Bugünkü konuma bir hikâye ile başlamak istiyorum o hikâye de mealen şöyle:
Sözüm meclisten dışarı, zavallı eşek hem sahibini hem de yükünü taşımaktan yorgun düştüğü için yola oldukça yavaş devam edebiliyormuş… Hal böyle olunca köylü vatandaş Pazar yerine gecikmeli olarak varmış ve sahibi de bir bakmış ki, pazarcılar tezgahlarını kapatmış evlerine yerlerine dönmekteler. Pazarcı köylüler de o kişinin şaşkın şaşkın etrafına bakmasından durumu anlar ve ‘ya hu sen ne yaptın?’ Geç kaldın! O nedenle “Geçti Bor’un Pazarı sür eşeğini Niğde’ye!” diyerek o kişiyi alaya alırlar! Yani Borlular, bu deyimi, yapılması gereken herhangi bir işin zamanının geçtiğini, dolayısıyla da artık o işi yapmanın kimseye bir fayda sağlamayacağını ifade etmek için kullanırlar…
Bendeniz de bu sözü, yıllardır Çin’den ithal edilen, ucuza getirilen otomobillere ilâve gümrük vergisi getiren yetkililere Borlular gibi ..demeyeceğim-diyemeyeceğim ama ‘günaydın, akşamdan sonra sabah şerifleriniz hayır olsun!’ demeden de edemeyeceğim. Yani, köprüyü sel aldıktan sonra gelen desteğin fazla bir işe yaramayacağını hatırlatmadan geçemeyeceğim!
İlgilenen herkesin bileceği gibi, ilgili bakanlık, Çin’den ithal edilen araçlar için uygulanan gümrük vergilerinde önemli bir değişiklik yaptı. Yani, daha önce sadece elektrikli otomobiller için uygulanan yüzde 40’lık ilave gümrük vergisi artık tüm araç türleri için geçerli olacak şekilde genişletildi ve karar Resmî Gazete de yayımlanarak yürürlüğe girdi…
Yeni uygulama hakkında bir açıklama yapan İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekip Avdagiç, ilâve gümrük vergisi kararının, Çin’den ithal edilen binek otomobillere karşı >gaz-fren< dengesi kapsamında otomotiv endüstrisini koruyacak zorunlu bir adım olduğunu belirterek “Dış ticaret açığımızın yüzde 40’ını Çin’den verirken, buna karşı endüstrilerimizi korumamız kadar normal bir şey olamaz” demiş. Avdagiç, “Otomotiv de yarım asırda elde ettiğimiz rekabet üstünlüğümüzü korumamız için ne gerekiyorsa onu yapmamız gerekiyordu, alınan karar bunun yerine getirilmesi oldu. Otomotiv endüstrimiz geliştikçe ve inovatif millî üretimine daha fazla odaklandıkça, ilâve ithalat vergisi gibi tedbirlere ihtiyaç tabiidir ki azalacaktır. Ancak hâlihazırdaki küresel konjonktürde bu tarz gümrük stratejilerinin yoğun şekilde uygulandığını biliyoruz. Nitekim bu hafta benzer bir tedbiri elektrikli araçlar için Avrupa Komisyonu da uygulamaya sokacak…” diye de eklemiş.
Türkiye’nin hem tedarik güvenliği hem tedarik maliyetleri açısından dünya ölçeğinde eşsiz bir konuma sahip olduğunu vurgulayan İTO Başkanı Şekip Avdagiç, sözlerini “İlâve ithalat vergisinin mallarını Türkiye’de yatırımı gündemlerine öncelikli olarak almaları için de bir mesaj olarak görüyoruz. Hükümetimizi katma değer sağlayacak bu tarz doğrudan yatırımlara doğrudan tam destek sağlayacağından eminiz. Diğer yandan dünya da iyice baskısını artıran bu gümrük savaşları bir kere daha hatırlatıyor ki, Avrupa Birliği (AB) ile Gümrük Birliği’ni (GB) güncellemeli ve yeni Serbest Ticaret Anlaşmalarını (STA) hızla devreye almalıyız…” şeklinde tamamlamış.
