Başka var mı yok mu bilmiyorum ama herkesin gördüğü, bildiği veya duyduğu gibi, basın yayın organlarında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ve arkadaşlarının 2 ayrı seccadenin üzerine ‘sokak ayakkabılarıyla bastığı’ fotoğrafları yayınlandı… Ve Kemal Bey’in o fotoğraflarına, hangi dinden ve mezhepten olursa olsun insanlar büyük tepki gösterir ve bunun üzerine Kılıçdaroğlu da özür dilerken; namazla niyazla, dinle diyânetle veya ibâdetle ilgisi, dolayısıyla da seccadeyle alâkası olmayan kesimler o hareketi veya nâhoş fotoğrafı gâyet normal karşılandıkları veya öyle göstermeye çalıştıkları gibi, bazıları da ‘Bir metrekarelik bir seccadeyi kutsallaştırıyorlar, dolayısıyla da Allah’a (c.c) şirk (ortak) koşuyorlar… Seccade zaten ‘halı’ demektir…’ diyerek hem seccadeyi basitleştirdiler hem de kendilerine uygun fetvalar verdiler, kıyas ve icmâlar yaptılar!
MÜSLÜMANLAR SECCADEYE DEĞİL AYAKKABI İLE
ISLAK, HATTÂ ÇIPLAK AYAKLA BİLE BASMAZLAR!!
Bir zamanlar ‘inanan’ kadınların kızların vazgeçilmezi durumunda olan başörtüsü için ’75 santimetrelik kumaş’ diyen çevreler, şimdi de ister kadın olsun ister erkek, tüm Müslümanların başlarını koydukları, dolayısıyla da Allah’a en çok yaklaştırmaya vesile olduğuna inandıkları araçlardan biri durumunda olan seccadeyi bir ‘halı parçası’ diyerek basitleştirmeye; dolayısıyla da Kemal Kılıçdaroğlu’nu bu kültür zafiyetinden ve toplumsal ayıbından kurtarmaya çalıştılar! Oysa seccade bizim namaz sembolümüz, secde aracımızdır! Ve biz ona değil bir ayakkabı ile (ki, bu ayakkabı dünyanın en temiz ayakkabısı bile olsa) çıplak ya da ıslak ayakla dahî basmayız ve onu yerine koyarken bile ayak koyduğumuz bölümün secde mahalline denk gelmeyecek şekilde dürer ve ‘ayakaltında durmasın…’ diye evimizin en müstesna yerine koyarız!
MÜSLÜMANIN BAŞINI KOYDUĞU YERE AKAKKABI
KOYDUKLARI.. YETMEZMİŞ GİBİ; HEM SECCADEYİ
BASİTLEŞTİRİYOR HEM DE FETVALAR VERİYORLAR
Yukarıda da izâh etmeye çalıştığım gibi bazı çevreler, ‘bir yanlışlık veya hata olmuş, falan olmuş filan olmuş…’ deyip yüzde 98-99’u Müslüman olan bir toplumun namaz aracına-seccadesine ‘sokak ayakkabısı ile’ basarak poz(lar!) verdiklerinden dolayı Cenab-ı Allah’tan af, Müslüman halktan ise özür diyecekleri yerde, seccadeyi basit bir halı parçası olarak nitelendiriyorlar, o da yetmiyor seccadeyi savunan kişilerin şirke girdiklerini söylüyorlar!
Bu kesimlerin hareketleri, bana bir hikâyeyi hatırlattı:
Hikâye şöyle: Papazın biri Kilise de âyin yaptığı-yaptırdığı sırada bir güvencin gelir haç’ın üzerine pisler! Kuşun bu durumuna şaşıran ve biraz da kızan Papaz, güvercine, “Be hey kuş oğlu kuş! Sen Müslüman kuşu olsan kiliseye girmezsin, Hıristiyan kuşu olsan haç’ın üzerine pislemezsin! Sen nesin? Kimsin veya hangi dindensin?” diyerek kuşa sitemde bulunur!
Hadi Kemâl Bey seccadeyi fark etmedi ya da önemsemedi ve halktan gelen yoğun eleştirilerin ardından özür de diledi… Peki, seccadeyi salt bir halıdan ibâret sayan ya da öyle sanan çevrelere n’oluyor da yanlış ya da hatalı hareketin sahiplerini değil de, yanlışa ‘yanlış’ diyenleri eleştiriyorlar? Hattâ onları şirke girmekle, yani Allah’a ortak koşmakla suçluyorlar?
