Ne mutlu Türk'üm diyene !
sürekli haykıra geldiğimiz, dilimize pelesenk olmuş, hayatımızın her evresinde kullandığımız, övünerek, gururla kullandığımız bir slogan...
Bu sloganla tarihimizle, ecdadımız, soyumuzla övünüyoruz. Kendimizi güçlü, üstün imtiyazlı bir millet olarak görüyoruz belki de...
Elbette her milletin soyuyla onur duyması kadar doğal bir şey olamaz. Yeter ki bu övünç, bir üstünlük payesi, diğer ırk ve milliyetler üzerinde faşizan duygular olarak kullanılmasın.
Öbür taraftan bu gururun dayandığı sağlam temeller olmalı. Millet olarak taşıdığımız insani, ahlâkî, medeni değerlerin, insanlık yararına sunduğumuz, adalet, güven, huzur ve barış kavramlarının yaşanması, yaşatılması ve tesis edilmesi hususunda verdiğimiz katkı, gücümüzle sağladımız caydırıcılık onur ve gurur kaynağımızın temelini oluşturmalıdır değil mi ?
Bu bağlamda şanlı tarihimize bakarak;
" ne mutlu Türk'üm diyene !" sloganını gururla haykırmak en doğal hakkımızdır diye düşünüyorum.
Ayrıca; çağdaş, uygarlıkta, bilim ve teknikte, sağlık ve güvenlikte, insan ve diğer canlıların hayatını korumaya yönelik, yaşam standartlarını yükselten, her türlü icat ve icraatların sahibi, merkezi olmak bu gurur kaynağımızın sebebi olmalıdır. Ancak o zaman gururla bu sloganı haykırabilmeliyiz.
Hayatımızın her alanında bizim buluşlarımız, bizim markalarımız olmalı, dünyanın her yerinde kullanılan eşya, araç, makine ve tüm ürünlerde; " made in Türkiye " ibaresi olmalı.
Devlet ve millet olarak caydırıcı güce sahip, barışın güvercini, savaşın kartalı olmalıyız.
Zalimlerin korkulu rüyası, mazlumların hamisi, güvencesi olmalıyız ki;
Gururla haykıralım.
" - Ne mutlu Türk'üm diyene !"
Onun dışında bu slogan kuru bir ifadeden öteye geçmez, geçemez !. .
O zaman gelin hayatımızın bir kesiti, bir hakikatı olarak aldığım bir alıntıyı hep birlikte okuyalım.
Acaba bu alıntının sonunda da;
"- Ne kadar mutlu bir Türk" olabileceğiz ?
-Kendimizi ne kadar mutlu bir vatansever olarak hissedeceğiz?
Acaba ne kadar ;
-ne mutlu Türk'üm diyene" diyebileceğiz !
...................................
" Mehmet Bey, sabah saat 7.00'de
Casio masa saatinin alarmıyla gözlerini açtı.
Puffy yorganını kaldırdı.
Hugo Boss pijamalarını çıkarıp
Adidas terliklerini giydi.
WC' ye uğradıktan sonra banyoya geçti.
Clear şampuan ve
Protex sabunuyla duşunu aldı.
Colgate ile dişlerini fırçaladı.
BRAUN ile saçlarını kuruttu.
Bill's gömleğini ve
Pierre Cardin takımını giydi.
Lipton çayını içti.
Sony televizyonda medya özetini ve
flash haberleri izledi.
Citizen kol saatine baktı.
Aile fertlerine
BYE BYY deyip
Hyundai otomobiline bindi.
Blaupunkt radyosunu açarak,
rock müziği buldu. Ağzına bir
Polo şeker attı. Şehrin göbeğindeki
Mega Center 'daki ofisine varınca,
Toshiba bilgisayarını çalıştırdı.
Microsoft Excel'eLe girdi.
Ofisboy' dan
Nescafe 'sini istedi. Saat 10.00'a doğru açlığını
yatıştırmak için
Grissini yedi.
Öglen
Wimpy's Fast Food kafeteryaya gitti. Ayaküstü,
Coca Cola ve hamburgeri mideye indirdi.
Marlboro sigarasını yakıp,
Star gazetesini karıştırdı.
Akşamüzeri iş çıkışı
İmage Bar' a uğrayıp
JB' sini yudumladı, sonra köşedeki
Shopping Center 'a uğradı. Eşinin sipariş ettiği
Ariel deterjan,
Ace çamaşır suyu,
Palmolive şampuan,
Gala tuvalet kağıdı,
Sprite gazoz ,
Doritos cips,
Dubai çikolata,
Magnum dodurma ve
J! ohnson kolonyayı alarak kasaya yanaştı.
Bonus kartıyla ödemeyi yaptı.
Hafta sonu eşi Münevver'le
Galleria 'ya giden Mehmet Bey,
Showroom 'ları dolaşıp
Kinetix ayakkabı,
Lee Cooper blue jean satın aldı.
Akşam evde bir gazetenin verdiği
TV Guide 'a göz atan Mehmet Bey, kanallar arasında
zapping yaparak,
First Class,
Top Secret,
Paparazzi gibi programlar izledi. Aynı anda
Outdoor dergisini karıştırdı.
