14 ve 28 Mayıs 2023 tarihlerinde yapılan Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimlerinin üzerinden aylar geçmesine rağmen; Millet İttifâkı’nın küçük ortaklarının, aldıkları oy oranlarının çok çok üstünde bir sayıda Milletvekilini TBMM’ye gönderdikleri için keyifleri yerinde ama İttifâkın 2 büyük partisinde kimsenin keyfi yerinde değil…
Yani, Millet İttifâkı’nın küçük ortaklarının veya bileşenlerinin keyifleri yerinde ama iki büyük bileşeninden CHP ve İYİ Parti’nin üyeleri, sevenleri, sayanları, taraftarları veya sempatizanları ayrı ama yöneticileri seçimlerin üzerinden aylar geçmesine rağmen yenilgilerinin şokunu hâlâ üzerlerinden atamadılar… O nedenle büyük bir ‘Günah Keçisi’ bulma derdine düştüler! Çünkü son günlerde bu partilerin başkanları, yardımcıları ve söz sahipleri her gün birbirlerini suçlayan açıklamalar yapmaya başladılar!
Meselâ, Meral Akşener son günlerde yaptığı açıklamalar da Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı Adaylığına karşı çıktığını ve seçim sürecinde çok şeye katlandığını söylüyor. Dolayısıyla da baldıran zehri içtiğini ifâde veya itiraf etmeye çalışıyor! Bunlar yetmiyor, işi bir önceki Cumhurbaşkanı seçimine kadar götürüyor ve ikili görüşmelerde Abdullah Gül’ün adaylığı üzerinde yapılan görüşmeleri ifşâ ediyor! Ki, hemen herkesin mâlûmu olduğu gibi Meral Hanım hakîkaten de Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı çıkmıştı ama bunu açıktan değil, îmâ yoluyla ve vücut diliyle ifade etmeye çalışmıştı! Ancak Meral Hanım bazı ziyaretlerin nedenini niçinini ve herkesçe mâlûm olan açıklamalarını yaparken, bence mertliğini ispatlamak için seçim İttifakı yaptığı bilinen bilinmeyen, yani resmî ya da gayriresmî olarak ittifak kuran ya da kurulu ittifaka dâhil olan dostlarının sırlarını ifşa ediyor!
Demem o ki; Millet İttifâkı’nın iki büyük partisinden birinin Genel Başkanı olan Meral Akşener’in seçim mağlûbiyetini başkalarının veya Kemal Kılıçdaroğlu’nun üzerine yıkmaya çalışması hiç doğru değil… Çünkü liderlik Meral Hanım’ın yaptığı veya dediği gibi değil, Donald H. Mcgannon’un dediği gibi “Liderlik konum değil, harekettir”. Henry Ford’un dediği gibi, “Lider olmak için rol üstlenmenize gerek yoktur” ve Platon’un, “Kendini yönetirsen, dünyayı yönetecek gücü bulabilirsin” dediği bir şeydir..!
