Yaşı müsait olanların bizzat yaşayıp gördükleri, olmayanların ise yazılıp çizilenlerden, televizyonlardan, haber ajanslarından ve benzer kaynaklardan görüp öğrendikleri gibi, 28 Şubat’ın Postmodern Darbecileri; Millî-İslâmî Görüşün Kurucu ve Onursal Başkanı, Refah Partisi (RP)’nin Genel Başkanı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin 54. Başbakanı merhum Prof. Dr. Necmeddin Erbakan ile birlikte Koalisyon Hükümeti Ortağı, Doğru Yol Partisi (DYP) Genel Başkanı, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Prof. Dr. Tansu Çiller’i hükümetten uzaklaştırmak için gayri ahlâki ve gayri yasal her yola başvurmuşlar ve emellerine de ulaşmışlardı! Yani, 28 Şubat 1997’de yapılan ve 9 küsur saat süren ünlü ve çetrefilli Millî Güvenlik Kurulu (MGK) Toplantısı sonucunda açıklanan kararlar REFAH-YOL Hükümeti’nin hükmedemez-görev yapamaz hâle gelmesine, dolayısıyla da Hükümetin dağılmasına neden olmuştu! ‘Postmodern Darbe’ olarak nitelendirilen darbe ile dönemin Hükümetinin MGK’da alınan ve ne büyük devletin, ne de asil milletin lehine olmayan kararları icraata geçirmek için dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir’in öncülüğünde kurulan Batı Çalışma Grubu (BÇG) Milletin özgür iradesiyle seçilmiş olan ve yasalara uygun olarak kurulmuş olan ve başarılı icraatların altına imza atan bir Hükümeti alaşağı edebilmek için her yolu mubah görmüş; ancak Grubun üyeleri yıllar sonra bağımsız mahkemelerde yargılanmış ve çeşitli cezalar almışlardı!
BÇG’nin Ülkemize verdiği maddî mânevî zararlar ayrı bir konu ama sırf İmam Hatip Okullarının ve Kur’an Kurslarının önünü kesmek için ‘kesintisiz eğitim’ bahanesiyle tüm meslek liselerinin yolunu kesmesi Ülkemize indirilen maddî mânevî, millî ve dînî bir darbe idi! Daha sonra işbaşına gelen AK Parti Hükümetleri ise bu açığı kapatabilmek için bazı kararlar almış ve uygulamalar başlatmıştı… Ancak, bir şeyi bozmanın kolay, yapmanın ise o kadar kolay olmadığı gibi, BÇG’nin veya Postmodern Askerî Darbesi’nin tahrip ettiği-bozduğu darmadağın ettiği Millî Eğitim Sistemini düzeltmek veya önleri kesilen meslek liselerini eski hâline getirmekte kolay olmadı-olamadı ve bir süre daha olamayacağa da benziyor… İşte bunun farkında veya fevkinde olan ve ara eleman sıkıntısı çeken sanatkârlar, sanayiciler ve iş insanları; velîlerden evlâtlarını meslek okullarına göndermelerini rica ve tavsiye ediyorlar…
Bu konu da Burdur Ticaret ve Sanayi Odası (BUTSO) Yönetim Kurulu, Başkan Yusuf Keyik imzasıyla yayınladığı basın bildirisinde şunları söylemiş:
“3 Temmuz da başlayan ve 19 Temmuz da sona erecek olan Liselere Giriş Sistemi (LGS) İlimizde tüm öğrencileri ve velîlerini Burdur Meslekî Teknik Anadolu Lisesini (MTAL) ile İlimizdeki diğer melsek liselerini seçmeye davet ediyorum. Bu okullarda öğrenimlerini sürdürün tüm öğrenciler diğer okullardaki gibi tüm teorik derslerini en iyi şekilde alıyorlar. Bunun yanında meslek bilgisi derslerini, atölye lâboratuvar ve işyerlerinde uygulamalı bir şekilde alıyorlar. Devletimiz, Millî Eğitim Bakanlığımız, İŞKUR Müdürlüğümüz ve Odamız okulunda öğrenim gören veya mezun olan çeşitli imkânlar sağlamaktadır. Öğrencilerimiz bu imkânlardan, istihdam ve meslek edinme garantisinden en iyi şekilde yararlanarak, iş haylarında sağlam bir şekilde yürüyeceklerdir…”
