Ruhittin Sönmez

Etnik mozaik yalanının amacı

Ruhittin Sönmez'in 'Etnik mozaik yalanının amacı' adlı köşe yazısı...

Ruhittin Sönmez

ETNİK MOZAİK YALANININ AMACI

Dünyada halen Birleşmiş Milletlere kayıtlı 208 devlet bulunmaktadır. Oysaki, yirminci yüzyıla geçerken dünyada sadece 20 devlet vardı. 

Büyük imparatorlukların, sömürgelerin tasfiye edilmesi, sosyalist sistemin ortadan kalkmasıyla ulus/ milli devletlerin sayısı çoğaldı. Yeni siyasi yapılanmalarla devlet sayısı 1972 yılında 132'ye ve günümüzde 208'e ulaştı.

Bu devletlerden çok az bir kısmı etnik açıdan homojendir. Diğerlerinde hakim olan etnik bir grup nüfusun yüzde 50-90 arasında nüfusa sahiptir. Devletlerin yaklaşık yüzde 30'unda ise en büyük etnik grup toplam nüfusun yarısından az nüfusa sahiptir.

Prof. Dr. Anıl Çeçen "küresel emperyalizmin 'iki yüz devletin yeterli görmediğini, geçen yüzyılda olduğu gibi devlet sayısının en az on misli daha artırılması gerektiğini' düşündüğünü ve 2 bin devletli bir dünya yaratmayı hedeflediğini" yıllar önce yazmıştı. 

Tabii ki dünyadaki devlet sayısının artması mevcut ulus/milli devletlerin bölünmesiyle mümkün olabilecektir. Mesela komşumuz olan Irak ve Suriye'de etnik gruplara göre bölünme işlemleri bitmek üzere. Bunlar emperyalizmin ana planın birer parçası sayılmalı.

Hedefte İran ve Türkiye'nin bölünmesi olduğunu görmemek için kör olmak lazım.

****

Millet ve ırk farklı kavramlardır. Anayasamızdaki (Madde 66) "Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk'tür"tanımı ırkçı değildir, bilimseldir, birleştiricidir. 

"Millî Mücadeleyi veren Türkiye halkına Türk denir" veya içtenlikle "Türk'üm diyen Türk'tür" de diyebiliriz. Yani kendini hangi kimliğe ait hissediyorsan o millettensin.

Dünyada büyük ve güçlü devletler farklı etnik kimlikteki vatandaşlarını bir arada tutmayı başaran ve Amerikan, Fransız, Alman, İngiliz, Japon gibi üst kimliklerde birleşen ülkelerdir. Bizde de "Milli Mücadeleyi yapan onu Cumhuriyetle taçlandıran kurucu unsur ülkenin ve milletin adı olmuştur."

Prof. Dr. İskender Öksüz'ün ifade ettiği gibi, "Dünyanın en güçlü milleti, Amerikan milleti, çok sayıda ve kalabalık etnisitelerden oluşur. Fakat onların okullardan atmadıkları ve katiyen atmayacakları bağlılık andı, '...Tanrı'nın altında tek millet' diye biter. Tekrarlayayım: Amerikanlar kendilerine Amerikalı değil, Amerikan der."

Demek ki "Farklılıkları kutsallaştırmadan anlamlı bütünleşmeleri sağlayabilen" devletler güçlü ve demokratik olabiliyor. 

Prof. Dr. Mustafa Erkal'ın "Milletleşme olmadan demokratikleşme olamaz ve demokrasi de sürdürülemez. Demokrasi milletleşme üzerinde yükselir" sözü bu gerçeğin ifadesidir. Mustafa Erkal Hoca'nın yıllardır yapmakta olduğu "Etnik Tuzak"uyarısı sebepsiz değildir.

*******************************

TÜRKİYE MOZAİK DEĞİL, HOMOJEN BİR ÜLKEDİR

Türkiye dünyanın en gelişmiş ülkelerinin çoğundan daha homojen bir etnik dağılıma sahiptir. 

Demografik yapımızı belirleyen iki süreç oldu:

·       1683 İkinci Viyana bozgunundan, Sakarya'ya kadar süregelen geri çekilme, Balkan Bozgunu, Millî Mücadele ve sonrasında mübadele. Kendisini Türk hissedenler geldi, azınlıklar gitti. Tıpkı SSCB dağıldığında kendisini Rus hissedenler Rusya'da, Kazak, Özbek, Azerbaycan Türk'ü hissedenlerin bağımsızlığını kazanan ülkelerine döndükleri gibi. 

