Süleyman Coşkuner

Kalabalık yalnızlık

Süleyman Coşkuner'in 'Kalabalık yalnızlık' adlı köşe yazısı...

"KALABALIK YALNIZLIK"...!!!

Bu sabah televizyonda, başlık üzerine sohbet ediyorlardı. Yılın kelimesi seçilmiş. Kalabalık yalnızlığın kelime anlamı; kalabalığın yalnızlığını işaret eder, kişinin yalnızlığını değil.
Bu kavram, on yıllardır kullanılan; "KALABALIK İÇİNDE YALNIZLIĞIN" yerini tutmamaktadır.
Kalabalık içinde yalnızlık kavramı, yıllardır herkes tarafından bilinmekte ve üzerine birçok yayınlar yapılmış ve yapılmaktadır.
Grinin sayısız tonu olduğu gibi, kalabalık içinde yalnızlığın da, sayısız versiyonu olabilir.
Kalabalık içindeki her insan yalnız olmayacağı gibi, kendini yalnız hisseden birçok insan da olabilir.
Dağ başında hiç insanın olmadığı yerdeki bir çoban, köpeğini - sürülerini - kuşları ve doğayı dost tutarak hiçbir yalnızlık çekmeyebilir. Dağın zirvesindeki yangın gözetleme kulübesindeki nöbetçi de, aynı şekildedir.
Bazı insanlar bazen kalabalık içinde mutlu olurken, bir başka zaman kendini yalnız hissederek mutsuz olabilir.
Bazı insanlara kalabalık, başta iyi gelir iken bir müddet sonra sıkıcı gelebilir. Bazı insanlar, bırakalım kalabalığı, tek başına iken bile kendini bazen yalnız, bazen de mutlu hissedebilir.
Esasında, kalabalıkta kendini yalnız hissedenin suç kendisindedir. Kalabalığın bir suçu yoktur. Kişinin kalabalık içinde mutlu veya mutsuz hissetmesi tamamen kendi yaklaşımının şekline bağlıdır.
Kendisini her hal ve şartta mutlu etmesini becerebilen kaliteli insanlar; kalabalık - tenha her türlü ortamda kendilerini yalnız hissetmezler. Kendisiyle dahi çatışmalı olan insanları, ister kalabalığa, ister tenhaya götürün, hep yalnızdırlar.
Üstelik, kalabalıktan çok fazla zevk alanlar dahi, bir zaman sonra yalnızlığı arzulayabilirler.
Bazı insanlar birkaç kalabalıkta karşılaştığı olumsuzlukları bahane ederek, yalnızlığa bürünüp, geri dönmeyi unutarak! kalabalığın lezzetinden mahrum kalırlar.
Aynı insan bile gün içinde, bazen kalabalığı, bazen de yalnızlığı tercih edebilir.
Eğer kişi hep kalabalıktan yakınarak, yalnızlığa koşuyorsa, o zaman suç kalabalıkta değil, kendisindedir.
Kaliteli insanlar kalabalıktan asla şikayet etmezler. Zira onların pozitif iletişim yetenekleri çok yüksektir. Onların yalnızlığı seçmeleri, kalabalığı şikayetten değil, bir başka GRİ'ye geçme isteklerindendir.
"Ya siyah, ya beyaz" hayat olmaz. Grinin binelli! tonu vardır. İnsanın dinamik ve de değişken bir hayatı olmalıdır. Problem üretmeyen ve problemleri kaliteli çözmeyi bilen kalite kalibresi yüksek insanlara, ister kalabalık, ister tenha fark etmez. Çünkü, her ortamda huzur ve mutluluğu üretmesini çok iyi bilirler.

Selam, sevgi ve dualarımla.
Yüceler Yüce'sine emanet olalım.

29 Aralık 2024. Saat: 10.00. Antalya

Doç.Dr. Süleyman COŞKUNER
Kaliteli Yaşam Uzmanı