Taceddin Akbaş

Bazı çevreler 'Bir zamanlar Demirel, Özal, Erbakan ve Akbulut'a yaptıklarının bir benzerini' şimdi de Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'a yapıyorlar!

Taceddin Akbaş'ın 'Bazı çevreler 'Bir zamanlar Demirel, Özal, Erbakan ve Akbulut'a yaptıklarının bir benzerini' şimdi de Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'a yapıyorlar!' adlı köşe yazısı

Taceddin Akbaş

BAZI ÇEVRELER ‘BİR ZAMANLAR DEMİREL, ÖZAL ERBAKAN VE AKBULUT’A YAPTIKLARININ BİR BENZERİNİ’ ŞİMDİ DE DİYÂNET İŞLERİ BAŞKANI ALİ ERBAŞ’A YAPIYORLAR!

Yaşı müsait olanların bilecekleri veya hatırlayacakları gibi mâlûm çevreler dönemin Başbakanı Prof. Dr. Necmeddin Erbakan ve Erbakan’ın Partisinden bakan olan ‘sünnet’ sakallı siyaset adamları için bir çok yakıştırmalar ve yapıştırmalar yaptıkları gibi; yine dönemin Başbakanı ve Cumhurbaşkanı Ispartalı Süleyman Demirel için ‘Çaban Sülü, Suntacı Yahya’nın oğlu’ vb. yakıştırmalar; dönemin Başbakanı ve Cumhurbaşkanı Malatyalı Turgut Özal için ‘Çankaya’nın şişmanı, takunyalı vb.’ yakışmalar; bir dönemin Bakanı, Başbakanı ve TBMM Başkanı Erzincanlı Yıldırım Akbulut için ‘Kasaba Avukatı, Badem Bıyıklı Politikacı’ gibi yakıştırmalar yapmışlar; dolayısıyla da bizim iftihar ettiğimiz bazı değerleri itibarsızlaştırarak, Anadolu’nun bağrından çıkmış olan ve devletin en üst kademesinde görev yapmakta olan siyaset ve devlet adamlarını aşağılamaya çalışmışlardı! Çünkü onlar asık ve mozaik suratlı, smokinli ve kelebek kravatlı, sinekkaydı tıraşlı, boyalı saçlı, sakalsız bıyıksız ya da top sakallı veya fırça bıyıklı Bakan, Başbakan ve Cumhurbaşkanlarına alışmışlardı! Ki, dönemin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının MSP’li Bakandan CHP’li Bakan’a geçmesinin ardından, Bakanlıkta çalışan telefon sekreterlerinin genelde erkeklerden oluştuğu için öfkelenen dönemin Bakanı, Bakanlık Bürokratlarına ’’Telefonlarda kadın kız sesi duymak istiyorum kadın…” şeklinde bağırdığını-azarladığını duymuştum…

AYNI ŞEYLER DİYÂNET İŞLERİ BAŞKANI’NA DA YAPILIYOR!