·       "Türk toplumunun kentleşmesi nedeniyle, 1960'lardan bu yana köylerden şehirlere önemli bir nüfus hareketi yaşandı. Bu göç aynı zamanda Türk ve Kürt halkı arasında entegrasyona da yol açtı."

"Türkiye'de konuşulan diller hakkında en kapsamlı anket 1965 Nüfus Sayımında yapılmıştır. 1965'te Türk halkının %84,54'ü ana dilinin Türkçe olduğunu belirtti. Ana dili Kürtçe olanlar (Kuzey Lehçesi ve Zaza) %12,98 ve Ana dili Arapça olanlar %1,38 idi.

Son yıllarda ise, Türk vatandaşlarının %99'u Türkçe konuşmaktadır. (%93'ü ana dili olarak Türkçe, %6'sı ise ana dili Kürtçe olup ikinci dili olarak Türkçe konuşmaktadır.)

Yani "yeni nesil Kürt halkı" ana dili olarak Türkçe konuşuyor ve bir kısmı da ikinci dil olarak Türkçe konuşuyor.

Türk nüfusunun yalnızca %1'i hiçbir düzeyde Türkçe konuşmuyor. Türkiye'de konuşulan azınlık dilleri Kürtçe (%6) ve Arapça (%1,2)'dır. (Bilgiler AB istatistiklerinden ve BBC'den derlenmiştir.)

Sadece dil birliği bakımından değil, hayatı yaşama tarzı, kültürü, ahlakı, milli duyguları ve inançları bakımından da T.C. vatandaşları en homojen topluluklardan biridir. Düğünü, cenazesi, mutfak kültürü, ahlak anlayışları ve milli refleksleri vd alanlarda etnisite farkı olanlar arasında bile pek fark yoktur.

Prof. Dr. İskender Öksüz'ün vardığı sonuç doğrudur: "Türk milletinin dünyadaki ve Avrupa'daki diğer milletlere nazaran bir etnik mozaik olduğu, onlardan çok daha fazla "etnisite", "ırk", "kavim" vb barındırdığı yalandır. Propagandadır. Barındırsa da bir şey değişmeyecekti ama bu iddia asılsızdır."

*******************************

YENİ ANAYASA'DA TÜRK MİLLETİ KAVRAMI

Türk milliyetçiliğini "ırkçılık" olarak tanımlayıp "etnik merkezli ırkçılık" yapanlar bir de bunu "demokratikleşme" diye yutturmaya çalışıyor.

"Siyasal İslamcıların" ikiye bir ısıtarak gündeme taşıdığı "Yeni Anayasa" heveslerinin amaçlarından biri Türkiye Cumhuriyeti'nin üniter yapısının ve Türk kimliğimizin teminatı olan Anayasa'nın ilk dört maddesi ile 66. Madde gibi maddeleri ortadan kaldırmaktır. 

Bu aşamaya gelmek için "Türklerdeki millet hissini, millete mensubiyet duygusunu zayıflatmak ve hatta yok etmek" için yapılanları hatırlayınız. "AKP sayesinde hepimiz Türk olmaktan kurtulduk" anlayışında olanlar "Andımızı" okullardan kaldırdılar. Her türlü etnik yapıdan olanların etnik kimliğini öne çıkarırken "Türk'üm" diyenlere "ırkçılık yapma" diye saldırdılar. "Türk" yerine "Türkiyeli" dediler.

Baktılar ki demografik açıdan homojen bir ulus / milli devlet olan Türk devletinde egemenliği bölmek yine de kolay değil. Kültürü ve yaşama tarzı bizden farklı olan 12 milyon civarında sığınmacı ve kaçağı ülkeye aldılar. Yaklaşık 2 milyonuna vatandaşlık verdiler. İleride etnisite bazlı bölünme talepleri için zemin oluşturdular.   

Siyasal İslamcıların bu yaptıkları dünya görüşlerinin gereğidir. Fakat bunlara kayıtsız şartsız destek veren bazı "milliyetçi" partilerin (MHP, BBP) mensuplarının neden bu günahlara ortak olduğunu vicdanlarına sormaları gerekir.

 

26 Ağustos 2024

Ruhittin Sönmez

Bu içerik size ne hissettirdi?

  • 3
    KIZDIM
  • 2
    BEĞENDİM
  • 2
    BEĞENMEDİM
  • 1
    SEVDİM
  • 1
    ÜZÜLDÜM
  • 1
    ŞAŞIRDIM
  • 0
    GÜLDÜM
  • 0
    ALKIŞ

Yorumlar (0)

Bu içerik ile ilgili henüz yorum yazılmamış

Ruhittin Sönmez Diğer Yazıları

13
MART

2025

Daha ne olsun?

