıyor… Türk Kahvesinde yaptığımız araştırmalar ile sunduğumuz eşsiz lezzeti başka ürünler üzerinde yapıyoruz. Araştırdığımız her alanda doğal malzemeler ile ürün çeşitliliğimizi artırarak sunacağımıza teminat veriyoruz. Hesnarose ile başta Isparta’ya sonra ülkemize katkıda bulunuyor olmak bize hem gurur veriyor hem heyecan…” demiş.
Müşterilerine kaliteli ürün sunmak amacıyla araştırmaya ve geliştirmeye (AR-GE) büyük önem verdiklerini ve araştırmacı ve geliştirmeci bir firma olduklarını hatırlatan ve disiplin ile özveriyi ön palan da tutarak yola çıktıklarının altını çizen Cemil Said Demirdöğmez, “Ürünlerimizi özenle hazırlayarak müşterilerimize sunuyoruz. Hesnarose olarak tamamen doğal ürünlerimizle milletimize hasret kaldığı samimiyeti evlerine getiriyoruz. Son olarak geleneksel içeceğimiz olan Türk Kahvesinin en lezzetli hâlini sunmak için büyük araştırma ve geliştirmelerimizin verdiği netice sonucunda öğütülmüş Hesnarose Kahvesi’ni içilmeye hazır hâle getirdik. Ve Hesnarose Türk Kahvesi, kahve sektöründe yeni bir sayfa açacak inşaAllah…” demiş…
Bugüne kadar yerli ve millî olan ve yenilip içilmesi, giyinilip kuşanılması, artı kullanılması caiz olan her şey benim tercihim olmuştur, bundan sonra da öyle olacaktır… Yani ben şahsen çok zorunlu olmadıkça veya çaresiz kalmadıkça yabancı menşeli veya gâvur üretimli hiçbir şeye para vermem. Ki, hele hele Türk kahvesi gibi bir kahve dururken ne idüğü belirsiz bilmem ne kafelerini ve meyve sularını nâdiren içtiğim olsa da hiç para vererek satın almam. Amma velâkin yerli ve gerçek bir kahveyi de hiç geri çevirmem ki; çoğu zaman bir esnaf dostumun dükkânında ve kendi elleriyle özene bezene yaptığı ve büyük bir nezâketle ikram ettiği temiz ve leziz Türk Kahvesini büyük bir keyifle içerim!
Ancak, günümüz insanının iğneden ipliğe hemen her şeyin Avrupalısını tercih ettiği bir devirde Ispartalı ve genç bir hemşerimiz-girişimcimiz çıkmış, araştırmış, incelemiş hattâ biraz da geliştirmiş ve Gül Kahvesi ile birlikte Lâvanta Kahvesi adı altında iki Türk kahvesi-yerli kahve üretmiş… Ve bu ürününün tuttuğunu ifade ederek memnuniyetini dile getirmiş.
Isparta gibi küçük bir Anadolu İlinden gencecik bir girişimci çıkıyor kimsenin aklına hayaline getirmediği iki ürünün kahvesini üretiyor ve bu ürettikleri ürün konusunda oldukça iddialı konuşuyor… O nedenle ben ‘Ülkemiz de Cemil Said Demirdöğmez’lerin sayıları çoğaltılmalı ve bu girişimcilerin, araştırmacıların, hattâ mûcitlerin çalışmaları her bakımdan desteklenmeli!’ diyorum.
Bugün evlerimizi yerlerimizi, sokak ve caddelerimizi aydınlatan, olduğu yerleri gündüze çeviren, yani aydınlatma teknolojisine çok büyük katkı sağlayan ampulü Humphry Davy adında bir ecnebinin îcat etmiş, Thomas Edison adlı bir başka ecnebînin de geliştirmiş olduğu bir aydınlatma aracıdır… Ki, ampulü 35 bin deneyden sonra icat eden mucitlere ’34 bin 999 deneyiniz boşa gitti’ denildiğinde, “Varsın olsun! Biz 34 bin 999 yoldan ampulün bulunamayacağını öğrendik…’’ şeklinde konuşarak herhangi bir şeyi keşfetmenin veya icat etmenin her şeye değeceğine dikkât çekmişler…
Bendeniz de Ispartalı hemşerimiz Cemil Said Demirdöğmez’in yeni keşfettiği ve geliştirdiği Gül ve Lâvanta Kahvesi’ni kaç deneyim sonunda keşfettiğini veya geliştirdiğini bilmiyorum, ama denemesinin her türlü takdirin üstünde bulduğumu belirtmek istiyor ve kendisinin madden de mânen de desteklenmesi gerektiğine inanıyor, herkese ‘Hesnorose îcatlı, Gül ve Lâvanta Kahveli, artı bol âfiyetli’ saygılar sunuyorum.
İNSAN TAKLİT İÇİN DEĞİL, KEŞFETMEK İÇİN VARDIR
Ali Suad
BAŞKA BİR ARAYIŞI OLMAYANIN BAŞKA
BİR BULUŞU DA OLMAYACAKTIR. BİR ŞEYLERİ
KEŞFETMEK, ONLARI KEŞFETMEYİ ARZULAMAK
SAYESİNDE MÜMKÜNDÜR… Muhammed Bozdağ
YENİ BİR YEMEĞİN BULUŞU İNSANI, YENİ
BİR YILDIZIN BULUŞUNDAN ÇOK DAHA
FAZLA SEVİNDİRİR. Brillat Savarin
KIYIYI GÖZDEN KAYBETMEYE CESARAT
EDEMEYİNCE İNSAN, OKYANUS KEŞFEDEMEZ
Andre Gide
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Küçük bir bypass yeli, bizi büyük bir şehre savurdu' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Sevgili okurlarımdan, '2-3 haftalığına' izin istiyorum' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Hem evlenenlerin sayısı hem de nüfusumuz azalıyor' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bahçeli, 'Sana söylüyorum kızım gelinim sen anla...' dedi!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'BM'nin yaşı 80, gramı ise 80 kuruş' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bedeni açarak medeni olunamayacağı gibi; soyunarak da çağdaş olunamaz!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Yavuz Savcı, yenidoğan çetesini bastırmış!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Deniz ateş alır mı? almaz! Ya alacak olur n'olur? Onu da bekleyip göreceğiz!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'İmam Hatipliler'in haftaları kutlu tüm İmam Hatipliler mutlu olsun!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş 'Mülakat olmalı ama torpil olmamalı!' adlı köşe yazısı... Devamı
Yorumlar (0)