Kısacası, bir dönemin Anadolulu siyaset ve devlet adamları için aşağılayıcı davranışlarda bulunan, müstehzi cümleler kuran, küçümseyici sözler sarf eden, yakıştırmalar ve yapıştırmalar yapan çevreler; şimdi de insanının yüzde 98-99’u Müslüman olan bir ülkenin ve saygın bir Kurumunun başındaki bir Zat’a, Diyanet İşleri Başkanı olan Prof. Dr. Ali Erbaş’a yapmaya başlamışlardı… Temsil ettiği Kurumunun saygınlığını, îtibârını, güvenirliğini ve vatandaşı bulunduğu Ülkesinin onurunu kendi saygınlığına tercih eden Başkan Erbaş, nihayet sessizliğini bozmuş ve kendisinin üzerinden kurumunu yıpratmak isteyen Bremen Mızıkacılarına, hayalet avcılarına ve gölge boksörlerine son derece nâzik bir dil ve kibar bir üslupla cevap vermiş! Ve Sayın Başkan, >CV’sinde Arapça biliyor yazdığı halde Arapça bilmediği ortaya çıktı< şeklindeki iftiralara, “Böyle bir akademisyeni Arapça bilmemekle itham etmek haksızlık değil midir?” >Pekî, Irak’ta neden tercüman kullandı?< şeklindeki sorulara “Diplomatik hassasiyet gereği Irak’ta yaşayan özel bir olayı bahane ederek itibar suikastına yol açan üslupla bir insana acımasız saldırılarda bulunmak haksızlık değil midir?” >Duayı avcuna yazmış oradan okuyor< şeklindeki yakıştırmaların, kuru iftiraya da bunun tamamen yalan yanlış olduğunu belirtmiş ve “Dua etmem istendiğinde makası sol avucumun içinde kamufle etmeye çalışırken oraya doğru bakmamı sanki avucumun içinde yazı varmış da ben onu okuyormuşum şeklinde yorumlamak, çarpıtmak, videoya dikkatlice bakıldığında fark edilmesine rağmen bunun üzerinden nezaket ve eleştiri sınırlarını aşan saldırılar yapmak haksızlık değil midir?” >Eski araba kullanılamaz halde yeni araba kiraladı< şeklindeki eleştirilere ise, “210 yılında Diyanete tahsis edilen 2006 model arabadan sonra 2015 yılında bir araba tahsis edilmiş ve yine kıyamet kopmuştu. O günkü Diyanet İşleri Başkanımız yine nezaket ve eleştiri sınırlarını aşan acımasız saldırılara dayanamayıp arabayı Başbakanlığa iade etmişti. İnternette bakarsanız ne acımasız haberler ve saldırılar yapıldığını görürsünüz. Aradan geçen bunca yıla rağmen bize 2023 yılına kadar hiç araba tahsis edilmedi. Eski araba artık kullanılamaz hâle gelip envanterden düşünce ihtiyaca binaen söz konusu araba, ‘kiralama yöntemiyle’ kullanılmaya başlandı…” demiş! Yani Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, kendisine atılan iftiralara, yapılan yalan yanlış haberlere, dolayısıyla da Kurumunu yıpratmak isteyen sözde basın yayın organlarına, masa başı habercisi muhabirlere, köşe yazarlarına ve STK temsilcilerine ve bu iftiralara inanan veya onaylayan kişilere; inancına imanına, şahsına ve Başkanlığına yakışır bir söz ve üslupla cevaplandırmış. Dolayısıyla da bana söylenecek bir söz bırakmamış… Amma velâkin, şek şüphesiz bir Müslüman olan ve Diyanet İşleri Başkanlığı gibi önemli bir Kuruma sevgi besleyen ve saygı duyan bir gazeteci olarak sessiz kalmak, dolayısıyla da ‘dilsiz şeytan’ durumuna düşmemek için ben de kısa bir cevap vermek istiyorum!

MAKSATLARI ÜZÜM YEMEK DEĞİL, BAĞCI.. DÖVMEK OLAN ÇEVRELER PROF DR. ALİ ERBAŞ’IN ÜZERİNDEN DİYÂNET İŞLERİ BAŞKANLIĞI’NI YIPRATMAK İSTİYOR!

