Ruhittin Sönmez

İslam'ın güncellenmesi meselesi unutuldu mu?

Ruhittin Sönmez'in 'İslam'ın güncellenmesi meselesi unutuldu mu?' adlı köşe yazısı

Ruhittin Sönmez

İSLÂM'IN GÜNCELLENMESİ MESELESİ UNUTULDU MU?

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 8 Mart 2018'de yaptığı konuşmasında, "İslam'ın güncellenmesinin gerektiğinibilmeyecek kadar da aciz bunlar. Siz İslam'ı 14 asır, 15 asır öncesi hükümleriyle kalkıp da bugün uygulayamazsınız..." "Birisi bakıyorsunuz sünneti, öbürü bakıyorsun icmaı tartışıyor. Ya bırak bu işleri, aslolan mukaddes kitabımız Kuran'dır. Kur'an'a ters değilse mesele bitmiştir" demişti.

Bu sözler üzerine yazdığım köşe yazısında şu yorumları yaptım:

Erdoğan'ın ifadesinde kullandığı "İslam'ın güncellenmesi" ibaresini doğru bulmuyorum. Bunun yerine "İslam'ın yorumlarının güncellenmesi" denilmesi gerekiyordu.

"İslam'da güncelleme" kavramıyla kastedilenin tecdit (yenileme) olduğunu sanıyorum. Tecdit, Hıristiyanlıktaki reformdan tümüyle ayrı bir anlam taşır. İslami hükümlerin çeşitli görüş açılarıyla yorumlanması çeşitli içtihatların, dolayısıyla mezhep farklılıklarının ortaya çıkmasına yol açmıştır. İçtihadın (yorum) önü daima açıktır.

Yorumların kendisinin herhangi bir kutsallığı söz konusu değildir. Kutsal olan Kur'an'da mevcut olan kurallardır. Onların değiştirilmesi söz konusu olmaz. Onların yeniden yorumlanmasının önü ise açıktır...

Dinde haram olan bir eylem yaygınlaşmışsa dinin kuralını değiştirip haram olmaktan çıkarmak reformdur. 

"İslam, dinin hükmüne göre insanın kendini değiştirmesini öngörüyor, yoksa dinin hükmünü kendine göre değiştirmeyi değil..."

****

Erdoğan'ın bu sözleri çok önemliydi. Eğer bu sözleri Erdoğan değil de bir muhalefet partisi başkanı söyleseydi, "içtihat kapısının kapalı" olduğu gerekçesiyle, İslam'ın yorumlanmasına karşı çıkan gruplar tarafından kafir ilan edilirdi.

Anlaşılan bu çevreler kamuya açık olmasa da Erdoğan'a ulaşacak şekilde tepki göstermiş olmalılar ki; önce Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın hemen ertesi gün Erdoğan'ın "İslam'ın güncellenmesi" sözleriyle neyi kastettiğini açıklamaya çalıştı.

Kalın, mesajında, "Mecelle kuralına göre zamanın değişmesiyle içtihadi hükümler ve yorumlar değişir ve yenilenmeye ihtiyaç duyar. Kur'an ve Sünnet'in ortaya koyduğu hükümler ise sabittir. Kastedilen budur" dedi.

Daha sonra Erdoğan "Kuran-ı Kerim'deki değişmez hükümleri kastetmediğini" anlattı. "Ama bunlardan hareketle yapılan içtihatlar, geliştirilen kurallar ve bunların uygulamadaki karşılıkları elbette zamana, şartlara, imkanlara göre değişecektir. Mecelle kaidesidir" diye açıklamada bulundu.

Benim yorumum doğrultusunda yapılan düzeltmenin "dinci" (dindar değil) çevreleri tatmin etmediğini sanıyorum.

Nitekim, 9 Mart 2018'den bu yana Cumhurbaşkanı, sözcüsü veya Diyanet İşleri Başkanının ağzından İslam'ın veya yorumlarının güncellenmesine dair bir söz duymadık.

***********************************

NAS VAR, SANA BANA NE OLUYOR

R. Tayyip Erdoğan'ın faiz konusunda döneme göre değişen farklı açıklamaları oldu. 

Erdoğan, AKP iktidarının ilk on yılında "paranın dini, imanı, milleti, vatanı olmaz; para paradır. Para cıva gibidir, kendisine uygun nereyi bulursa oraya akar" diyordu. Bu anlayışla faiz gerektiğinde artırılıyor, şartlar uygunlaşınca düşürülüyordu.

Fakat Erdoğan iktidarda kendini güçlü hissedince, "Beraber yürüdüğümüz arkadaşlarımızdan faizi savunanlar kusura bakmasın, ben faizi savunanla beraber olmam, olamam" diyerek ekonomi yönetimini emanet ettiği Ali Babacan ve Mehmet Şimşek'i eleştirdi. 

