GÜZEL SPÎKER’E ÇİRKİN EL HAREKETİ HİÇ YAKIŞMADI
Birçoğumuzun gördüğü ya da duyduğu gibi, TV100’ün ana haber sunucularından ve program yapımcılarından biri olan Kübra Par, önceki gün akşam sunduğu ana haber bülteninde, “Bugün gazetecilik adına ilginç bir gündü… Seda Selek, Barış Pehlivan, Serhan Asker ve Halk Tv’den arkadaşlarımız göz altına alındılar… Gazeteciliğin temel ilkelerine uyduğumuz, ama aynı zamanda mesleğimizi özgürce îfâ edebildiğimiz günlerde yeni haberler aktarabilmek üzere, hoşça kalın.” dedikten sonra çalmaya başlayan kapanış jeneriği müziği ile birlikte öyle bir el hareketi yapmış ki; böyle çirkin bir hareketi değil bir bayan spikerin veya televizyon sunucusunun canlı yayında ve sunduğu ana haberin hemen ardından yapması, sıradan bir kadının yine kadın arkadaşlarıyla ve kendi aralarında şakalaşması esnâsında yapması bile hoş karşılanmaz!
Gerçi Kübra Par kendisine gösterilen yoğun tepkiler üzerine bir açıklama şapmış ve “Bu akşam Ana Haber bittikten sonra canlı yayın kazası yaşadım… Olayın bugün yaşanan gündemle bir ilgisi yoktur. Ve ortaya çıkan görüntülerden dolayı tüm izleyicilerden özür dilerim…” diyerek kendisini kınayıcı izleyicilere ve dinleyicilere özrünü kabul ettirmeye çalışmış! Ancak, bazı şeylerin özrü-telâfisi veya geri dönüşü olmayacağı gibi milyonlarca izleyicinin izlediği bir esna da bir bayan sunucu veya spîkerin öyle çirkin bir el hareketini yapması, insanların aklına o kişinin ‘özel hayatında ya da kamera arkasında kim bilir hangi çirkin hareketleri yapıyor?’ gibi soruları getirir! (Şahsen benim aklıma bunlar geldi)
Mâmafih, Kübra Par’ın o çirkin, edep-âdap dışı hareketine yoğun tepki gelmesi üzerine Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) bir inceleme başlatmış, ama bu yetmez!.. O nedenle O’na en büyük cezayı televizyon yönetimi işine son vererek veya geri plâna-kamera arkasına çekerek, o da olmazsa izleyici izlemeyerek, kanalı veya o bayanın verdiği haberleri ve yaptığı programları boykot ederek vermeli! Çünkü, ülkemiz de kanunlara-kurallara ve ahlâkî ilkelere uyulduğu ve insanların kişilik haklarına dokunulmadığı ve nâmahremlerine girilmediği takdirde hiçbir basın yayın organına ve medya mensubuna kimse bir şey demiyor-diyemiyor ve dememesi de gerekir… Ki, herhangi bir medya mensubuna veya basın yayın organına böyle bir müdahalenin yapılması halinde buna en çok karşı çıkanlardan biri ben olurum… Ancak, gazeteci arkadaşlar (kamu görevlileriyle yapılanlar ayrı) muhataplarıyla yaptıkları özel röportaj veya görüşmeleri gizlice kayda almamalı, alsa bile kendisinin izni olmadan yayınlanmamalı! Çünkü herkesin bir özeli veya mahremi mutlaka vardır! Onun için bu özeller ve kutsallar yok sayılarak yapılan konuşma, görüşme veya röportajların yayınlanması etik bir gazetecilik değil, korsan yayıncılıktır, insanların kişilik haklarına aykırılıktır, hukuklarına saygısızlıktır…
Ve Kübra Hanım meslektaşları olmanın ötesinde siyasi yoldaşı ya da gönüldaşı olduğuna inandığı kişilerin savcılık talimatıyla ve görevli polisler tarafından göz altına alınmalarına çok öfkelenmiş olmalı ki, o kişileri göz altına alan kişi veya kurumlara, dolayısıyla da izleyicilerine karşı o çirkin hareketi yapmış! Yani Kübra Hanım söz konusu hareketi yaparken beyninin içindeki kinini dışa vurmuş ve bunu yaparken yayının devam edip etmediğine dikkât etmemiş ya da ettiyse bile bunu kâle almamış! Ancak Bayan Par o çirkin hareketi kime karşı ve ne maksatla yaparsa yapsın çok yanlış ve büyük ayıp etmiş!