Uykusu gelen Mehmet Bey, televizyonu kapatıp yatak odasına geçerken, kendini mutlu ve gururlu hissediyordu.
-'' Ne mutlu Türk'üm diyene !"
diye gerindi, ve derin bir uykuya daldı.
Mehmet Bey, yüz yıllardır uyuyordu. Galiba yavaş yavaş uyanıyor mu ne !..
Ülkemizde savunma sanayi, uydu ve dijital teknolojide başlamış olan yerli üretim ve ihracat sevindiricidir ancak yetmez.
Bu yerli ve milli başarıyı, tarım, hayvancılık, bilim - teknik - sanayi ve ekonomik diğer alanlarda da sağlamak mecburiyetindeyiz.
Sahi okullarda hâla şiirler eşliğinde;
" yerli malı haftası " kutluyoruz değil mi ?..
Vatanperverlik, milliyetçilik...
caddelerde, okullarda ve kürsülerde heyacanla atılan sloganlarla değil;
çalışma, çabayla, gayretle, icat ve icraatlarla olur. Peygamber Efendimizin (sav) buyurduğu gibi;
'-İki günü eşit olan zarardadır." düsturuna uyduğumuz gün başlar.
Akılla ilimle, irfanla olur.
Adaletle, liyaketle, işi ehline vermekle olur.
Tarihimizden aldığımız ilhamla, cesaretle, basiretle, birlik ve beraberlikle, milli - yerli kadrolar öncülüğünde, milli politikalarla olur.
Kısacası devlet ve millet olarak ihtiyaç duyduğumuz her şeyi kendimiz ürettiğimiz gün olur.
İşte o zaman hep birlikte;
" yeniden "Muhteşem Türkiye" olmanın ilk adımlarını atarız !.. "
Yazımıza, M. Kemal Atatürk' ün 10.yıl nutkunda söylediği şu veciz sözüyle nokta koyalım ne dersiniz...
" Türk milleti çalışkandır. Türk milleti zekidir.
Çünkü Türk milleti millî birlik ve beraberlikle güçlükleri yenmesini bilmiştir. Ve çünkü, Türk milletinin yürümekte olduğu terakki ve medeniyet yolunda, elinde ve kafasında tuttuğu meşale, müspet ilimdir.
2025
Bülent Okunakol'un RAMAZANIN HAZZINI ALMAYAN BAYRAM SEVİNCİNİ DUYABİLİR Mİ ? köşe yazısı Devamı
2025
Bülent Okunakol'un 'Az kalsın dinimi 30 kuruşa satıyordum !' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Bülent Okunakol'un 'Yaşanmış öyküler Seni görünce hem dua ediyorum hem beddua edesim geliyor' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Bülent Okunakol'un 'Ülkemiz suni gündemlerle kaosa mı itilme isteniyor?' adlı köşe yazısı. Devamı
2025
Yaklaşık 8 ay önce Gölhisar İlçesine atanarak vazifesine başlayan Kaymakam Emre ÇİFÇİ'yi makamında ziyaret ederek ilçe gündemine dair bir sohbet gerçekleştirdik. Devamı
2025
Bülent Okunakol'un 'İyilik yapalım ama nasıl? Muhteşem bir hikaye' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Bülent Okunakol'un BUGÜN NE DEĞİŞTİ DE BİZIMKİLER VE DÜNYA PKK İLE BARIŞMAMIZI İSTİYOR ALKIŞ TUTUYOR ? adlı köşe yazısı. Devamı
2025
TUT BİZİ EY ORUÇ ! Bülent Okunakol'un TUT BİZİ EY ORUÇ ! adlı köşe yazısı. Devamı
2025
Bülent Okunakol'un 'Gölhisar ilçesi Mümtaz değerlerinden Fuat Naci Hoca dua bekliyor' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Bülent Okunakol'un 'Gölhisar Devlet Hastanesinde doktor Güvenç Bey güven vermeye devam ediyor' adlı köşe yazısı... Devamı
Afyonkarahisar’da otomobilin traktöre çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında 3 kişi yaralandı.
Isparta’nın Yalvaç ilçesinde sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği otomobil refüje çarparak 3 ağacı devirdi. Kazada 1 kişi yaralandı.
Isparta’da yeni otogar içerisinde şüpheli hareketler sergileyen bir kişi bekçiler tarafından kontrol edildi. Üzerinden 40 içimlik sentetik kannabinoid çıkan şahıs hakkında adli işlem başlatıldı.
Isparta’nın Yalvaç ilçesinde iki otomobilin çarpışması sonucu 5 kişi yaralandı.
Karaman'da 2 Nisan 2025 Çarşamba günü elektrik kesintisi var mı? Karaman'da elektrikler kesilecek mi? Karaman'da yaşanacak elektrik kesintilerini sizler için derledik. İşte detaylar...
Karaman Ermenek 2 Nisan 2025 Çarşamba günü elektrik kesintisi var mı? Karaman Ermenek'te elektrikler kesilecek mi? Karaman Ermenek'te yaşanacak elektrik kesintilerini sizler için derledik. İşte detaylar...
Yorumlar (0)