Eylül 2021'den itibaren radikal bir tavır aldı: "Faiz sebeptir, enflasyon neticedir. Bunun farklı yere çevirme gayretine girenlere diyorum ki boşuna uğraşmayın, biz faiz belasını bu milletin sırtından kaldıracağız." 

"Bu konuda nas ortada. Nas ortada olduğuna göre, sana, bana ne oluyor?.." sözleriyle şartlar ne olursa olsun faizi indirme politikasını uyguladı.

Bu politikanın yanlış olduğu, enflasyonu düşürmeden faizi düşürmenin enflasyonu, döviz kurlarını ve hem de faizleri anormal yükselttiği, ekonominin dengelerinin tamamen bozulduğu görüldü.

***********************************

ERDOĞAN'IN FAİZLE İMTİHANI

Erdoğan'a göre, Kur'an'da faiz yasaklanmıştı ve bir Müslüman olarak O'na ve bize düşen faizleri düşürmekti. Yani Erdoğan, ifadelerine göre, faizin haram olduğu konusunun "Kuran-ı Kerim'deki değişmez hükümlerden" olduğuna inanıyordu.

·       Oysaki bir kısım ilahiyatçı bilim insanı Kur'an'da haram kılınanın Riba olduğu, şu anda bankaların uyguladığı faizlerden büyük kısmının riba olmadığı kanaatinde. Çünkü bankalar insan sömürüsü için araç olmayan, bilakis dar gelirlinin sıkıntısını gideren, tasarruf sahibinin birikimini güvenli bir şekilde saklayan kurumlardır.

Bu görüşe göre, "Riba haram değildir" demek doğru değildir, bu dinde reform olur. Ama banka faizlerinin haram olup olmadığı yorum (içtihat) ile belirlenebilecek bir konudur.

·       Nitekim enflasyonu aşmayan faizin haram olmayacağına dair fetvalar/ yorumlar var. Daha yakın zamanda Diyanet'in "TOKİ'nin Sosyal Konut Projesi'nden ev sahibi olmak isteyenlerin kamu bankalarından kredi kullanabileceği ve bunun caiz olduğuna" dair fetvası da hatırlardadır. Yine Diyanet'in "devletin teşvik kredilerinin, şartlarına uygun bir şekilde alınıp kullanılmasının caiz olduğu ve bunun faiz kapsamında değerlendirilmeyeceğine" dair fetvaları da var. 

·       Eğer Merkez Bankası politika faizi veya bankaların uyguladığı her türlü faiz Nas ile haram kılınmış ise (ve Cumhurbaşkanının inancı ve iradesi Türkiye'yi bir din devleti yapmaya yetiyor ise) faizlerin indirilmesi değil sıfırlanması gerekirdi. Ama ekonominin kurallarına aykırı davranınca faizler Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın izni ve iradesi ile olağanüstü yükseltildi. Peki, Nas ortadan kalktı mı?

·       Diyanet'e göre "Faiz, taraflardan birinin, sözleşmede karşılığı olmayan bir fazlalığı şart koşması ve bununla haksız bir kazanç elde etmesidir." Demek ki, enflasyonist ortamda bankaların aldığı faizin haksız kazanç teşkil edip etmeyeceği gibi, "zayıf olan tarafın sömürülmüş olması" gibi hususların yorumlanması gerekiyor.

·       Halil İnalcık "Osmanlılarda, gayrimüslimler gibi, Müslümanların ve bu arada din adamlarının ve vakıfların da faizle para işletmede ileri gittiklerini" bildiriyor. "Kanuni döneminde Şeyhülislam Ebussud Efendi yüzde 12'yi geçmemek kaydıyla para vakıflarının faizle muamele yapmasını, 'kamu yararı' gerekçesiyle, onaylamıştı."

Tarihte fetvalarla çözülmüş bir konuda, asırlar sonra, modern ve laik bir devlette, R. T. Erdoğan'ın kişisel kabulünün nelere mal olduğunu yaşayarak öğrendik. 

Ortak akıl ve bilim ışığında yönetilmemenin maliyeti çok ağır oluyor.

 

23 Kasım 2023

Ruhittin Sönmez

Bu içerik size ne hissettirdi?

