Ruhittin Sönmez

Yerel vesayet itirafı

Ruhittin Sönmez'in 'Yerel vesayet itirafı' adlı köşe yazısı... Yazı, Turgut Özal döneminden başlayarak Türkiye'deki yerel yönetim anlayışının evrimini ele alıyor.

Ruhittin Sönmez

YEREL VESAYET İTİRAFI

Turgut Özal sonrası yerel yönetimlerin güçlendirilmesi ve merkezî yönetimle yerel yönetimler arasında demokratik bir ilişkinin tesis edilmesi için önemli değişiklikler yapıldı.

Yönetim geleneğini Osmanlı Devleti'nden alan Türkiye'de geleneksel olarak güçlü ve örgütlü bir merkezi yönetim vardı. Yerel yönetimlerin ise idari sisteme entegre olmaya çalıştığı görülmekte idi. Özal bu yapının değişmesini savunuyordu.

Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi, devletin idaresini elinde bulunduranların, yerel yönetimleri de kontrol altına alınması gereken bir parça olarak görmemesi gerekiyordu.

Bir başka ifadeyle, üniter yapının bir gereği olan ve "idarenin bütünlüğü ilkesi" doğrultusunda benimsenen idarî vesayetin uygulamada "siyasî ve malî" vesayete dönüştürülmemesi gerektiği söyleniyordu.

1980'lerden öncesi ile alakalı eleştirilen bir başka husus da belediyelerin merkezin taşra örgütleriymişçesine yönetilmiş olmasıydı. Belediyelerin idari vesayet altındaki bu haline ilaveten, zaman zaman bazı belediyelerin yönetimini mülkî idare amirleri üstlenebiliyordu.

****

Turgut Özal bir yandan liberal ekonomi ve idare tarzı olarak Batılı değerleri benimseyen ve fakat içinde şark kurnazlığını atamamış pragmatist bir siyasetçi idi.

Türkiye'yi Batı ekonomileri ve siyasi kurumlarıyla entegre etmek istiyordu. Bu sebeple inandığı Batılı değerlere göre şekillendirmeye çalıştığı bir devlet yapısını inşa ediyordu.

Ancak yetiştiği şark kültürünün egosuna yüklediği alışkanlıklardan kurtulamamıştı. Seçim kazanma ve gücünü artırma kaygısıyla kendi inşa ettiği modern devlet yapısını bozmaya çalışıyordu.

Batılı değerler serbest seçimlerle gelen merkezi iktidarın yerel yönetimler üzerindeki vesayet gücünü kısıtlamayı öngörüyordu.

Fakat Özal seçim kazanmayı bu değerlerin üstünde tutan bir siyasetçi idi. Seçim tarihlerini en çok oy alma imkânı olan tarihlere kaydırır, her seçim öncesi seçim kanununda yaptığı değişikliklerle daha az oyla daha çok milletvekili kazanmaya çalışırdı.

O kadar özgüvenli idi ki, rahatlıkla, "Ben seçimden önce zam yapacak kadar enayi miyim?" diyebiliyordu. Bu sözüyle milleti enayi yerine koysa da çok fazla zararını görmemişti.

Yerel seçimler öncesi merkezi yönetimle (iktidarla) farklı partiden seçilen belediye başkanlarının hükümetten destek alamayacağını, bu yüzden iktidarda olan partisi ANAP'ın yerel adaylarına oy verilmesi gerektiğini söyleyebiliyordu.

Siyasi etik kurallarına da aykırı olan bu davranışın Özal'ın Müslüman kimliği ile bağdaşmadığını kendisine oy ve destek verenlerden hiç söyleyen olmuyordu.

Oysaki Batılı değerler, hangi partiden seçilirse seçilsin, belediyelerin yasaların öngördüğü şekilde bütçeden adil pay almasını gerektiriyordu. Yine batılı değerlere göre halka bilerek yalan söylemek ve dürüst olmamak bir siyasetçi için en büyük kusurdu.

******************************

HELALLEŞMEK

Partili Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan 6 Şubat depremlerinin yıldönümünde Hataylılara hitap ederken yerel seçimler için propaganda yaptı. Seçmen oylarını etkileyeceğini düşünmüş olmalı ki şu cümleyi kurdu:

"Merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez. Hatay'a geldi mi? Şu anda Hatay garip kaldı, mahzun kaldı."

Bu "Hatay CHP'li Belediye Başkanı yönetiminde idi. Bu yüzden yardım etmedik" itirafı değil midir?

Hatay depremin vurduğu iller arasında en büyük hasarı gören ilimizdi. Erdoğan/ Merkezi yönetim 2 bin konutun yıkıldığı Kilis'le 215 bin konutun yıkıldığı Hatay'ı aynı kefeye koymuş.

