Geçtiğimiz günler de bir açıklama yapan Türkiye Ziraat Odası Başkanı(TZOB) Şemsi Bayraktar; dünyanın yok edilemeyen açlık gerçeğinin yanı sıra gıda kayıpları ve israfıyla da karşı karşıya kaldığını, ancak dünya çapında tüketicilere sunulan gıdanın yaklaşık yüzde 17’sine tekabül eden 1-BİR MİLYAR TON GIDA’nın da ÇÖPE GİTTİğini hatırlatmıştı! Bayraktar bahsime konu açıklamasında şunları söylemişti:
“Dünya 19 tarım ürünün de ilk 4’teyiz. Ülkemiz dünya da, sebze ve meyve başta olmak üzere hem çok sayıda tarım ürününde ilk sıralarda yer alıyor hem de ürün çeşitliliğiyle öne çıkıyor. Türkiye, fındık, kiraz, incir, kayısı ve ayva üretiminde dünya da 1-birinci; Elma, Antep fıstığı, karpuz kavun salatalık keçiboynuzu üretiminde dünya da 2-ikinci; mandalina, çilek, armut, vişne üretiminde dünyada 3.-üçüncü sıradadır. Daha birçok üründe dünya üretiminde ilk 10’dadır. Fındık, kuru kayısı, kuru incir ve nohut ihracatında da dünya lideri konumundayız…”
2023 yılı itibariyle ülkemiz de bal, et ve süt ürünleri, meyve, sebze, mantar, peynir, tütün ve tereyağı dâhil katı ve sıvı yağlar kategorilerinde toplam 452 coğrâfi işaretli tarım ürünü bulunduğunu da hatırlatan TZOB Başkanı Şemsi Bayraktar; bu ürünlerden 15’inin Avrupa Birliği (AB) nezdinde coğrâfî işâret tescili aldığını da belirtmiş ve “Geçtiğimiz yılın ilk 10 ayında 20,4 milyar dolarlık tarım ve gıda ithalatı gerçekleştirildi. Ancak, üretim açığı olan ürünlerde destek ve teşviklerin artırılarak yeni üretimin artırılması şart” demiş!
Bildiğim kadarıyla Dünyanın şu anki insan nüfusu 8 milyar ve bu 8 milyar insandan 2 milyarı Müslüman… Hadi bunun 1 milyarını çoluk çocuk, yaşlı.., yani herhangi bir sorumluluğu olmayan insan olarak kabul edelim! Geriye kalan 1 milyar Müslümanın tamamı kendisinin ve ailesinin özelinden, yöneticilerin ise bu israfların genelinden sorumludur… Hattâ bizim ülkemizde yaşayanların yüzde 98-99’u Müslüman olduğuna göre insanımızın tamamı bu israfların tümünden sorumludur… Ancak gayrimüslimler ayrı bir değerlendirme konusu ama, günümüzün Müslümanları da maalesef ki maalesef israf deryasında yüzüyor! Dolayısıyla da milyarlarca insanın vebâline giriyor!
Bizim inanç ve imanımıza göre israfın her türlüsü haram olduğu gibi, ‘komşusu açken karnını tıka basa doyuran bir Müslüman da kâmil bir Müslüman değildir…’ Amma velâkin, kuraklık, kıtlık, iç ve dış savaşlar nedeniyle yıllardır bir çok İslâm Ülkesinde ve bilhassa Afrika da çok sayıda insan ve çoluk çocuk açlıktan, susuzluktan ve gıdasızlıktan öldüğü gibi; 9 aydır da Filistin ve Gazze’de Siyonist ve terörist İsrail askerlerinin attığı bombalar nedeniyle bebekler, çocuklar, anneler ve babalar, nineler dedeler ya ölüyor ya yaralanıyor ya da hastalık içinde kıvrım kıvrım kıvranıyor… Ancak, Gazze’ye T. C Devleti ve asil Türk Milleti dışında hiçbir İslâm ülkesinden ciddi bir yardım gitmiyor… Yani ehli dünya yılda 1 milyar ton gıda maddesini çöpe atıyor da bu çöpe attığı gıda maddelerinin yarısını, dörtte birini bile Afrika’ya veya Filistin’e-Gazze’ye göndermiyor-gönderemiyor… Göndermediği gibi, kendisini sorumlu da hissetmiyor. Dolayısıyla da bu sorumsuzluktan zerre kadar vicdan azabı duymuyor!