Velhâsıl-ı kelâm; bizim bazı meslektaşlarımız da ve bilhassa televizyon habercilerinde, yorumcuları ve program yapımcılarında bâzen ekran zehirlenmesi veya şımarıklık oluşabiliyor… Yani bazı haber sunucuları veya program yapımcıları ya da televizyon şımarıkları, çalıştıkları kanalların güçlerini arkalarına alarak bazen maksadını aşan cümleler kurabiliyor ve uygunsuz hareketler yapabiliyorlar! Ama bunu canlı yayın esnasında değil, paket yayın esnasında ve kendi meslektaşları arasında yapıyorlar… Ancak, böylesi çirkin bir el hareketini de, benzerlerini de Kanalların genel yayın yönetmenleri veya sorumlu müdürleri yayınlamıyorlar!
Hülâsâ-i netice; Kübra Par gibi tecrübeli bir bayan spikerin veya sunucunun, artı program yapımcısının küçük bir sivilceyle yok olma ihtimâli olan güzelliğine ve çalıştığı kanalın medya, siyasî ya da maddî gücüne güvenerek o çirkin hareketi yapması hiç hoş olmamış, keşke öyle bir şey yapmamalıydı!’ diyor, herkese saygılar sunuyorum.
UTANCI GİDEN KİMSENİN KALBİ ÖLÜR!
Hz. Ömer (r. a)
AYIP VE KABAHATTEN KORKMAYAN İLE
DÜŞÜP KALKMAK, KIYÂMET GÜNÜNDE
İNSANA UTANÇ VERİR… İmâm-ı Şâfî (r.a)
EDEP AKLIN TERCÜMÂNIR. İNSAN EDEBİ
KADAR AKILLI, AKLI KADAR ŞEREFLİ, ŞEREFİ
KADAR KIYMETLİDİR… Şems-i Tebrîzî (r.aleyh)
BİR İNSANIN NASIL GÜLDÜĞÜNDEN
EDEBİNİ, NEYE GÜLDÜĞÜNDEN
AKIL SEVİYİSİNİ ANLARSINIZ! Ve İNSANIN
AKLI KADAR EDEBİ, EDEBİ KADAR DEĞERİ
VARDIR! Hz. Mevlânâ (r.aleyh)
GEZDİM HALEP ŞAM, EYLEDİM İLMİ TALEP
MEĞER İLİM BİR HİÇ İMİŞ, İLLÂ EDEP İLLÂ EDEP
Yunus Emre
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Güzel spikere çirkin el hareketi hiç yakışmadı' adlı köşe yazısı.... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Yemeklerde de mi 'yapayzeka' kullanmaya başlasak acaba!' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Teşekkürler Burdur Emniyeti, Tebrikler Kemal Sunar Polis Amirliği Memurları' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Sağlık hizmetlerine ‘bir seferinde’ bu kadar zam mı yapılır sayın sağlık bakanlığı yetkilileri?' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Bize ne nasihat kar ediyor ne de musibet uyandırıyor!' adlı köşe yazısı.... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Özgür Özel'i muhaliflerinden çok muvafıkları uyarma hazırlığında' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Miracımız mübarek, medyamızın BİK'deki başarısı kutlu olsun' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Tedbire rağmen kaza olmuşsa kader, değilse o bir cinayettir' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Özel sağlık sigortasına yapılan zamlar sigortalıların sigortalarını attırıyor!!' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Amerika gibi bir ülkeyi trump veya biden gibi zavallılar yönetiyorsa ki, yönetiyor o zaman salıverin dünyanın ipini gitsin!' adlı köşe yazısı.... Devamı
Yorumlar (0)