Görülüyor ki, bu adaletsiz ve insafsız uygulama bilerek, kasten ve partizanca düşünce ile yapılmış.

Hatay'ın merkezi hükümetten gerekli hizmeti ve yardımı hak ettiği ölçüde alamadığı yetmezmiş gibi buraya yardım etmeye çalışan CHP'li belediyelerin yardımları da engellenmiş.

****

AKP'nin 31 Mart'ta yapılacak yerel seçimlerde en büyük hedefinin İstanbul ve Ankara büyükşehir belediyelerini yeniden kazanmak olduğu malum.

İktidar, İstanbul'da Ekrem İmamoğlu'nun Ankara'da Mansur Yavaş'ın ürettiği projeleri ve buldukları kredileri onaylanmaması veya geç onaylaması suretiyle başarısız gösterme çabası içinde. Belediye meclislerindeki çoğunluklarını hizmeti aksatmaya varan engelleme aracı olarak kullanması kabul edilebilir şeyler değil.

Bu engellemeler uygulamada idarî vesayetin "siyasî ve malî" vesayete dönüştürülmesi değilse nedir?

Hak ettikleri hizmeti alması engellenen vatandaşlarla nasıl helalleşebilirsiniz?

****

Ak Parti tüzüğünde bulunan şu cümleler unutulmuş olmalı:

"Ak Parti içte ve dışta güçlü duruşun adaletle mümkün olacağına inanır... "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın"ilkesini, siyasetinin merkezi olarak görür. Milletin tüm fertleri, hiç bir ayrım gözetilmeksizin ülkemizin birinci sınıf vatandaşlarıdır."

Erdoğan ve AKP, başlangıçta, devleti Batılı değerler çerçevesinde modernleştirmeyi vaat ediyordu. Bu konuda iktidarlarının ilk on yılında belli adımlar da atılmıştı.

Ancak, tıpkı Özal gibi, Erdoğan da çok pragmatist bir siyasetçi. Onun için de seçim kazanmak söz konusu olunca batılı veya İslami değerlerden uzaklaşmak sorun olmuyor.

Rakipleri hazır olmadan baskın seçimler yapmak, seçim propagandalarında devletin bütün güç ve kaynaklarını kullanmak, seçim öncesi gerekli zamları seçimden sonra yağdırmak, önceki sözlerinin tam tersini uygulamaktan çekinmemek... O kadar kanıksandı ki, bunlar hiç eleştirilmiyor bile.

****

Siyasetçi kitabına uydurup yasaları uygulamayabilir, hatta gücü yetiyorsa Anayasaya bile uymayabilir. Yargıyı, medyayı, STK'ları, sermayeyi kontrol altına alabilir. Bunlarla seçimler kazanabilir.

Ama Erdoğan'ın "bizimle yol arkadaşlığı yapan ablamızdı" dediği merhum Alev Alatlı'nın, Külliye'de söylediği, şu sözünü hatırlarından çıkarmasınlar:

"Aslolan helalleşmek olmalıdır. Helalleşmek mahkemede dava kazanmaktan (ve seçim kazanmaktan... RS)daha üstün olmalıdır. Çünkü her yasal olan hak helal değildir ve olamaz."

Biz helal olmadığı gibi yasal olmadığını bildiğimiz iş ve eylemler hakkında da suskunuz. Yasal kılıfına uydurularak elde edilen ve de helal olmayan "başarılar" her şeyi örtebilir sanılmasın. "Milletim beni affetsin" demek bir helalleşme sayılmasın.

Asrın felaketini yaşayan ve sırf partizanlık sebebiyle, hak ettikleri hizmet ve yardımdan, mahrum edilenHataylılardan helallik almak mümkün mü?

 

Ruhittin Sönmez

08.02.2024

Bu içerik size ne hissettirdi?

  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ÜZÜLDÜM
  • 0
    KIZDIM
  • 0
    ŞAŞIRDIM
  • 0
    BEĞENDİM
  • 0
    BEĞENMEDİM
  • 0
    GÜLDÜM
  • 0
    ALKIŞ

Yorumlar (0)

Bu içerik ile ilgili henüz yorum yazılmamış

Ruhittin Sönmez Diğer Yazıları

02
MAYIS

2024

Dünden bugüne Türk yargısı

Ruhittin Sönmez'in 'Dünden bugüne Türk yargısı' adlı köşe yazısı Devamı

29
NİSAN

2024

İYİ Parti kurultayından izlenimlerim

Ruhittin Sönmez'in 'İYİ Parti kurultayından izlenimlerim' adlı köşe yazısı Devamı

