Ülkenin her tarafına yayılmış zincir market sayısı aslında dört. Ülke çapında her birinin şube sayısı ise on binleri geçiyor. Türkiye’nin en ücra köşelerine kadar şube açtılar. Ülkeye öyle bir kök saldılar ki, onların yüzünden kapanmadık bakkal ve semt marketi kalmadı. Ele geçirdikleri piyasa tekelleşmesi sayesinde artık istedikleri malın fiyatını fırlatmaya güçleri yetiyor. Bu hafta şekeri fırlatalım mı, tamam, fırlatalım. Fırlatıyorlar. Haftaya soğanı, öbür haftaya patatesi…
Hükümetin ülke çapında açılmasını sağladığı bin civarındaki Tarım-Kredi marketi ise zincir marketlerin yanında ancak garnitür niteliğinde.
Direk olarak üreticiden aldıkları ürünleri aldıklarının on on beş katına satmaya güçleri yetiyor. Enflasyon ve piyasa dalgalanmalarının çok olduğu zamanlarda bunlara gün doğuyor. İstedikleri fiyatı yazıyorlar. Çalışanlar, etiket değiştirmekten, yorgun düşüyorlar.
Dolar aynı, mazot aynı, altın düşmüş, bir bakıyorsun filanca ürün piyasadan çekilmiş. Bulunamıyor. Çünkü birileri onun üstünden vurgun vurmak istiyor. Bu hafta ay çiçek yağı azalmış haftaya bulunamayacakmış, bir balon bir yalan, hurra! Vatandaş ay çiçek yağına hücum… Beşer, onar tane alanlar mı dersin, evinde stok edenler mi dersin!
Böylesi bir ortamda ise ay çiçek yağına istediğin fiyatı yaz. Nasıl olsa vatandaş keklik gibi avlanmaya hazır.
Doksanlı yıllarda zayıf koalisyon hükümetleri vardı. Üflesen yıkılacak gibiydiler. O zamanlar Babıâli’deki medya patronları istedikleri hükümeti sallar, hatta yıkarlardı. Şimdi de, emin olun, bu marketler biraz zayıf görseler, gözlerine kestirseler, yine hükümet yıkıp hükümet kurduracak hale geldiler. Aslında bu kadar meydanı boş bırakmak, bunların istediği gibi at oynatmasına göz yummak hiç de doğru değil. Hem vatandaş açısından hem de hükümetler açısından. Ama Türkiye o kadar büyük ve sorunlu bir ülke ki, hükümetlerin şeytan taşlamaktan, salâvat getirmeye fırsatları olmuyor belki de…
Çünkü çok iyi hatırlıyorum 7-8 yıl önce ortalıkta bir söylenti dolaşıyordu. Hükümet zincir market sayısını kısıtlayacak, her yere zincir market açılamayacak, ancak yerleşim alanlarının bilmem kaç kilometre dışına izin verilecek diye. Amaç da merkezde bulunan küçük market ve bakkalları korumaktı. Arkası gelmedi. Gelmedi ama, olması gereken, yine de belki bu. Fakat bundan sonra yapsan ne olacak, atı alan Üsküdar’ı geçmiş
2024
Ramazan Canural'ın 'Yaşanmış renkli seçim anıları' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Ramazan Canural'ın 'Komşu bahçede ani bir feryat ve...' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Ramazan Canural'ın 'Seçimler yaklaşırken' adlı köşe yazısı. Ramazan Canural'ın duygu ve düşüncelerini anlatan bu yazıda, iyimserlik ve kötümserlik arasındaki iç çatışmaya tanık oluyoruz. Yazar, projelerini ve "Kızıl Elma" hedefini paylaşırken, seçim yorgunluğu ve yaşın ilerlemesi gibi endişelerini de dile getiriyor. Devamı
2024
Ramazan Canural'ın 'Mart Ayında özel gün ve haftalar' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Razaman Canural'ın 'İçkili Gazinolara Arsa Arama Serüveni' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Ramazan Canural'ın ''Şairler Sultanı' Necip Fazıl Kısakürek' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Ramazan Canural'ın 'Sevgililer Günü' adlı köşe yazısı.. Sevgililer Günü'nde sevgi ve aşk arasındaki farkları düşünmeye ne dersiniz? Bu yazıda, sevginin ölçülülük ve dengeyi, aşkın ise aşırılık ve dengesizliği temsil ettiğini okuyabilirsiniz. Devamı
2024
Ramazan Canural'ın 'Teknoloji dünyasında nostaljik bir seyahat' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Ramazan Canural'ın 'Adam öyle namussuz ki tek bir düşmanı yok' adlı köşe yazısı Devamı
Yorumlar (0)