Gönül dostlarının bilecekleri gibi, 25 Mayıs tarihi, yüce Dînimiz İslâm’ı referans olarak kabul eden ve Allah (c.c) ile sevgili Peygamberi’nin (sav) Dînini herkesin hayatına hâkim kılma maksatlı oluşturulan ‘Büyük Doğu Hareketi’nin lideri ‘Necip Fazıl Kısakürek’in vefatının 40’ıncı yıl dönümü idi! Bugün de (29 Mayıs) Konstantiniyye’nin 21 yaşındaki Fâtih Sultan Mehmed’in komutasındaki İslâm Ordusu tarafından fethedilişinin, dolayısıyla da İslambol yapılışının 570’inci Yıl dönümü… O nedenle ben önce vefatının 40’ıncı yıldönümünde ‘herhangi bir anma programı yapamadığımız (yapıldıysa bile benim ne haberim olmadı) Necip Fazıl Kısakürek’i rahmetle anmak; hemen ardından da başta Fâtih Sultan Mehmed Han Hazretleri olmak üzere Konstantiniyye’yi İslambol (İstanbul) yapan tüm komutanları, subay ve astsubayları, erbaş ve erleri; kısaca Fethin tüm askerlerini-Mehmetçiklerini ve ister asker olsun ister sivil tüm destekçilerini rahmet, minnet ve şükranla anıyor ve ben, onlara (olmayan) hakkımı helâl ediyorum! Onlarında bizlere olan ‘devasa’ haklarını helâl etmelerini diliyorum… Şimdi de Feth-i mübin hakkındaki naçiz görüş ve düşüncelerime geçmek istiyorum:
KONSTANTİNİYYE ELBET FETHOLUNACAKTIR
ONU FETHEDEN EMİR NE GÜZEL EMİR, ONU
FETHEDEN ASKER NE GÜZEL ASKER… HADİS!
Yalan söylemeyen tarihçilerin yazdıklarına göre, 21 yaşındaki Devlet Reisi, aynı zamanda Ordu Komutanı ve Genelkurmay Başkanı olan Fatih Sultan Mehmed Han Hazretleri, fetih öncesinde kanaatini öğrenmek ve saygıda kusur etmemek maksadıyla hocası Akşemseddin Hazretlerine şöyle bir bakar ve fetih hakkındaki görüş ve düşüncelerini sorar! O mübarek Zat’ta, “Hünkârım! Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (sav), ‘Konstantiniyye’yi Hz. Mehdi’nin ilimle ve mânen fethedileceğini’ söylediğine dair bir rivâyet vardır. Ancak, ‘o rivayet bu fethe mânî değildir…’’ demiş!
FÂTİH’İ, İSTANBUL’U FETHE CESÂRETLENDİREN
KESİMLERİN BAŞINDA ‘..ESNAFLAR’ GELMİŞTİR!
Rivâyetlere göre, Fâtih Sultan Mehmed Han Hazretleri, fetih kararını hocaları ve komutanları ile ibtişâre ederek verir! Ancak o sırada şehrin değişik semtlerinde ve tebdili kıyafetle dolaşarak bazı esnaflardan alışveriş yapar… Ve alışveriş için girdiği dükkân sahiplerinin birçoğu kendisine ‘biz bugün şiftah yaptık… Ancak yan ya da karşı taraftaki komşumuz henüz şiftah yapmadı… Alışverişinizi lütfen o komşumuzdan yaparsanız memnun oluruz efendim…’ derler! Esnafın bu âlîcenaplığını, diğergamlığını ve komşu severliğini bizzat müşahede eden Hz. Fatih, “Benim esnafın böyle bir ruha sahip ise, ben İstanbul’u rahat alırım!” Ve “Ya İstanbul beni alır, ya da ben İstanbul’u!” diyerek fetih kararı verir. Ki, İstanbul bugün olduğu gibi, o gün de dünyanın en büyük ve en güzel şehirlerinden biri idi… Yani İstanbul, tarih boyunca coğrafî konumu ve tabii güzellik ve özellikleri nedeniyle, dost düşman, uzak yakın komşu ülkelerin gözünde gönlünde olan bir şehir idi… O nedenle İstanbul bir rivayete göre 28, bir başka rivayete göre ise 32 kez kuşatılmış, ancak sahih hadislerle müjdelenen İstanbul’u Bizans’ın elinden almak, yani Cennet misâli ve İslâm Âleminin başşehri durumunda olmuş ve bu başşehri küffarın elinden almak ta Cennetmekân Fatih Sultan Mehmed Han Hazretlerine nasip olmuş…
FETİHLE “KARANLIK” BİR ÇAĞ KAPATILMŞ
Ve ARDINDAN AYDINLIK BİR ÇAĞ AÇILMIŞ
Velhâsıl-ı kelâm; İstanbul’un fethi ile 1058 yıllık Doğu Roma (Bizans) İmparatorluğu yıkılmış ve fetihle birlikte Osmanlı Devleti, büyük bir İmparatorluk hâline gelmiş. Ve bu fetih bazı tarihçiler tarafından Orta Çağı kapatıp yepyeni bir çağı açan bir zaferin adı olmuştur!
