Sivrisinekler yazın özellikle akşam saatlerinde açık havada vakit geçirmeyi imkânsız hale getiriyor. Kendimizi sineklere karşı korumak için alabileceğimiz önlemler neler? İşte uzmanların tavsiyeleri...
Yaz geldi; hava sıcaklıkları ve nem arttı. Dolayısıyla bahçelerde, balkonlarda ve açık camların karşısında geçirdiğimiz vakit de hızla artıyor. Ne var ki "Balkona çıkayım da rahat bir nefes alayım" diyenleri can sıkıcı bir sürpriz bekliyor: Sivrisinekler.
The Washington Post gazetesi geçtiğimiz günlerde entomoloji uzmanlarından gezginlere kadar birçok isme, sivrisineklerle nasıl başa çıktıklarını sordu. İşte tavsiyeleri...
Las Vegas'ta bulunan Nevada Üniversitesi'nde tıbbi parazitoloji ve entomoloji dersleri veren Louisa Messenger, "Sıkıcı bir entomolog gibi görüneceğim ama ben CDC'nin tavsiyesini hatırlatacağım. İlk savunma hattınız kişisel korunma olmalı" dedi.
Messenger, yetkili kurumlarca onaylanmış yüzde 25 oranında DEET içeren koruma spreyleri kullanılmasını ve bir sinek kovucu olan permetrin maddesi sürülmüş uzun kollu ve paçalı giysiler giyilmesini de tavsiyeleri arasında sıraladı.
Macera odaklı gezginlere hitap eden seyahat şirketi 10Adventures'ın kurucusu Richard Campbell da giysilerle mümkün olduğunca fazla alan kapatmanın en etkili önlem olduğunu belirtti. Campbell, ailesiyle birlikte yaz aylarını Rocky Dağları'nda geçirdiğini, buralardaki sivrisineklerin şaşırtıcı derecede vahşi olduğunu söyledi.
Sivrisineklerin özellikle sulak alanlara yumurta bıraktığını; göller, akarsular ve bataklıklar açısından zengin olan dağlık bölgelerin sivrisinekler için mükemmel bir üreme sahası oluşturduğunu da sözlerine ekleyen Campbell, "Bazı bölgelerde, özellikle su kenarlarında böcek kovucu spreylerin çoğu işe yaramıyor. Böyle durumlarda işin sırrı mümkün olduğunca çok alanı, özellikle de hassas bölgeleri kapatmak. Sinekler benim ayak bileklerime bayılıyor. O yüzden çoğunlukla iki kat çorap giyiyorum" ifadelerini kullandı.
Bataklıklarıyla bilinen Florida'da daha da sıkı koruyucu önlemler alınıyor. Vahşi yaşam biyoloğu ve bataklıklarda safari yapmak isteyen turistlere yönelik bir organizasyon şirketinin sahibi olan Pete Corradino, turlarına katılan kişilere DEET sinek kovucu sprey ve krem stoklamalarını, bir de yüzlerini ve boyunlarını kapatan fileli şapkalar giymelerini tavsiye ettiklerini söyledi.
Corradino, sivrisineklere sürekli maruz kalan kişilerin duruma uyum sağladığını da belirterek, "Şu an benim için birkaç sivrisinek ısırığı katlanılamayacak bir şey değil" dedi.
Sivrisineklerle mücadele etmiş olan herkes en küçük bir su birikintisinin bile dişilerin yumurtalarını bırakması ve yavruların gelişmesi için mükemmel bir alan oluşturduğunu bilir.
Messenger, bahçelerdeki havuzlarda bulunan suya klor gibi standart kimyasallarla müdahale edilmesi gerektiğini vurguladı. Kullanılmayan havuzların da bakımının ve temizliğinin düzenli olarak yapılması gerektiğini söyleyen Messenger, "Sivrisineklerin içinde toz toprak olmayan temiz sularda üreme ihtimali çok daha düşüktür" diye konuştu.
Bahçe ve balkonlardaki saksıların dibinde toplanan suların sık sık boşaltılmasını ve gerekirse böcek ilacıyla müdahale edilmesini de tavsiye eden Messenger, bu kimyasalların saksılardaki bitkilere zarar verebileceğini de sözlerine ekledi.
California Üniversitesi'nde kamu sağlığı alanında dersler veren Daniel M. Parker da özellikle bahçelere dikilen bitkilerin seçiminde dikkat edilmesi gerekenleri sıraladı. Parker, ananasgillerin, etobur türler olan sürahi bitkilerinin ve belli başlı bazı içi boş bambuların yapraklarında ya da yarıklarında su biriktiğini, bunun da sivrisinek larvalarına uygun bir yuva oluşturduğunu söyledi.
Böcek ilaçlama şirketi Mosquito Joe'da teknik hizmetler direktörü olan entomolog David Price da şimşir, sürekli yeşil kalan çalılar ve kurtbağrı türü çalıların sivrisineklere barınak oluşturduğunu ifade etti. Price, bahçelerde sivrisineklere koruma ve yumurtalarını bırakma alanı sağlayan sık çalıların düzenli olarak budanmasını tavsiye etti.
Nişastalı sebzeler, tuzlu ve baharatlı yiyecekler, insanları sivrisineklere karşı daha çekici hale getiriyor. ABD'nin Charlotte şehrinde bulunan Black Pest Prevention şirketinin başkanı olan Nicole Carpenter, "Sivrisinekler yemekle ilgilenmezler ama belli şeyleri yediğimizde vücut kimyamızda yaşanan değişimleri çekici bulabilirler" dedi.
Örneğin baharatlı yiyecekler, vücudun daha fazla karbondioksit üretmesine neden oluyor. Sivrisinekler de bizi solunum sırasında havaya yaydığımız karbondioksit sayesinde buluyor. Carpenter, çeşitli alkollü içkilerin de daha fazla karbondioksit üretimine yol açtığını söyledi.
Messenger ise alkol tüketiminin vücut sıcaklığını artırabildiğini, yükselen sıcaklıkların da sivrisinekleri çeken bir diğer faktör olduğunu belirtti.
Bir sağlık ve seyahat blog'u olan Nouveau Lifestyle'ın kurucusu Letisha Guerrero, sık sık yurt dışı yolculuklar yapıyor ve gittiği yerlerin önemli bir kısmında sivrisineklerle karşılaşıyor. Bir keresinde Honduras'ta sivrisinek ısırıklarının yol açtığı alerjik reaksiyon nedeniyle hastaneye kaldırıldığını belirten Guerrero, şu an fazlasıyla dikkatli davrandığını belirtti.
Tatlı kokan sabun ve losyonların yerine limonotu aromalı ürünler kullanmanın sinekleri kendisinden bir nebze uzaklaştırdığını söyleyen Guerrero, limon okaliptüs yağı içeren spreylerin ve sinek kovucuların da kendisine faydalı olduğunu ifade etti.
Messenger ise belli kokuların sinekleri çektiği ya da ittiği yönünde bir delil olmadığını söylerken, "Ancak losyon sürmek cildinizdeki bakterilerin dağılımını değiştirir. Sivrisineklere nasıl koktuğunuzu, ürünün içeriğindeki parfümden çok bu süreç belirler. Bunun sonucunda daha çekici ya da itici bir hale gelebilirsiniz" diye konuştu.
The Washington Post'un "How hardcore mosquito experts fight summer’s most annoying pest" başlıklı haberinden derlenmiştir.
kaynak: Hürriyet
Yorumlar (0)