  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ÜZÜLDÜM
  • 0
    KIZDIM
  • 0
    ŞAŞIRDIM
  • 0
    BEĞENDİM
  • 0
    BEĞENMEDİM
  • 0
    GÜLDÜM
  • 0
    ALKIŞ

Yorumlar (0)

Bu içerik ile ilgili henüz yorum yazılmamış

Ruhittin Sönmez Diğer Yazıları

02
MAYIS

2024

Dünden bugüne Türk yargısı

Ruhittin Sönmez'in 'Dünden bugüne Türk yargısı' adlı köşe yazısı Devamı

29
NİSAN

2024

İYİ Parti kurultayından izlenimlerim

Ruhittin Sönmez'in 'İYİ Parti kurultayından izlenimlerim' adlı köşe yazısı Devamı

25
NİSAN

2024

Anlaşılması güç siyasi manevralar

Ruhittin Sönmez'in 'Anlaşılması güç siyasi manevralar' adlı köşe yazısı Devamı

15
NİSAN

2024

İYİ Parti ve AK Parti'de değişim şart

Ruhittin Sönmez'in 'İYİ Parti ve AK Parti'de değişim şart' adlı köşe yazısı Devamı

04
NİSAN

2024

İYİ Parti ve Meral Akşener

Ruhittin Sönmez'in 'İYİ Parti ve Meral Akşener' adlı köşe yazısı Devamı

02
NİSAN

2024

Yumuşak atın çiftesi pek oldu

Ruhittin Sönmez'in 'Yumuşak atın çiftesi pek oldu' adlı köşe yazısı Devamı

28
MART

2024

Ramazan'da siyasi ahlak

Ruhittin Sönmez'in 'Ramazan'da siyasi ahlak' adlı köşe yazısı. Ramazan ayının feyiz ve bereketinden anlamamız gereken ilk şey, yaptığımız ibadetlerin ahlakımızı güzelleştirmesi gerektiğidir. Peki ya siyasetçiler? Ramazan'da siyasi ahlak da artmalı mı? Ruhittin Sönmez'in yazısı. Devamı

25
MART

2024

Seçimin kaderi emeklilerin elinde

Ruhittin Sönmez'in 'Seçimin kaderi emeklilerin elinde' adlı köşe yazısı Devamı

22
MART

2024

MHP ile AKP neden birleşmiyor?

Ruhittin Sönmez'in 'MHP ile AKP neden birleşmiyor?' adlı köşe yazısı Devamı

18
MART

2024

Emanetçiler mallarını açıklasın

Ruhittin Sönmez'in 'Emanetçiler mallarını açıklasın' adlı köşe yazısı Devamı

İlgili Haberler

Çorum'da Sahabe Mezarları Türk-İslam Mirası Olarak Değerlendiriliyor! - Haberler
Yaşam

Çorum'da Sahabe Mezarları Türk-İslam Mirası Olarak Değerlendiriliyor! - Haberler

Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim üyesi Dr. M. İhsan Hacıismailoğlu, sahabe mezarlarının bu topraklarda Türk-İslam hakimiyetini sembolize eden yapılardan birisi olduğunu söyledi.

Bucak'ta Jandarmaya Ev ve Arazi Bağışlamıştı! Fatma Teyze'yi duygulandırdılar
Bölgesel

Bucak'ta Jandarmaya Ev ve Arazi Bağışlamıştı! Fatma Teyze'yi duygulandırdılar

Burdur'un Bucak ilçesinde yaşayan Fatma Arıcan'ı, jandarmaya bağışladığı ev ve arazisinin devir teslim töreninde plaket ve hediyelerle duygulandırdılar.

Hayırseverlerin Katkısıyla PAÜ Hastanelerine NST Cihazı Bağışlandı
Yaşam

Hayırseverlerin Katkısıyla PAÜ Hastanelerine NST Cihazı Bağışlandı

Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Hastanelerine hayırsever iş insanları tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde düzenlenen konser etkinliğinin geliri ile NST cihazı bağışlandı.

Türkiye'yi bir araya toplayan lezzet
Bölgesel

Türkiye'yi bir araya toplayan lezzet

Sakarya denilince ilk akla gelen ve şehrin yöresel yemeklerinden coğrafi işarete sahip ıslama köfte lezzeti ile damakları şenlendiriyor. Lezzetini ekmeğinden alan ıslama köfteyi tatmak isteyenler ise ülkenin birçok yerinden Sakarya’ya geliyor.

Almanya'dan Gelen Miya, Eynesil Müftülüğüyle İslam'ı Seçti
Yaşam

Almanya'dan Gelen Miya, Eynesil Müftülüğüyle İslam'ı Seçti

Almanya’dan gelen Miya Giresun’un Eynesil İlçe Müftülüğü tarafından düzenlenen ihtida merasimi ile Müslüman oldu.

Orta Asya Türklüğünün kültür unsurları halen yaşatılıyor
Yaşam

Orta Asya Türklüğünün kültür unsurları halen yaşatılıyor

Samsun’un Kavak ilçesinde Türklerin İslamiyet’ten önceki inanışlarına ait izler halen yaşatılıyor