Ruhittin Sönmez'in 'Daha ne olsun?' adlı köşe yazısı... Devamı

10
MART

2025

Ramazan Duası

Ruhittin Sönmez'in 'Ramazan Duası' adlı köşe yazısı... Devamı

06
MART

2025

Allah bizi sever mi?

Ruhittin Sönmez'in 'Allah bizi sever mi?' adlı köşe yazısı... Devamı

03
MART

2025

İslam'ın şartları

Ruhittin Sönmez'in 'İslam'ın şartları' adlı köşe yazısı... Devamı

27
ŞUBAT

2025

Ahlaksız ve vicdansız siyaset

Ruhittin Sönmez'in 'Ahlaksız ve vicdansız siyaset' adlı köşe yazısı.... Devamı

24
ŞUBAT

2025

Gerçeğe aykırı bilgiyi yayma suçu

Ruhittin Sönmez'in 'Gerçeğe aykırı bilgiyi yayma suçu' adlı köşe yazısı... Devamı

17
ŞUBAT

2025

Muhalefetsiz demokrasi

Ruhittin Sönmez'in 'Muhalefetsiz demokrasi' adlı köşe yazısı... Devamı

10
ŞUBAT

2025

Arazi değil vatan

Ruhittin Sönmez'in 'Arazi değil vatan' adlı köşe yazısı... Devamı

06
ŞUBAT

2025

Depremin yıldönümünde Albay Reşat Bey'i andım

Ruhittin Sönmez'in 'Depremin yıldönümünde Albay Reşat Bey'i andım' adlı köşe yazısı... Devamı

27
OCAK

2025

Görevini yapan itfaiyeci suçlu

Ruhittin Sönmez'in 'Görevini yapan itfaiyeci suçlu' adlı köşe yazısı... Devamı

İlgili Haberler

 Samsun'da Ocak ayı sıcaklık rekoru Hava sıcaklıkları normallerin 10 derece üstünde
Bölgesel

Samsun'da Ocak ayı sıcaklık rekoru Hava sıcaklıkları normallerin 10 derece üstünde

Samsun’da Ocak ayında hava sıcaklıkları, mevsim normallerinin 10 derece üzerinde seyrederek vatandaşlara yalancı bahar yaşattı.

Antalya'da yalancı bahar Badem ve erik ağaçları kış ortasında çiçek açtı
Bölgesel

Antalya'da yalancı bahar Badem ve erik ağaçları kış ortasında çiçek açtı

Antalya’nın Gazipaşa ilçesinde mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklığı nedeniyle badem ve erik ağaçları çiçek açtı.

Yalan 29. bölüm fragmanı yayınlandı! Savaş devam mı edecek, yoksa barış mı gelecek?
Yaşam

Yalan 29. bölüm fragmanı yayınlandı! Savaş devam mı edecek, yoksa barış mı gelecek?

Yalan dizisinin 29. bölüm tanıtımı yayınlandı, Melike savaşın bitmesi için canını seve seve vermeye hazırdır. Zehra ise ailesinden kayıp vermemeye niyetlidir. Alaz ve Duru son olanlardan sonra yeniden yakınlaşacak mı?

Yalan 28. bölüm 2. fragmanı yayınlandı! Duru'nun hayatı karşılığında Melike'nin canı!
Yaşam

Yalan 28. bölüm 2. fragmanı yayınlandı! Duru'nun hayatı karşılığında Melike'nin canı!

Yalan dizisinin 28. bölüm 2. tanıtımı yayınlandı mı? Alaz Duru'yu korumaya mı çalışıyor? Melike kızlarıyla mutlu olabilecek mi?

Yalan 28. bölüm fragmanı yayınlandı! "Bir anne evlatları için kanat çırpmaktan asla yorulmaz!"
Yaşam

Yalan 28. bölüm fragmanı yayınlandı! "Bir anne evlatları için kanat çırpmaktan asla yorulmaz!"

Yalan dizisinin 28. bölüm tanıtımı geldi! Heyecan yükseliyor!

Yalan 27. bölüm 2. fragmanı yayınlandı! "Ya Duru'nun geleceği ya da Melike'nin canı!"
Yaşam

Yalan 27. bölüm 2. fragmanı yayınlandı! "Ya Duru'nun geleceği ya da Melike'nin canı!"

Yalan dizisinin 27. bölüm 2. tanıtımı geldi! Heyecan yükseliyor, Hazal her şeyi öğreniyor. Melike'nin tokadı diziye damga vuruyor.