Oda olarak öğrencilerin hep yanında olduklarını da hatırlatan Başkan Keyik, “Sevgili öğrenciler! Sizler bizim ülkemizin geleceğisiniz. Üniversitelerden veya Mesleki ve Teknik Anadolu Lisemizden muzun olduğunuzda İlimizin ticaret ve sanayi alanlarının aranan elamanları olacaksınız inşAllah. Sonra bir kısmınız yüksek öğretimine devam ederken, bir kısmınız kamuya, bir kısmınız da iş dünyasına katılacak. Sizlerin iş dünyasına katılmasınız sürecinde bizler Ticaret ve Sanayi Odası olarak her zaman yanınızda olacak ve sizlere destek vereceğiz…”
Mamafih, son zamanlarda en popüler mesleklerden biri oldu ama bizim çocukluğumuzda büyüklerimiz bize sanatı veya herhangi bir mesleği sevdirmek ve çocuklarını herhangi bir mesleğin sahibi yapmak için ‘Mesleğin en kötüsü davulculuktur ama onu da öğren elinde bulunsun!’ Ayrıca elinde herhangi bir mesleği olanlar için de ‘altın bilezikli adam’ derler, yani sanatı veya bir mesleği bir altın bileziğe benzetirlerdi… Amma ve lâkin, diğer dönemler ve etkenler varsa da 28 Şubat Postmodern Darbesi hemen her şeye olduğu gibi, meslek orta okulu ya da liselerine, dolayısıyla da yüksek okullarına büyük darbe indirdi! O nedenle bu darbenin meslek okullarına verdiği zararın telafisi pek kolay olmaz… Onun için genelde her aileler, özelde de köylü, orta ve bilhassa dar gelirli aileler çocuklarını meslek okullarında okutarak hem kısa yoldan meslek sahibi yapabilirler, hem de yok olmaya veya unutulmaya yüz tutan meslekleri canlandırabilirler’ diyor, herkese saygılar sunuyorum.
SANATKÂR, TOPLUM DA UZUN ÇALIŞMA VE
UĞRAŞANLARDAN SONRA ALNINDA IŞIĞI İLK
HİSSEDEN İNSANDIR… HEPİNİZ MİLLETVEKİLİ
OLABİLİRSİNİZ, BAKAN OLABİLİRSİNİZ; HATTÂ
CUMHURBAŞKANI OLABİLİRSİNİZ, FAKAT SANATKÂR
OLAMAZSINIZ… MEKTEBİN VERECEĞİ İLİM VE FEN
SAYESİNDEDİR Kİ TÜRK MİLLETİ, TÜRK SANATI,
İKTİSADİYATİ, TÜR ŞİİR VE EDEBİYATI BEDAYİİYLE
İNKİŞAF EDER…
K. Atatürk
SANATIN AMACI, RUHUMUZU GÜNDELİK HAYATIN
TOZLARINDAN TEMİZLEMEKTTİR…
Pablo Picasco
SANATLAR YERYÜZÜNÜN TUZUDUR; TUZ YEMEKLERE
NEYSE, SANATTA TEKNİK İÇİN ODUR. ULUSAL SANAT
VE ULUSAL BİLİM YOKTUR, İKİSİ DE TÜM ÜSTÜN VE
YÜKSEK DEĞERLER GİBİ TÜM DÜNYANIN MALIDIR.
BİLİM VE SANAT DÜNYANIN MALIDIR, MİLLETLERİN
SINIRLARINI TANIMAZ!
Anonim
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Küçük bir bypass yeli, bizi büyük bir şehre savurdu' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Sevgili okurlarımdan, '2-3 haftalığına' izin istiyorum' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Hem evlenenlerin sayısı hem de nüfusumuz azalıyor' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bahçeli, 'Sana söylüyorum kızım gelinim sen anla...' dedi!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'BM'nin yaşı 80, gramı ise 80 kuruş' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bedeni açarak medeni olunamayacağı gibi; soyunarak da çağdaş olunamaz!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Yavuz Savcı, yenidoğan çetesini bastırmış!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Deniz ateş alır mı? almaz! Ya alacak olur n'olur? Onu da bekleyip göreceğiz!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'İmam Hatipliler'in haftaları kutlu tüm İmam Hatipliler mutlu olsun!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş 'Mülakat olmalı ama torpil olmamalı!' adlı köşe yazısı... Devamı
Yorumlar (0)