Bu ve bu gibi nedenlerden dolayı ben ‘sözüm okurlarımdan dışarı’ bu çevreleri Kiliseye giren.. güvercinin durumuna benzetiyorum! O nedenle, ben onlarında, Allah’tan (c.c) af dilemeseler bile, tıpkı Kılıçdaroğlu gibi namaz/seccade ehli olan halkımızdan özür dilemelerini bekliyorum… (Ama daha çok beklerim herhalde!)
HADİ KILIÇDAROĞLU.. FARK EDEMEDİ,
YANINDAKİLER DE Mİ FARK EDEMEDİ?
DİYELİM ONLARDA FARK EDEMEDİLER
FOTOĞRAFI PAYLAŞANLAR N’APTILAR
Tamam, Kemal Bey her şeye rağmen, yapılanın yanlış veya bir hata ya da kusur olduğunu söyledi ve bir Müslüman’a da bu özre inanmak yakışır… Ancak, Kemal Bey’in partisinden olan bazı kişiler, yazar ve çizerler bu yapılanın yanlış olduğunu itiraf veya ifade etmek yerine seccadeyi hem basitleştiriyorlar, hem de yapılanı onaylıyorlar… O da yetmiyor, seccadeyi savunan kişileri şirke
girmekle, Allah’a ortak koşmakla suçluyorlar… Dolayısıyla da kıyas âlimi, icma-i ümmet fatihi kesiliyorlar!
Uzun lâfın kısası, meselenin hülâsâsı; biz inananlar, batıl olan ya da yasaları veya uygulamaları yürürlükten kalkmış olan semâvî dinlere ve kutsal kitaplara inanan kişilerin, hattâ putperestlerin putlarına, yani insanların kutsal saydıkları mekân, zaman ve eşyalarına bile saygısızlık etmeyiz-edemeyiz… Ancak, biz insanının yüzde 98-99’u Müslüman olan bir ülkenin Cumhurbaşkanı adayı olan kişinin de hangi nedenle ve nere de olursa olsun kutsallarına-kutsal saydığı zaman, mekân ve eşyaları bilmesini, tanımasını ve onlara karşı hassas davranmasını bekler ve ister haklı olarak. Ancak, maalesef öyle olmadı ve yanlışın üzerine yanlışla gidilerek kaş yapalım derken göz çıkarıldı!
Hülâsâ-i netice; bırakın seccadenin üzerine ayakkabı ile basmayı ve o şekilde poz vermeyi, T. C Hükümetinin Başbakanı, Cumhur ya da Devlet Başkanı olarak gittiği bir yabancı ülkede katıldığı bir tören de yere düşen Türk Bayrağını yerden kaldırarak cebine koyan bir Cumhurbaşkanı ve aynı zamanda Cumhurbaşkanı adayı ile seccadenin üstünde ‘sehven bile olsa ve sokak ayakkabılarıyla’ basan ve bunu da paylaşan ve bunu kınayanları kınayan zihniyetin sahipleri arasında dağlar kadar fark olmalı!’ diyor, herkese ‘seccadeli’ saygılar sunuyorum.
SOMURTMUŞ Kİ BIÇAK, NÂRA Kİ TOKAT;
ZİVT OLDU GÖZLER DE KARANLIK KAT KAT…
YALNIZ SECCADEMİN YÜZÜNDE ŞEFKÂT;
BENİ KİMSELER OMŞAMAZ MÂDEM,
ÖP BENİ ALNIMDAN, SEN ÖP SECCADEM!
Necip Fâzıl Kısakürek
ASLINI GİZLEYEMEZ İNSAN, GİYDİĞİ KAFTANLARLA.
BİLMEZ AMA KENDİNİ KANDIRIR, SÖYLEDİĞİ YALANLARLA!
Mehmed Akif Ersoy
KALP İLE CÜZDAN ARASINDA KALIP MAĞRUR OLMA
KALP İLE SECDE ARASINDA DUR Kİ, HUZUR’DAN EKSİK KALMA!
Fatih Keskin
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Küçük bir bypass yeli, bizi büyük bir şehre savurdu' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Sevgili okurlarımdan, '2-3 haftalığına' izin istiyorum' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Hem evlenenlerin sayısı hem de nüfusumuz azalıyor' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bahçeli, 'Sana söylüyorum kızım gelinim sen anla...' dedi!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'BM'nin yaşı 80, gramı ise 80 kuruş' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bedeni açarak medeni olunamayacağı gibi; soyunarak da çağdaş olunamaz!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Yavuz Savcı, yenidoğan çetesini bastırmış!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Deniz ateş alır mı? almaz! Ya alacak olur n'olur? Onu da bekleyip göreceğiz!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'İmam Hatipliler'in haftaları kutlu tüm İmam Hatipliler mutlu olsun!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş 'Mülakat olmalı ama torpil olmamalı!' adlı köşe yazısı... Devamı
Yorumlar (0)