Velhâsıl-ı kelâm; yukarıda da vurgulamaya çalıştığım gibi, insanlık âlemini de İslâm Alemini de hiçbir âfet veya felâket uslandırmadı ve uslandırmayacak gibi de gözüküyor… Ki, bu günlerde insanlık Âlemi 3. Bir dünya savaşı tehlikesiyle, artı kuraklık, dolayısıyla da büyük bir kıtlık tehlikesiyle karşı karşıya!
Yani biz büyüklü küçüklü musibetlerin hiçbirinden nasihat veya ders almadık! Ancak son günlerde gündeme gelen ‘Güneş Patlaması’, dolayısıyla da dünyanın karanlıkta, elektriksiz susuz kalacak olması bizi belki uslandırabilir! En azından gıda maddelerinin israfını önleyebilir!’ diyeceğim ama bunu diyemiyorum… Çünkü insanoğlu hiçbir afet veya felaketten ya da musîbetten ders almıyor… Onun için hiçbir konuda tasarruf etmediği ve etmeyeceği de gibi, tam tersine her şeyi saçıp savuruyor!
Hülâsâ-i netice; Güneş Patlaması, 3. bir Dünya Savaşı ve kuraklık başta olmak üzere günümüzde yaşanan iç ve dış savaşlar, depremler, seller, heyelanlar, yangınlar ve benzer âfetler sadece yaşandığı yerlerde hissediliyor! Çünkü insanlar, ‘bana değemeyen yılan bin yıl yaşasın! ve bu devirde gemisini kurtaran kaptan..!’ diyor! Ve muhafazanAllah, yaşanacak olan büyük bir afet veya felâket 7’den 77’ye herkesi etkileyecek, dolayısıyla da zengin fakir, amir memur, işçi iş veren herkesi denk-eşit hale getirecek… Ancak, ben bu konuda yine de ‘İnşaAllah böyle bir felâket yaşanmaz’ diyorum. Ama bilim insanları bu felâketlerdin birinin veya birkaçının yaşanmasının kaçınılmaz olduğunu iddi ediyorlar… O nedenle bendeniz de ‘biz inananlarda en azından ekmeğimizi suyumuzu israf etmeyelim. Dolayısıyla da hem mânevî mesuliyetten kurtulalım hem de yavrularımızı ve torunlarımızın aç susuz, gıdasız ve kalmalarına neden olmayalım!’ diyor, herkese ‘israfsız’ saygılar sunuyorum.
YİYİNİZ VE İÇİNİZ, İSRAF ETMEYİNİZ… ŞÜPHE
YOK Kİ ALLAH (c. c) İSRAF EDENLERİ SEVMEZ!
VE ONLAR HARCADIKLARINDA NE İSRAF NE DE
CİMRİLİK EDERLER… Âraf Sûresi, 7/31
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Küçük bir bypass yeli, bizi büyük bir şehre savurdu' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Sevgili okurlarımdan, '2-3 haftalığına' izin istiyorum' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Hem evlenenlerin sayısı hem de nüfusumuz azalıyor' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bahçeli, 'Sana söylüyorum kızım gelinim sen anla...' dedi!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'BM'nin yaşı 80, gramı ise 80 kuruş' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bedeni açarak medeni olunamayacağı gibi; soyunarak da çağdaş olunamaz!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Yavuz Savcı, yenidoğan çetesini bastırmış!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Deniz ateş alır mı? almaz! Ya alacak olur n'olur? Onu da bekleyip göreceğiz!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'İmam Hatipliler'in haftaları kutlu tüm İmam Hatipliler mutlu olsun!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş 'Mülakat olmalı ama torpil olmamalı!' adlı köşe yazısı... Devamı
Yorumlar (0)