Hülâsâ-i netice; Hıristiyanların ham hayâlleri ama korkulu rüyaları durumunda olan ve iki büyük cihanın kesiştiği bir noktada bulunan, yurdumuzun ziyneti, devletimizin serveti, milletimizin gözbebeği, Fatih Hazretleri ile askerlerinin kutsal emâneti ve Yüce Rabb’imizin bize lütfettiği bir nîmeti durumunda olan İstanbul’un kadrini kıymetini iyi bilelim!’ diyor ve bu konu da son olarak başta Hz. Fatih ve O’nun askerleri olmak üzere tüm inançlı îmanlı ölülerimizi rahmet, hayatta olanlara sağlık sıhhat ve afiyetler diliyorum… Ve Hz. Fatih 21 yaşında koskoca İstanbul’u ve İstanbulluların gönüllerini fethederken, bizler bu güne kadar değil bir gayrimüslimin, inanmış bir insanın gönlünü kazanamadık, kabini fethemedik, yani biz bu güne kadar bir kişiyi bile camiye-cemaate katamıdık veya alıştıramadık!’ diye üzülüyorum…
Ve siz bu satırları okurken, asil ve necip milletimiz, Cennet misâli ülkesini 5 yıl boyunca yönetecek olan Cumhurbaşkanı’nı seçmiş olacak… O nedenle ben (yeni) Cumhurbaşkanımızın devletimize, vatanımıza yurdumuza ve gönül coğrafyamıza hayırlı uğurlu olmasını ve Cenab-ı Hakk’tan tüm hayırlı karar ve işlerinde kendisine ve ekibine yardımcı olmasını niyaz ediyor, herkese ‘hayırlı ve fetihli’ saygılar sunuyorum.
BENİM KUDRETİMİN ULAŞTIĞI YERLERE
ONLARIN HAYÂLLERİ BİLE ULAŞAMAZ…
İMKÂNIN SINIRINI GÖRMEK İÇİN, İMKÂNSIZI
DENEMEK LÂZIM… BİR GECE ANSIZIN GELİR
KRALLIĞINIZI İMPARATORLUĞUMA KATARIM!
ZEFERİN SIRRI, HZ. PEYGAMBER (SAV)’İN İZİNİ
TÂKİP ETMEKTİR… BİZ TOPRAKLARI DEĞİL,
GÖNÜLLERİ FETHETMEYE GİDİYORUZ!
VE FETİHLE SADECE BİR ŞEHİR DEĞİL,
GÖNÜLLER DE FETHEDİLMİŞTİR!..
Fâtih Sultan Mehmed Han (r.aleyh)
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Küçük bir bypass yeli, bizi büyük bir şehre savurdu' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Sevgili okurlarımdan, '2-3 haftalığına' izin istiyorum' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Hem evlenenlerin sayısı hem de nüfusumuz azalıyor' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bahçeli, 'Sana söylüyorum kızım gelinim sen anla...' dedi!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'BM'nin yaşı 80, gramı ise 80 kuruş' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bedeni açarak medeni olunamayacağı gibi; soyunarak da çağdaş olunamaz!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Yavuz Savcı, yenidoğan çetesini bastırmış!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Deniz ateş alır mı? almaz! Ya alacak olur n'olur? Onu da bekleyip göreceğiz!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'İmam Hatipliler'in haftaları kutlu tüm İmam Hatipliler mutlu olsun!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş 'Mülakat olmalı ama torpil olmamalı!' adlı köşe yazısı... Devamı
Yorumlar (0)