EĞER ET YEMEYECEKSEK...!!!
Vejeteryanlar et yemiyorlar. Veganlar et yemedikleri gibi, bitki de yemiyorlar galiba.
Ne ile beslendiklerini de, açıkçası ben bilmiyorum.
Herkes, istediğini yiyip yememekte elbette serbesttir.
Bazıları diyorlar ki:
Hayvanlara yazık, nasıl kıyıyorlar onlara. Yazık günah değil mi? Hatta daha ileri giderek, kasapları katillik ile suçluyorlar. Kurbanda kan gövdeyi götürüyormuş falan.
Yaratıcımız, insanları eşref-i mahlukat (yaratılmışların en şereflisi) olarak yaratmıştır.
Aynı zamanda kainatta canlı - cansız ne varsa, insanların emrine ve kullanımına vermiştir.
Kutsal kitabımızda, insanoğlunun kullanımı için, dağlara, denizlere zenginlikler - hazineler yerleştirdiğini belirtmektedir.
Ayrıca, verdiğim her çeşit nimeti yeyiniz - içiniz ama israf etmeyiniz demektedir.
Üstelik, inançsızlara karşı: "Febieyyiele irabbiküme tükezziben", Verdiğim hangi nimetleri yalanlayabilirsiniz? Diye 36 defa tekrarlamaktadır.
Dinimize göre eti yenen hayvanların etlerinin ve sakadatlarının tüketilmesi tavsiye edilmektedir. Mesele hayvanların canlı olması ise, yenilen ve yenilmeyen bütün bitkiler de, canlıdır. Peki, etlerini yemiyeceksek, kesmeyeceksek, derisinden ve diğer organlarından yararlanmayacaksak, bu kadar hayvanı ne yapacağız?
Ömürlerini tamamladıklarında nereye gömeceğiz?
Cesetlerini kim toplayacak?
Eğer, yetiştirip satarak kâr elde edilmeyecekse, et ve ürünleri ekonomik bir değer taşımayacaksa kim, neden hayvan beslesin ki?
Bir bakanlığı bile bulunan, tarım ve hayvancılıktan geçinen yüzlerce sektör mensuplarını kim besleyecek?
Sağlığımızın yapı taşları olan et, süt, yumurta, peynir, yoğurt vb. Gıdaları nereden alacağız?
Yüce Allah, eti yenen ve yenmeyen bütün hayvanları, insanoğlunun emrine vermiştir.
İsteyen istediğini yesin.
Ancak, Yaratıcımızın kutsal kitabını, emir ve müsadelerini yok saymak; kaliteli bir insanın işi olamaz. Eğer, Rabbimiz izin vermeseydi, o bir tonluk boğaları kurban etmeye hiç bir kulun gücü yetmezdi.
Ulu orta görüş beyan etmek yerine, Kutsal kitabımızı daha iyi anlamak ve Yaratıcımızın emir ve yasaklarına daha samimi ve kaliteli yaklaşmak gerektiğine inanıyorum.
Selam, sevgi ve dualarımla.
Yüceler yücesine emanet olalım.
25 Kasım 2024. Saat: 17.00. BUCAK
Doç.Dr. Süleyman COŞKUNER
Kaliteli Yaşam Uzmanı
2025
Süleyman Coşkuner'in 'Namaz, dinimizin direğidir' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Süleyman Coşkuner'in 'Keşke en önce onları okuyup ve anlasaydık' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Süleyman Coşkuner'in 'Dede ile bir gencin diyaloğu' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Süleyman Coşkuner'in 'Kaliteli insan asla yalnız kalmaz' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Süleyman Coşkuner'in 'Kalabalık yalnızlık' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Süleyman Coşkuner'in 'İş kazası diye bir şey vardır' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Süleyman Coşkuner'ın 'Eğer et yemeyeceksek...!!!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Süleyman Coşkuner'in 'Eğer inanıyorsak, çelik gibi bir iman sahibiysek' adlı köşe yazısı... Devamı
Burdur’da 10-13 Nisan arasında jandarma trafik denetimlerinde 8.713 araç kontrol edildi. 277 sürücüye ceza kesildi, 40 araç trafikten men edildi.
Burdur’un Bucak ilçesinde Köylere Hizmet Götürme Birliği Encümen Seçimi tamamlandı. Seçimde 2 muhtar ve 2 il genel meclisi üyesi görev aldı. Toplantıya Kaymakam Bayram Gale başkanlık etti.
Burdur Valisi Tülay Baydar Bilgihan, köy hizmetleri için muhtarlarla toplantı yaptı. Yeni encümen üyeleri seçildi, hizmet planları görüşüldü.
Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Bucak İşletme Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü 3. sınıf öğrencileri, sosyal sorumluluk projesi kapsamında Kocaaliler İlkokulu ve Ortaokulu’nu ziyaret etti.
Ukrayna'da devam eden savaş nedeniyle ilan edilen sıkıyönetim uygulaması 7 Ağustos'a kadar uzatıldı.
Kocaeli'nin Derince ilçesinde 33 yaşındaki adamın, 7 yaşındaki oğlunu almak için geldiği okulun bahçesinde öldürülmesine ilişkin yargılanan 6 sanık yeniden mahkeme karşısına çıktı. Detaylar haberimizde..
Yorumlar (0)