Bir yandan Kemal Kılıçdaroğlu’nun TBMM’deki Temsilciliğini-Grup Başkanlığını yürüten, bir yandan da Kılıçdaroğlu’nun karşısına rakip olarak çıkacağını, yani CHP’nin Genel Başkanlığına aday olduğunu açıklayan Özgür Özel; yaptığı bir konuşma da, diğer partilerin 39 adayına CHP’den milletvekili adaylığı için yer verildiğini duyunca şaşırdığını, kulaklarına inanamadığını söyledi…
Peki, Özgür Bey Kemal Kılıçdaroğlu’nun TBMM’de Temsilcisi ve Parti içindeki en yetkili arkadaşı değil miydi? Öyleydi, el’an da öyle… Ancak Özgür Bey düne gelinceye kadar bu konuda tek kelime etmedi, ama, aday olduğu günün hemen ardından böyle bir şeyi dillendirmesi kendisinin lider vasfına haiz olmadığını göstermez mi? Bu sorunun cevabını sevgili okurlarıma bırakıyor, sözü bir başka siyasetçiye getirmek istiyorum:
Seçimlerden sonra fazla ortalıkta gözükmese ve açıklama yapmasa da İYİ Parti’nin eski Milletvekili, günümüzün en sempatik, aynı zamanda da en ciddi siyasetçilerinden biri olan Yavuz Ağıralioğlu’nu kim ne kadar tanıyor, beğeniyor veya beğenmiyor onu bilmiyorum ama, ben kendisini ‘özü sözü bir siyasetçi’ olarak gördüğümü, dolayısıyla da beğendiğimi ifade etmek istiyorum… Çünkü O, adayların konuşulmaya başladığı ilk günden beri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı adaylığına karşı çıktı ve bunu kamuoyu önünde ve net şekilde dillendirdiği gibi; bu görüşünü Partisinin Genel Başkanına veya yetkililerine de yüksek sesle ve ciddi bir şekilde anlattı… Ancak, Başta Partisi’nin Genel Başkanı Meral Akşener olmak üzere hiçbir yetkiliye ve etkiliye sözünü geçiremedi! Hal böyle olunca Partisini bırakacağını söyledi ama o konuda da sözünü kimseye ya duyuramadı ya da geçiremedi. Sonunda da Partisinden istifa etmek zorunda kaldı…
Kısacası ve açıkçası; ne Meral Akşener, ne Özgül Özel ne de Millet İttifâkı’nın bileşenleri Yavuz Ağıralioğlu kadar ferâsetli-öngörülü ve de açık sözlü olmadı-olamadı maalesef… Yani, 14 ve 28 Mayıs seçimlerinin esas mağlupları mağlubiyetlerini kabul ediyorlar ama bu suçu kendi üzerlerine almayıp birbirlerinin üzerine atıyorlar. Dolayısıyla da iflas etmiş bir tacirin ‘dükkanımızın iki anahtarından biri bende, diğeri de sendeydi! Üçüncüsü kimdeydi?’ dediği gibi diyorlar! Ben de onlar ‘günaydın’ diyor, herkese saygılar sunuyorum.
ZOR DİYORSUN. ZOR OLACAK Kİ İMTİHAN OLSUN!
Hz. Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî (r.aleyh)
HER ŞEYİN MÜHİM NOKTASI BAŞLANGIÇTIR.
Eflâtun
BAŞARILI OLMAK İÇİN BAŞARI ARZUNUZ BAŞARISIZLIK
KORKUNUZDAN DAHA BÜYÜK OLMALIDIR…
Bill Cosby
BAŞARILI BİR KİŞİ İLE DİĞERLERİ ARASINDANKİ FARK
GÜÇ EKSİKLİĞİ DEĞİL, BİLGİ EKSİKLİĞİ DEĞİL,
İRÂDE EKSİKLİĞİDİR!..
Vince Lombardi
HATA, ONDAN BİR ŞEY ÖĞRENİRSEK BAŞARI OLUR…
BAŞARININ YOLU KONUŞMAYI BIRAKMAK VE
YAPMAYA BAŞLAMAKTIR…
HAYATLARINDA HİÇBİR BAŞARI GÖSTEREMEYENLER
KENDİLERİNİ BAŞKALARININ BAŞARILARINI
KÜÇÜLTMEKLE TESELLİ EDERLER…
EĞER GELECEK HAKKINDA DÜŞÜNMEZSENİZ
ASLA BİR GELECEĞİNİZ OLMAZ.
Özlü sözlerden seçmeler.
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Küçük bir bypass yeli, bizi büyük bir şehre savurdu' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Sevgili okurlarımdan, '2-3 haftalığına' izin istiyorum' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Hem evlenenlerin sayısı hem de nüfusumuz azalıyor' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bahçeli, 'Sana söylüyorum kızım gelinim sen anla...' dedi!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'BM'nin yaşı 80, gramı ise 80 kuruş' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bedeni açarak medeni olunamayacağı gibi; soyunarak da çağdaş olunamaz!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Yavuz Savcı, yenidoğan çetesini bastırmış!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Deniz ateş alır mı? almaz! Ya alacak olur n'olur? Onu da bekleyip göreceğiz!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'İmam Hatipliler'in haftaları kutlu tüm İmam Hatipliler mutlu olsun!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş 'Mülakat olmalı ama torpil olmamalı!' adlı köşe yazısı... Devamı
Yorumlar (0)