Câmilerin, mescidlerin, kur’an kurslarının, benzer mâbet ve mekânların tamamına yakını, insanının yüzde 98-99’u Müslüman olan halkımız tarafından yaptırıldığı gibi tefriş edilip donatıldığı ve masraflarını karşıladığı kurumların idarecisi, yöneticisi veya temsilcisi durumunda olan bir kurumun başındaki bir Zat-ı, sahasında uzman olan bir akademisyeni, koskoca bir Profesörü Arapça bilmemekle, kısa bir duayı bile avucunun içine yazdığı nottan okumakla, ayrıca lüks ve pahalı arabaya binmekle ya da eski aracını yeni araçla değiştirmekle itham edenlerin asıl maksatları üzüm yemek değil, bağcı dövmek olmalı ki; hiçbir aslı astarı olmayan, tamamen su-i zanna ya da art niyete dayalı, yani asıl maksatları dini-diyâneti ve dindarları karalamaya, aşağılamaya, dolayısıyla da yıpratmaya matuf haber ve yorumları yapan kişiler; Başkan Erbaş’ın temsil ettiği milyonlarca kişiden helâllik dilemez-dileyemezler belki, ama bâri iftira attıkları Başkan’dan özür dilesinler ve bundan sonra bu Kurum ve Kurumun başında bulunan kişilerle alakalı haber ya da yorum yaparlarken kılı kırk yarsınlar bâri!’ diyor, herkese saygılar sunuyorum.

EY ÎMAN EDENLER! BİLMEDEN BİRİLERİNE ZARAR VERİP DE

SONRADAN PİŞMAN OLMAMANIZ İÇİN, FÂSIK’IN, YOLDAN

ÇIKMIŞIN BİRİ SİZE HABER GETİRDİĞİNDE DOĞRULUĞUNU

ARAŞTIRIN! YOKSA, GERÇEĞİ BİLMEYEREK, BİR TAKIM

KİMSELERE FENÂLIK ETMİŞ, DOLAYISIYLA DA NADİM

PİŞMAN OLURSUNUZ… Hucurat Sûresi, âyet 6

Bu içerik size ne hissettirdi?

  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ÜZÜLDÜM
  • 0
    KIZDIM
  • 0
    ŞAŞIRDIM
  • 0
    BEĞENDİM
  • 0
    BEĞENMEDİM
  • 0
    GÜLDÜM
  • 0
    ALKIŞ

Yorumlar (0)

Bu içerik ile ilgili henüz yorum yazılmamış

Taceddin Akbaş Diğer Yazıları

22
ŞUBAT

2025

BUTSO ile MAKÜ 'Örnek bir' kararın altına imza atmış

Taceddin Akbaş'ın 'BUTSO ile MAKÜ 'Örnek bir' kararın altına imza atmış' adlı köşe yazısı... Devamı

21
ŞUBAT

2025

Burdur Aile ve sosyal hizmetler il müdürlüğü, adıyla mütenasip hizmetler vermeye devam ediyor

Taceddin Akbaş'ın 'Burdur Aile ve sosyal hizmetler il müdürlüğü, adıyla mütenasip hizmetler vermeye devam ediyor' adlı köşe yazısı... Devamı

20
ŞUBAT

2025

Hayvanlarımıza 'İyi bakalım ki' onlar da bize hizmet etsinler

Taceddin Akbaş'ın 'Hayvanlarımıza 'İyi bakalım ki' onlar da bize hizmet etsinler' adlı köşe yazısı... Devamı

19
ŞUBAT

2025

Bu gidişle ya Trump ABD'yi yer ya da ABD Trump'ı

Taceddin Akbaş'ın 'Bu gidişle ya Trump ABD'yi yer ya da ABD Trump'ı' adlı köşe yazısı... Devamı

19
ŞUBAT

2025

Uyuşturucu bataklığı kurutulmalı ki gençler bu bataklıktan kurtulsunlar

Taceddin Akbaş'ın 'Uyuşturucu bataklığı kurutulmalı ki gençler bu bataklıktan kurtulsunlar' adlı köşe yazısı... Devamı

17
ŞUBAT

2025

Mesai saatleri yazın ayrı kışın ayrı düzenlenmeli!

Taceddin Akbaş'ın 'Mesai saatleri yazın ayrı kışın ayrı düzenlenmeli!' adlı köşe yazısı... Devamı

15
ŞUBAT

2025

Düğün değil, bayram değil TÜSİAD birilerini niye öptü?