25
NİSAN

2024

Anlaşılması güç siyasi manevralar

Ruhittin Sönmez'in 'Anlaşılması güç siyasi manevralar' adlı köşe yazısı Devamı

15
NİSAN

2024

İYİ Parti ve AK Parti'de değişim şart

Ruhittin Sönmez'in 'İYİ Parti ve AK Parti'de değişim şart' adlı köşe yazısı Devamı

04
NİSAN

2024

İYİ Parti ve Meral Akşener

Ruhittin Sönmez'in 'İYİ Parti ve Meral Akşener' adlı köşe yazısı Devamı

02
NİSAN

2024

Yumuşak atın çiftesi pek oldu

Ruhittin Sönmez'in 'Yumuşak atın çiftesi pek oldu' adlı köşe yazısı Devamı

28
MART

2024

Ramazan'da siyasi ahlak

Ruhittin Sönmez'in 'Ramazan'da siyasi ahlak' adlı köşe yazısı. Ramazan ayının feyiz ve bereketinden anlamamız gereken ilk şey, yaptığımız ibadetlerin ahlakımızı güzelleştirmesi gerektiğidir. Peki ya siyasetçiler? Ramazan'da siyasi ahlak da artmalı mı? Ruhittin Sönmez'in yazısı. Devamı

25
MART

2024

Seçimin kaderi emeklilerin elinde

Ruhittin Sönmez'in 'Seçimin kaderi emeklilerin elinde' adlı köşe yazısı Devamı

22
MART

2024

MHP ile AKP neden birleşmiyor?

Ruhittin Sönmez'in 'MHP ile AKP neden birleşmiyor?' adlı köşe yazısı Devamı

18
MART

2024

Emanetçiler mallarını açıklasın

Ruhittin Sönmez'in 'Emanetçiler mallarını açıklasın' adlı köşe yazısı Devamı

İlgili Haberler

Yerel Vesayet ve Helalleşme: Hatay'dan Bir Örnek
Yaşam

Yerel Vesayet ve Helalleşme: Hatay'dan Bir Örnek

Bu yazıda, yerel yönetimlere merkezi idarenin uyguladığı vesayet sistemi eleştiriliyor. Özellikle Hatay'da yaşanan deprem sonrası merkezi idarenin tutumuna ve CHP'li belediyelere yapılan engellemelere değiniliyor. Erdoğan'ın Hataylılardan helallik alması gerektiği savunuluyor.

Kepez'de İş Dünyası ve Yerel Yönetim Bir Araya Geldi
İş Dünyası

Kepez'de İş Dünyası ve Yerel Yönetim Bir Araya Geldi

MÜSİAD Antalya Şube Başkanı Ali Akçay ve yönetimi, Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz'ü ziyaret etti. Ziyarette Antalya'nın kalkınması ve Kepez'e kalıcı eserler kazandırmak için iş birliği vurgusu yapıldı.

AntTalks'ta İlber Ortaylı: Cumhuriyet'in 100. Yılında Yerel Yönetimler ve Antalya'nın Geleceği
Etkinlik

AntTalks'ta İlber Ortaylı: Cumhuriyet'in 100. Yılında Yerel Yönetimler ve Antalya'nın Geleceği

Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin AntTalks etkinliği kapsamında Prof. Dr. İlber Ortaylı, "Cumhuriyet'in 100. Yılında Tanzimat'tan Cumhuriyet'e Yerel Yönetim Geleneği" konulu söyleşi gerçekleştirdi. Ortaylı, Antalya'nın bir kültürel merkez olduğunu ve köylülerin desteklenmesi gerektiğini vurguladı.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Çevre Ödülüyle Onurlandırıldı
Yaşam

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Çevre Ödülüyle Onurlandırıldı

Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan çevre yatırımları, Boğaziçi Üniversitesi’nin ’Yılın Çevreci Yerel Yönetimi’ ödülünü Bursa’ya getirdi.

21. Yüzyıl Belediyeciliği Yerel Yönetimler Zirvesi’nde Sakarya’nın başarıları konuşuldu
Yerel Yönetim

21. Yüzyıl Belediyeciliği Yerel Yönetimler Zirvesi’nde Sakarya’nın başarıları konuşuldu

Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, 21. Yüzyıl Belediyeciliği Yerel Yönetimler Zirvesi’nde Sakarya’nın başarılı tarım politikasını anlattı.

Yerel yönetimlerden Aras Elektriğe tebrik belgeleri
Bölgesel

Yerel yönetimlerden Aras Elektriğe tebrik belgeleri

Doğu Anadolu Bölgesi’nde 7 il 58 ilçede elektrik dağıtım hizmeti veren Aras Elektrik’e üstün gayret ve özverili çalışmalarından dolayı takdir belgesi takdim edildi.