AK Parti hükümetleri, ilk yıllarında araç ve konut kredi kapılarını ardına kadar açtılar. Bu kredileri alan birçok kişi evini yerini yenilediği gibi, birçok insan (konut konusu ayrı) karısına kızına, çoluna çocuğuna araba aldı, olanlarda modelini yeniledi veya kalitesini artırdı. Bunu fırsat bilen aracılar veya galericilerde Çin üretimi ve vergileri düşük olan otoları ithal etme yarışına girerek kârlarına kâr kattılar… Bu durumu yıllar sonra fark eden yetkililer, Çin’den ithal edilen motorlu araçlara uyguladığı vergiyi yükselterek peynir ekmek gibi satılan Çin otolarını zaptı rap altına aldı. Ben de ‘madem bu iş bu kadar basit ve bu kadar millî veya önemli idi de şimdiye kadar niçin beklendi?’ diye sormak istiyor, şimdi de güncel bir konuya daha değinmek istiyorum:
Kendilerinin ve yakınlarının bilecekleri gibi, 7 yıl boyunca Türk Silahlı Kuvvetlerinde sözleşmeli er ve erbaş olarak çalışan askeri personel, sözleşme süreleri dolduğu için işlerinden ayrılmak zorunda kaldılar.
7 yıl boyunca TSK’nın değişik kısımlarında çalıştıklarını, süreleri dolduğu için de sivil hayata döndüklerini, dolayısıyla da işsiz kaldıklarını hatırlatan sözleşmeli er ve erbaşlar; kadro için 3 bin kişi içinden sadece 200 kişinin mülâkâta çağrıldığından, geri kalan 2800 kişinin ise çağrılmadığından yakınarak kendilerinin de mülâkâta çağrılmasını ve kadroya alınmasını istiyorlar…
En gençlerinin 30 yaşlarında olduğunu hatırlatan (eski) sözleşmeli er ve erbaşlar, ‘bundan sonra biz başka bir yerde iş bulamayız, dolayısıyla da ailece mağdur oluruz…’ diyorlar ve kendilerinin kadroya alınması için gerekli düzenlemenin yapılmasını istiyorlar…
Bendeniz de söz konusu er ve erbaşların tamamının kadroya alınmasını, dolayısıyla da Çin malı otolar için yapılan düzenlemedeki gibi geç kalınmamasını diliyor, yani demirin soğuduktan sonra değil, kıvamında dövülmesini, dolayısıyla da kimsenin mağdur edilmemesin bekliyor, herkese saygılar sunuyorum.
EN İYİ YAZAR ZAMAN OLMUŞTUR. ÇÜNKÜ
HER ZAMAN GÜNÜN BİRİNDE NOKTAYI KOYAR!
ZAMANI ÖLDÜRMEK EN PAHALI HARCAMADIR!
BEKLENEN HEP GEÇ GELİYOR, GELDİĞİ ZAMANDA
İNSAN BAŞKA YERLER DE OLUYOR… VE GEÇ KALAN
TEBÜSSÜM, ÎDAMDAN SONRA GELEN AFFA BENZER!
UNUTMA; GEÇ YAĞAN YAĞMURLAR, FAYDA VERMEZ
KURUMUŞ ÇİÇEKLERE! Vakit konusunda sözlerden…
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Küçük bir bypass yeli, bizi büyük bir şehre savurdu' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Sevgili okurlarımdan, '2-3 haftalığına' izin istiyorum' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Hem evlenenlerin sayısı hem de nüfusumuz azalıyor' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bahçeli, 'Sana söylüyorum kızım gelinim sen anla...' dedi!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'BM'nin yaşı 80, gramı ise 80 kuruş' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bedeni açarak medeni olunamayacağı gibi; soyunarak da çağdaş olunamaz!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Yavuz Savcı, yenidoğan çetesini bastırmış!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Deniz ateş alır mı? almaz! Ya alacak olur n'olur? Onu da bekleyip göreceğiz!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'İmam Hatipliler'in haftaları kutlu tüm İmam Hatipliler mutlu olsun!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş 'Mülakat olmalı ama torpil olmamalı!' adlı köşe yazısı... Devamı
Yorumlar (0)