Taceddin Akbaş'ın 'Düğün değil, bayram değil TÜSİAD birilerini niye öptü?' adlı köşe yazısı... Devamı

15
ŞUBAT

2025

Ailemizi ve kadınlarımızı 6284 sayılı yasayla değil; 1424 ya da 1446 yıllık yasalarla çok daha iyi koruruz!

Taceddin Akbaş'ın 'Ailemizi ve kadınlarımızı 6284 sayılı yasayla değil; 1424 ya da 1446 yıllık yasalarla çok daha iyi koruruz!' adlı köşe yazısı... Devamı

14
ŞUBAT

2025

Bir zamanlar biz de millet hem nasıl milletmişiz. Gelmişiz dünyaya milliyet nedir öğretmişiz

Taceddin Akbaş'ın 'Bir zamanlar biz de millet hem nasıl milletmişiz. Gelmişiz dünyaya milliyet nedir öğretmişiz' adlı köşe yazısı... Devamı

12
ŞUBAT

2025

Sevgililer Günü kutlu Berat Gecemiz mübarek olsun

Taceddin Akbaş'ın 'Sevgililer Günü kutlu Berat Gecemiz mübarek olsun' adlı köşe yazısı... Devamı

İlgili Haberler

“İşgalciler Filistin'den tamamen çekilinceye kadar mücadeleye devam etmeliyiz”
Yaşam

“İşgalciler Filistin'den tamamen çekilinceye kadar mücadeleye devam etmeliyiz”

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Filistin için Türkiye genelindeki tüm camilerde yardım toplandığını ve Türkiye Diyanet Vakfı ekiplerinin de sahada çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, “Ateşkes ilanından beri Gazze'deki insani yardım faaliyetlerimiz artarak devam ediyor” dedi. Detaylar haberimizde..

45 yıldır kapalı olan İsfahani Mescidi'nin açılışı yapıldı
Bölgesel

45 yıldır kapalı olan İsfahani Mescidi'nin açılışı yapıldı

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Ankara'nın Ulus semtinde 45 yıldır kapalı olan ve onarılarak ibadete hazır hale getirilen İsfahani Mescidi'nin açılışını yaptı. Detaylar haberimizde..

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş: "İnsanlık ahlak ve medeniyet krizi yaşıyor"
Bölgesel

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş: "İnsanlık ahlak ve medeniyet krizi yaşıyor"

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, 44. İl Müftüleri İstişare Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, işgalci siyonistlerin işlediği cinayetler ve soykırımların insanlığın merhametten ne kadar uzaklaştığını gösterdiğini belirtti.

Ali Erbaş: 'İslam'daki Vakıf anlayışının kurucusu peygamber efendimizdir'
Etkinlik

Ali Erbaş: 'İslam'daki Vakıf anlayışının kurucusu peygamber efendimizdir'

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, “İslam’daki vakıf anlayışının kurucusu Peygamber Efendimizdir ve biz de O’nun varisiyiz. Bu açıdan bütün vakıf gönüllüleri, vakıf kuranlar, vakıfların yaşaması için gayret eden herkes Peygamber Efendimizin varisidir” dedi. Detaylar haberimizde..

Arnavutluk  Tiran Camiini Cumhurbaşkanı Erdoğan Açtı
Yaşam

Arnavutluk Tiran Camiini Cumhurbaşkanı Erdoğan Açtı

Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı olarak Arnavutluk’un başkenti Tiran’da inşa ettiği  Balkanların en büyük camii olma özelliğini taşıyan Namazgah Cami  açılışını Cumhurbaşkanı  Recep Tayyip Erdoğan

"İnsanlık, vicdanını kaybetme noktasına gelmiştir"
Yaşam

"İnsanlık, vicdanını kaybetme noktasına gelmiştir"

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Mevlid-i Nebi Haftası ile Camiler ve Din Görevlileri Haftası Tanıtım Programı'nda yaptığı konuşmada, "Tıpkı bugünkü gibi Narinler onun insanlığa getirdiği merhameti, şefkati bekliyor. Detaylar haberimizde..